16.1-Ateşten kafes

146 4 0
                                    


BÖLÜM ŞARKISI: AH YANDIM BEN ALLAH'IM

Uyandığımda beni rahatsız eden şey başımdaki korkunç ağrıydı. Kolumun kanadığının sonradan farkına vardım. Suratımı buruşturarak betondan kalktım ve kapıyı zembeleğinden kavrayarak açmayı denedim. "Kimse yok mu?!'' Kapı kilitliydi.

Beni buraya getiren manyak kilitlemişti kapıyı!

"Kapıyı aç! Duyuyor musun beni?!'' Kapıya tekme atıp ses çıkardım. Duymuyor muydu? "Hey! Kapıyı aç dedim!'' Kapının ardından ayak sesleri geldi ve sonra kapı usulca açıldı. Gelen kişiyi görmemle şok olarak geriye adımladım.

"Ceyhun abi!"

Beni evimden kaçırırken kar maskesi takmıştı. Onunla gelmek istemediğimi söylediğimde üzerime geldi. Bağırdım fakat Sarp duymadı. Bende elimdeki sürahiyi fırlattım. Ama iflah olmadı, peşimi bırakmadı. Başıma bir şeyle vurmuştu.

Ondandı bu ağrı.

"Sen ne yaptın? Neden yaptın?''

"Sana gel dedim. İstemedin. Başka çare bırakmadınki bana be Berfu. Kafan nasıl?''

"Sen kafayı yemişsin! Anladın mı? Psikopat! Delirmişsin sen!'' Parmağımdaki boşluk dikkatimi çekince bakışlarımı sol elime çevirdim. Yüzüğüm yoktu! Yüzüğümü almıştı. ''Yüzüğümü ver!'' Elini kafasına vurarak ''Aa!'' diye inledi.

''Ama sen, ben unutmaya çalıştıkça sürekli evli olduğunu hatırlatıyorsun! Benim geç kaldığımı o herifin sana dokunmasına engel olamadığımı hatırlatıyorsun!'' İğrençti. Düşünceleri, kendisi... Düpedüz iğrençti. "Ama ben hepsini telafi edeceğim.''

"Senin tedaviye ihtiyacın var! Sen kabul etsende etmesende evliyim ben! Ve kocam beni asla burada bırakmaz! Seni elinden almayacağım, duydun mu? Seni lime lime edecek ve ben engel olmayacağım!'' Alayla bir kahkaha patlattı sonra yoğunlaşan bakışlarla bana doğru gelmeye başladı.

"Ben etrafta o iti göremiyorum. Hani, sen görüyor musun?''

"Gelecek'' diye mırıldandım. Sarp kaçırıldığımı anlardı. Polisti o. İz sürmesini bilirdi. Elbet bulacaktı beni. "Oysa ben sürekli etrafındaydım.''

Oysa ben sürekli etrafındaydım.

Ajansta gördüğüm gölge Ceyhun'a aitti o halde. Ben bunu nasıl anlamamıştım, nasıl üzerine gitmemiştim bilmiyordum. Belkide Sarp sorduğunda söyleseydim şimdi bunları yaşıyor olmazdım. Etrafta herhangi bir pencere aradım.

Evlerdeki tuvalet penceresini andıran kare ufak boyuttaki pencere hariç yoktu. "Ne zamandır uyuyorum böyle?'' diye mırıldandım kendi kendime. "Bir gün olacak,'' dediğinde gözlerimi dehşetle açıp ''Ne?!'' diye bağırdım. Ben bir gündür kayıpmıydım yani?

Dünden beri bununla mıydım? Kahretsin!

"Bırak beni gideyim. Kimseye bir şey demem. Kafam attı evden gitmek istedim derim.''

"Buna kimse inanmaz. Ha inanmaları için bir ihtimal var tabii." Beni bırakmasına ikna etmek zorundaydım onu. Merakla gözlerine baktığımda pis pis güldü. "Dün gece o herif sana dokunmadıysa işte buna herkes inanır.''

Midem bulandı.

Özel hayatımın o kadar içindeydiki bu adam. Ona nasıl güvenipte Sarp'ı karşıma almıştım ben? Özür dilerim Sarp. Çok özür dilerim, affet beni. Beni bulduktan sonra eski defterleri açıp bu herife yüz verdiğim için beni hiç affetmese yeriydi.

Ona diyecek bir söz bulamıyordum.

"Ne yapacaksın bana? Sonsuza kadar burada tutabileceğine inanıyor musun gerçekten?''

KALBİM SANA EMANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin