NEDEN OLMASIN Kİ? (Tamamlandı)

Akşam

Arabayı park ettim ve evin kapısını çaldım. Göktuğ elinde şaraplarla kapıyı açtı:
- Aşkım. Hoş geldin.
- Bana aşkım demeni özlemişim 2 günde.
- Ben de seni içime çekmeyi özledim.
- Hoooop. Ağırdan alıyoruz. Bu gece konuşmamız lazım.
- Peki.

Teresa çıktık. Şarapları doldurduktan sonra Göktuğ:
- Mert için ne yapacağız?
- Bir firmayla anlaştım. Mutfak için bir kaç yardımcı göndericekler. Bir kaç tane de garson gelicek.
- Niye bu kadar büyük bir işe girdiniz ki?
- Eve ilk geldiğinde sadece biz olacağız evet ama sonrası için birilerini daha çağırdım.
- Peki. Nasıl yapmak istersen.
- Eee. Gecenin kalanında böyle oturmayalım istersen.
- Odam hemen aşşa...
- Bu gece olmaz.
- Tamam. Ne yapmak istiyorsun.
- Bir bar açılmıştı neydi oranın adı.
- Sefora.
- Tamam. Oraya gidelim.
- Olur.

Evden çıkıp arabaya bindik. Guruba mesaj attım gecikmediler.
Ceylin: Biz buğra'yla yakınız oralara. Geçeriz şimdi.
Kutay: Tmm. Biz de geliyoruz.
Hilal: Ben de geliyorum.
Duru: Ben de gelirim.
Kaan: Ben de geliyorum.
Deniz: Ben de ...
İrem: Ben de geliyorum.

Yaklaşık 15 dakikadan sonra hepimiz bardaydık. İçecek bir şeyler söyledik ve gereksiz konulardan bahsetmeye başladık.

             ...

  Bir süre sonra kaçıncı bardağı içtiğimi hatırlamıyorum ama neler içtiğimi hatırlıyordum. O kadar karışık şeyler içtim ki. Masada tek sarhoş ben de değilim. Özge de iyi dağıtmıştı. Duru'yu zaten tek geçiyorum. Ama eğleniyordum uzun süredir hiç bir şey bu kadar iyi gelmemişti. Göktuğ 'nun yanına gittim:

- Aşkım. Çok sıkıldım burdan. Hem biraz başım dönüyor. Kuralları yıkıyorum. Sana mı gitsek?

- Olur.

Bardan çıkıp arabaya bindik. Eve gidene kadar sızmışım. Göktuğ uyandırdı. Odasına çıktım ve yatağın başındaki komidinde bir şey gördüm. Elime aldım. Benim değildi. Göktuğ odaya gelince:
- Göktuğ. Bu ne?

             ...