Love Of The Great King (Merthur)

#Bölüm 1

Bölüm öncesi bir not.

Kitap diziden farklı olarak Arthur ve Gwen arasındaki ilişkiyi bulundurmuyor. Gwen Arthur'un karısı değil, kuzeni rolünde.

Herkese iyi okumalar. Umarım seversiniz.

Merlin Arthur'un acı çeken yüzüne bakarken ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Ağlamaktan utanan biri değildi ancak ağlarsa kralının onunla bir asır dalga geçeceğini biliyordu. İçindeki sinir bozucu ses "Tabii yaşarsa"  diye fısıldadı. Merlin aklındaki kötü düşünceleri hemen kovdu. Öyle bir şey olmayacaktı. Avalon Gölü'ne ulaşacaklardı. Her şey iyi olacaktı. İçindeki ses bu sefer de "Tabii idam edilmezsen." dedi. Sinir bozucu iç ses. Neden olmak zorundaydı ki?

Biraz dinlenmek için durdular ve atlarından indiler. Merlin Arthur'u bir ağacın gövdesine yasladı. Birkaç saat önce büyücü olduğunu öğrenen kralı onun yüzüne bakmasa da hareketlerine itiraz etmiyordu. Merlin içinden hele bir kurtulsun diye geçirdi. Kralı kurtulduktan sonra idam edilmek veya Camelot'tan sürülmek onun için önemli değildi. Sadece Arthur iyi olsun istiyordu. Eğer biri illaki olacaksa ölüm olsun diye düşündü. Arthur'u görmeden yaşamaktansa ölmeyi yeğlerdi.

Arthur'a kısa bir bakış atıp yemekleri hazırlamaya başladı. Gaius'un söylediğine göre en fazla iki günleri vardı. Avalon Gölü'ne ulaşmak için sadece iki gün. Yola çıkalı 5 veya 6 saat olmuştu. Başaracaklardı. Başarmak zorundaydılar.

Merlin atların iplerini koparıp kaçmasıyla neye uğradığını şaşırdı. Bağırması boşunaydı. Şimdi ne yapacaklardı. Kafasını çevirmesiyle Morgana'yı gördü.

"Merhaba Emrys."

Merlin büyük bir hava akımıyla uçtu. Morgana ve Arthur yalnız kalmıştı. Morgana Arthur'a doğru ilerledi.

"Seni görmek ne büyük bir zevk Arthur. Şu haline bir bak. Şimdi o kadar da güçlü değilsin, değil mi?"

Morgana alaycı bakışlarını Arthur'a dikti ve yavaşça Arthur'un yanına oturdu. Arthur ise boş bir şekilde kız kardeşine bakıyordu. Böyle biri olacağına asla ihtimal vermediği kız kardeşine. Morgana konuşmaya devam etti.

"Savaş alanında kazanmış olabilirsin ama bu savaşı kaybettin. Ölümün Mordred'in elinden olacak."

Arthur boş bakışlarını sürdürdü. Morgana yüzüne sahte iyilik ifadesini yerleştirmişti.

"Merak etme sevgili kardeşim yalnız ölmene izin vermeyeceğim. Kurtlar cesedini yiyip kanında banyo yapana kadar kalıp seni izleyeceğim."

Morgana nefret dolu bakışlarını Arthur'a dikmişken arkasından gelen Merlin'i fark etmemişti. Merlin Ekscalibur'u eline aldı ve konuşmaya başladı.

"Hayır, bu kan dökme işi bitti artık."

Kılıcı sıkıca kavradı.

"Geldiğin bu hal için kendimi suçluyorum ama artık sona ermeli."

"Ben bir Yüksek Rahibeyim. İnsan yapımı kılıçlar beni öldüremez."

Morgana cümlesini bitirdiği anda Merlin kılıcı sapladı. Morgana'nın yüzü acıyla kasıldı. Merlin Morgana'nın gözlerine baktı.

"Bu kılıç insan yapımı değil zaten. Aynı seninki gibi, bu da ejderha nefesiyle dövüldü."

Merlin kılıcı bir kere daha iterek geri çekti. Morgana düştü. Merlin Arthur'un daha önce görmediği bir acımasızlıkla gözlerini Morgana'nın üzerine dikti.