''Gidelim, gidelim öyleyse.'' dedi Taehyung yumuşak ama panikli bir sesle Diana'ya ulaşırken.

Diana ayaklanıp gözlerini sildikten sonra kapıya hızla ilerlerken hepimiz peşinden ilerlemiştik. Kapının önüne ceketlerini giyen misafirlerimin hepsi bir anda gitme kararı almıştı. Taehyung paltosunu giyerken Diana'ya dikkatle bakıyordu. Neden gerilmişti ortalık?

Kapının önüne çıktığımızda Yoongi ellerini paltosunun cebine sokup Diana ve Taehyung'a baktı.

''Tebrik ederim. Artık anne ve baba olacağınıza göre, gerçekten anne ve babaymış gibi davranın. Taehyung, özellikle sen....'' dediğinde Taehyung tebessüm etmişti. Çocuğa yeni yeni yüklenmeye başlamıştı herhalde. Gülümsemişti. Diana hala uzaklara bakıyordu.

Taehyung'un aşırı tepkileri... Kızın kalbini kırmıştı işte!

''Teşekkür ederim, hyung.'' dedi göz ucuyla Diana'ya bakarken çekingen bir sesle.

''Tebrik ederim, bir dahaki görüşmemizde suratlarınızı düzeltin.'' dedi Jimin de.

''Aishh... Hepimiz şoka girince.... Tebrik ederim ikinizi de.'' dedi Jungkook gülümserken.

Son olarak Justin kaldığında Taehyung ona baktı.

''Tebrik ederim.'' dedi gülümserken.

Diana'ya sarılıp geri çekilirken diğerlerinin duyamayacağı bir şekilde tekrar özür diledim. Tekrar 'sorun yok' dercesine kafasını sakladıktan sonra gülümsedim.

''Seni arayacağım.'' dedi bana doğru.

Hepsi bahçeden çıkıp arabalarına bindikten sonra gözden kaybolana dek izledim. En sonunda kapıyı kapatıp mutfaktan gelen sesler üzerine oraya ilerledim ben de.

Jungkook, iki tane kahve bardağından anladığım kadarıyla ona ve bana kahve hazırlıyordu. Ayak seslerini duymuş olacaktı ki kapı pervazına doğru döndü.

''Çok garip bir geceydi.'' dediğimde mutfaktaki masanın sandalyesine oturdum. İki eline bardakları alıp karşıma geçerken kafasını salladı. ''Justin ve Alyssa nereye kayboldu birden?'' dedim eksikliklerini hissedince.

''Uyumaya gittiler. Yorulmuş olmalılar.'' dediğinde kafamı salladım.

''Sen ne zamandan beri biliyordun?'' diye sordu asıl sormak istediği konuya geçerken. Bana uzattığı kahveyi ellerim arasına alıp sıcaklığına biraz dikkat kesildikten sonra Jungkook'a baktım.

''Yani, çok olmadı aslında. Daha yeni öğrenmiştik. Diana, Taehyung'a söyleyecekti.'' dedim. ''Ben ağzımdan kaçırmasaydım, ikisi sakince konuşup halledecekti işte.''

''Taehyung evi terk edip gidecek sandım. Onu durduracak şey tam da buydu herhalde.'' dediğinde kafasını sağa sola salladı. ''Aishh... Çok pişman hissediyor olmalı. Diana hamileyken öyle şeyler söylemesi...''

''Onu ararsın değil mi daha sonra?'' dedim. ''Diana ile konuşacağım ben de.''

Kafasını salladı ve güldü. ''Elbette. Az önceden beri ne zaman arasam diye düşünüyorum zaten.''

Gülümsedim. ''Taehyung ve senin yakınlığın hala gözlerimi dolduracak kıvama getiriyor.''

Gülümsedi. Ona sinirlenmeden yemekte yaptığı şeyin ne olduğunu sormam gerekiyordu. Böyle yaptıkça Yoongi yanlış anlayacaktı onu ve buluşmalarımıza katılmamaya devam edecekti. Böyle olsun istemiyordum açıkçası... Yoongi de uzun bir süredir hayatımda olan bir insandı ve bu şekilde kocam tarafından dışlanıldığını görmek beni üzüyordu. İkisi de birbirinden haz etmiyorlardı biliyorum ama bir sorun bile yoktu ortada. Hele Jungkook, Yoongi'nin eskiden bana olan hislerini bilmeden ne diye böyleydi anlamıyordum...

Love Affair: Upside Down Where stories live. Discover now