1.Kitap: 11.Bölüm

819 87 293
                                    

Canlarım bölümlere hiç yorum gelmiyor bu beni fazla üzüyor. Motive kaynağım düşünceleriniz. Teşekkür ederim.  Yıldıza bastıysak iyi okumalar 🌷

  Yıldıza bastıysak iyi okumalar 🌷

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

CEHENNEM ASANSÖRÜ

11.BÖLÜM

      Bedenim kolları arasında küçük kalırken üzerimize yağmur damlaları düşüyordu. Bir süre sonra hızlanan yağmur yüzümü ıslatmaya başlayınca gözlerimi açmak durumunda kaldım. Kafamın yaslı olduğu sıcak göğsünden kaldırdım. Bakışlarımı kulağımın altında atan kalbin sahibine doğrultum. Onun keskin çene hattı gözlerimin önüne serildi. Hızlanan yağmurla birlikte yüzünden düşen damlaların bir kısmı boynuna doğru ilerlerken bir kısmı da yüzüme damlamaya başladı. Hareket eden bedenimle birlikte onun üzerinde olan bakışlarımdan dolayı dudağı iki tarafa doğru kıvrıldı ve kollarını sıkarak bedenine yapıştırdı. Üşüyen bedenim onun sıcaklığı arasında mayışmıştı. Bilincim gidip gelirken gözlerimi daha fazla açık tutamadım. Uyku ve uyanıklık arasındaydım. Anlayamadığım zaman diliminin sonunda derinlerden onun sesini işittim.

"Onu odasına çıkartıyorum." Yerimde kımıldanırken adım sesleri kesildi ve kapı açılıp kapandı. Seslerin hepsi çok derinden geliyordu. Net olarak bilincim açılmadığı için konuşulan şeyleri algılayamadım. Onun sesini duyduğumda sesi çok yakınımdan geldi.

"İlk sıcak su ile duş aldıracağım." Gözlerimi açmaya çalıştım ama bir işe yaramadı. Bedenim sert zemine bırakıldı ve vücuduma yayılan o sıcaklık kayboldu. Ayakta tutmakta zorlandığım kafam öne doğru düşerken sert bir şeye çarptığında hissettiğim acıdan yüzümü buruşturdum. Bedenim soğuk zeminle temas edince sırtımdan aşağıya ürperti meydana geldi. Eli ilk önce saçlarımın arasında dolandı daha sonra kafamı arkaya doğru ittirerek soğuk zemine dayanmasını sağladı. Evin içine girmiş olmalıydık ve şuanda odamdaki banyodaydık ama ben daha çok üşümeye başlamaya başladım. İçim titrerken, dişlerimin çarpma sesi kulaklarıma ulaşmaya başladı. Böyle kemiklerime kadar üşüyordum. Öyle bir şeydi ki sanki saatlerce ateşin karşısında dursam ısınamayacakmışım gibiydim. Bedenimde ki o soğukluğu alışmaya çalışırken başımdan aşağıya akan soğuk su bedenimi bir anda harekete geçirdi.

"Bir dakika." Dedi işittiğim ses. Suyu bedenimden uzaklaştırmıştı ama ben o soğuk suyu tenimde hissetmiştim. "Rahta dur, az kaldı." Ona kaşlarımı çatarak baktım ama benim doğrulmamı izin vermedi. Suyu ayarlayıp suyu tekrar bedenime çevirdi. İlk su soğuk gelse de bir süre sonra ısındı. Sıcak su ile temas eden bedenim sakinleşip ısınmamı sağladı.

"Ben halledebilirim." Bir yandan parmakları saçlarımın arasında dolanarak oraya masaj yapıyordu. Sesimi duyduğunda ormanları yüzüme düştü. Bir şey demeden gözlerime bakıp tekrar saçlarımı yıkamaya başladı. Bedenimdeki o üşüme artık kaybolurken içim ısınmaya başladı. Suyu üzerimden çekerek kapattı. Yan taraftan havlu ve bornozu alarak karşıma geldi. Ben ayağa kalkmak için hareket edecekken ellerini omzuma koyup beni tekrar oturttu. İlk saçlarıma havluyu sardı, beni oturduğum yerden kaldırdı ve hızlıca bornozu üzerime geçirip duş kabinin içinden çıkarttı.

Cehennem AsansörüTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon