BELANIN 4 HARFİ

4.bölüm

''Meyraaa !!! '' aynı anda bağıran iki kızın bağrışı doldurdu mutfağı . Meyra ise çoktan odasına kaçmıştı . Mayısla bakışan Nilay hızla ayağa kalktı ve '' saç kurutma makinası benimdir ''diyerek bağırarak banyoya girdi . Arkasından hızla koşan Mayıs yetişemeden Nilay kapıyı kapamıştı bile . Mayıs hızla telefonu çıkardı cebinden ve saate baktı . '' Ya derse geç kalıcam Nilay çık ! '' kız bağırmıştı ama çoktan Nilay saçını kurutmaya başlamıştı . Çaresizce odasına gitti kız en iyisi tarayıp toplamaktı . Kendi kendine kururdu sonuçta hızla saçını taradı ve topladı . Üzerinide değiştirip . odadan çantasını alıp çıktı .

'' Ben çıkıyorum şimdi ama okulda görüşeceğiz '' diye bağırmayıda unutmayıp hızla kendini evden attı Mayıs . Okula geldiğinde hızla dersliğe koşarken bir anda kolundan çekilmesiyle sertçe bir bedene çarptı . Kafasını kaldırdığında şaşkınlıkla karşısında ki çocuğa dikti gözlerini . Bu oydu

Kızlarla sinemya gittikleri gün D&R'da

Kitapların arasında kendinden geçmişti Mayıs . Kitap okumak ve müzik dinlemek ona iyi geliyordu . Eline aldığı kitabı sayfalarını okşarcasına geçiyor elindeki kitabın satırlarında gözleri kayboluyordu adeta . Dünyadan uzaklaşmıştı sanki . Etrafında kimse yoktu . Ama bir gerçek vardı Mayıs'ın farketmediği onu seyreden bir çift göz . Mayıs tam sayfayı değiştirecekken . Ellerinden kitap çekildi . Hızla kitabı ellinden alan kişiye bakmak için kaldırdı kafasını . Karşısında ona dikkatlice bakan bir çocuk görünce tek kaşını kaldırıp çocuğu baştan aşağı süzdü en son gözlerini çocuğun elindeki kitapta kenetledi ve gözlerini kitaptan çekmeden konuşmaya başladı .

'' Kitabı elimden neden çektiğini sorabilir miyim ? ''

'' Buyrun tabiki sorun. '' diyen çocukla Mayıs odağına çocuğun gözlerini aldı.

'' Kitabı elimden niye çektiniz acaba?''

'' Çünkü bu kitabı almak istiyorum ! '' diyen çocukla mayıs arkasında kitabı aldığı rafa baktı . Bu kitaptan orda 5 tane daha vardı tekrar çocuğa dönüp rafı göstererek
'' Bu kitaptan 5 tane daha var . Onlardan birini alabilirsin '' deyip çocuğun elinden kitabı almak için uzandı ama çocuk hızla kitabı yukarı Mayıs'ın ulaşamayacağı şekilde kaldırdı

'' Ama ben bu kitabı istiyorum '' Bu kitapta ne vardı ki diğerlerinden farklı . Mayıs şuan tamam diyip başka kitap alabilirdi raftan . Ama o keçi inadını tutturarak konuştu .

'' O kitabı raftan önce ben aldım . O yüzden o kitap benim . Şimdi raftan başka kitap al '' dedi ve çocuğun elindeki kitabı almak için uzandı ama çocuğun boyu gerçekten uzundu ve ulaşamıyordu sinirle bağırdı

'' Ver o kitabı yoksa ... ''

'' Yoksa ne ?! '' diye alayla sordu çocuk . Ama bilmiyordu ki Mayıs uğraşılması gerek son insandı . Mayısta sırıtarak

'' Yoksa bu olur '' dedi ve Mayıs hızla çocuğun diğer kolunu tutup çevirmek için hareket edecekken çocuk ondan önce ne yapacağını anlayıp kızın kolunu tutup çevirdi . Mayıs şaşkındı .Bu hareketi beklemiyordu . Çocukta bu şaşkınlıktan faydalanıp kızın kulağına yaklaşıp fısıldadı

'' Belki kitabı bitirdiğimde sana geri döner . '' Çocuk hızla kızın kolunu bırakıp kasaya yöneldi arkasında ise affalamış bir Mayıs bıraktı .

ŞİMDİ

'' Sen ?! '' Bu çucuğun burda ne işi vardı

'' Sen sormadan söyleyeyim burda okuyorum ''

'' Tamam şimdi bırak kolumu derse geç kalıyorum '' çocuk hızla kolundaki saate gözlerini dikti

'' Geç kaldın bile tam tamına 10 dakika . Ve o hoca derse geç kalanları almıyor. Eğer derde girmemiştir diye düşünüyorsan . Bunun cevabını ben biraz önce derse girmeye çalışırken denemeli olarak aldım . ''

'' Sende psikoloji okuyorsun ve bizim sınıftasın ? ''

'' Evet ''

'' Seni hiç görmedim . '' Bir an aklına gelen şeyle Mayıs hızla konuştu

'' Sen o gün bana kitap belki bitirdiğimde sana döner derken . Benle aynı bölümde olduğunu biliyordun . Bu yüzden söyledin ''

'' Zeki kızsın Mayıs Akay . Tanışamadık adım Yiğit Koray ''

'' Tanışma gereği duymadım diyelim biz ona . Hem sen benle tanışmışsın . Adımı öğrenmişsin ''

'' Öğrenmek istediğim şeyi öğrenirim Mayıs Akay ''

'' O yersiz özgüveninin bende bir etkisi olmadığını bilmeni isterim Yiğit Koray ben arkasını dolduracak şeylerle ilgilenirim . Kendini bir şey sananlarla değil '' deyip hızla kolunu çekip kantine gitmeye başladı Mayıs .

En sonunda bütün kızlar derslerine girmiş çıkmış diğer derslerini beklerken kantinde oturuyorlardı .

'' Benim canım kahve çekti '' dedi Asel ve ayaklandı '' Kahve almaya gidiyorum isteyen ? ''

'' Sormadın sayıyorum Asel '' dedi Mayıs tam bir kahve sever olduğunu bütün kızlar biliyordu

'' İki oldu '' demesiyle Nilay da kahve istediğini belirtti Gözler Meyra'ya dönünce '' Uykum açılır . Yolla ordan bize 3 Kahve Aselimo ''

Asel kafasını sallayıp . Kantin kısmına geldi ve kahveleri aldı . Kahveleri almıştı almasına ama dökmeden nasıl taşıyacaktı . Korkuyla masaya doğru adımlamaya başladı . Gözlerini nerdeyse kahvelerden hiç çekmiyor arada önüne bakarak yavaş yavaş geliyordu. Aselin bu halini gören kızlar gülmeye başladı . Çok yaklaşmıştı Asel . Nilay ağzıyla kalp atış sesi yapıyor . Meyra bir spiker edasıyla maç yorumlar gibi konuşuyordu

'' Evet sayın seyirciler Asel'in masaya ulaşmasına birkaç adım kaldı . Kahveleri dökmemeyi başarabilecek mi ? '' Mayıs ise tezahürat yapmaya başlamıştı

'' Hadi Asel tam zamanı şimdi !!! Tam zamanı tam zamanı şimdii !! ''

Asel tam zafer gülümsemesiyle tapsiyi masaya koyacaktı ki . Tam o anda bir çocuk Asele çarpınca bardaklar tepsiye döküldü

'' Ve maalesef sayın seyirciler sonuç yine hüsran '' diyen Nilay'ın sesi duyuldu kahkaha atarken . Asel kahvelere sinirle bakıp ona kimin çarptığına bakmak için arkasını döndü .

ÇAĞIN KARAMAN MI ?

YİĞİT KORAY MI ?