prayer's rotten shelter, [rosekook]

26

jeongguk: farkında mısın senden hoşlandığımı söyledim

jeongguk: NASIL HİÇBİR ŞEY DEMEDEN ÖYLECE ÇIKIP GİDERSİN?

roseanne: Ne yapmamı bekliyordun?

jeongguk: açıkcası boynuma atlayıp çığlık falan atmanı bekliyordum

roseanne: Bunu neden yapayım?

jeongguk: çünkü dünyaca ünlü bir idol sana senden hoşlandığını söyledi

jeongguk: kesinlikle mutluluktan saçlarını falan yolmalıydın

jeongguk: gerizekalı falan mısın sen?

roseanne: Boş yapacak kadar vaktinin olduğunu ve bundan ziyadesiyle faydalanmak yerine git prova yap. Konseriniz bir hafta sonra

jeongguk: bana ne? bana ne?

jeongguk: ama ben seninle konuşmak istiyorum

roseanne: bana ne? bana ne?

jeongguk: bari kopyala yapıştır yapmasaydın

jeongguk: hep beni başından savıyorsun

jeongguk: oysa ben seninle konuşmak için su içmek için ara verdiğim vakitleri bile kullanıyorum

roseanne: Benimle konuşmak zorunda değilsin

roseanne: Bu kadar yoğunken benimle konuşmak için zaman yaratmak zorunda da değilsin

roseanne: Benden hoşlanmak zorunda bile değilsin

jeongguk: yine yapıyorsun

roseanne: Ne yapıyorum?

jeongguk: sana bir adım atsam bir sonraki adımımın uçuruma denk gelmesi için tırnaklarınla kuyu kazıyorsun, bıkmadan

jeongguk: tamam anladım umursamıyorsun

jeongguk: senden hoşlanmam dahil hiçbir boku umursamıyorsun

jeongguk: ama biliyor musun Roseanne, sen kendini umursamıyorsun

jeongguk: bu yüzden hiçbir şeyin senin için önemli olmadığını sanıp, kendini her şeyden soyutlayarak yaşıyorsun

jeongguk: oysa senin için asıl önemli olmayan şey kendin ve sen bunun bile farkında olamayacak kadar kendinden kendini soyutluyorsun.

roseanne: Üzgünüm ben böyleyim

roseanne: Sana söyledim

roseanne: Hiçbir şey yapmak zorunda değilsin

jeongguk: biliyorum hiçbir şeyin zorunda değilim

jeongguk: TANRI BELAMI VERSİN Kİ BİLİYORUM!

jeongguk: UZAYLILAR GÖZÜME İŞESİN Kİ BİLİYORUM!

jeongguk: İGUANALAR KARAKTERİMİN RENGİNİ DEĞİŞTİRSİN Kİ BİLİYORUM

roseanne: O zaman hâlâ neden bu kadar çabalıyorsun? Önüne bak, olmuyorsa duvarlara tırmanmana, öfkeden kuduzlaşmana, iguanaların rengini değiştirmesine gerek yok

jeongguk: çünkü ben umursuyorum

jeongguk: ben senin gibi 'üzgünüm ben böyleyim' demek yerine bir şeyleri değiştirmek için çabalıyorum

jeongguk: ben hoşlandığım kişiden zorunda olduğum için hoşlanamıyorum maalesef

jeongguk: zaten hiç kimse zorunda olduğu için birisini sevmemeli

jeongguk: haklısın senden hoşlanmak zorunda değilim

jeongguk: ama hoşlanıyorum

jeongguk: işte tam da zorunda olmadığım için hoşlanıyorum senden

jeongguk: içimden geldiği için

roseanne: Sırf benden hoşlandığın için söylüyorum

roseanne: Senin için çürük.