✦ i luv u and u luv me ➳ chansoo ✦✓

m

KyungSoo işlerini saat 12'de bitirmiş, duş almış ve giyinmişti.
Şimdi ise oturmuş saatin 1 olmasını heyecanla bekliyordu.

Telefonu bildirimle titrediğinde eline alıp mesaja baktı.
Mesaj atan kişiyi gördüğünde heyecanla mesajı açtı.

xiamux:Cama çıkar mısın?

KyungSoo hızla ayağa kalkıp hangi cama çıkması gerektiğini düşünürken en yakınındakine koştu.

Kafasını aşağıya doğru uzattığında gördüğü kişiyle gülümsedi.
Elinde kırmızı bir balonla gülümseyerek ona bakan bir adet ChanYeol.

Aşağıdaki balonu serbest bıraktığında yükselmeye başlayan balonu kısa olan uzanarak yakaladı.

Balonu alıp içeri doğru giderken gülümsemesi asla solmamıştı.

Balonun ipinin ucuna iliştirilmiş küçük bir not kağıdını gördüğünde içinde ne yazıyor olabileceğini düşünerek heyecanlandı.

Hemen notu açtı ve okudu.

If you like me or love me just say ''yes, yes, yes!''
And than i'm you'r boyfriend, and you my boyfriend.
Tell me you love me~

Daha fazlası mümkünmüş gibi gülümserken zilin çalmasıyla arkasını döndü.

Balonunu parmağına bağladı ve kapıyı açtı.
Karşısında ChanYeol'u gördüğü an kıkırdadı.

KyungSoo gerçekten kalbini ona altın yaldızlı bir pakette vermişti ve ChanYeol bu paketi en güzel şekilde saklıyordu.

ChanYeol içeri girmeden KyungSoo hızla boynuna atladı ve sıkıca sarıldı.
ChanYeol kalbinin yumuşacık olduğunu hissettiğinde miniğe karşılık verdi ve şimdi, kapının ağzında durmuş birbirlerine sarılıyorlardı.

KyungSoo hızla ayrılıp uzunun yüzüne baktı.

-Yes, yes, yes!

Birden söylediğinde ChanYeol şaşırmıştı.
Gözlerini kırpıştırarak miniğe baktı.

ChanYeol kahkaha atarak KyungSoo'yu kucağına aldı ve içeri girdi.
Kapıyı kapatırken bir yandan da KyungSoo'ya onu çok sevdiğine dair şeyler söylüyordu.

Biraz sonra KyungSoo'nun küçük salonunda bir koltuğa oturmuş birbirlerinin saçlarıyla oynuyorlardı.

-İnanamıyorum.

KyungSoo uzun olanın konuşmasıyla dikkatini daha çok ona verdi.

-Ben gerçekten inanamıyorum. Nasıl böyle güzel olabilirsin?

KyungSoo gülümseyerek ona baktı.

-Her şeyin en güzelini hak ediyorsun.

Kısa olan doğrularak ChanYeol'a baktı.

-Seni hak ettim ya işte. En güzeli sensin.

ChanYeol küçük bir kalp çarpıntısının ardından KyungSoo'yu kollarından kaldırıp kucağına oturttu.
Tam önünde durduğunda onu daha rahat izleyebilirdi.

Bir süre birbirlerini izlediler. Hiçbir şey yapmadan sadece nefeslerini dinlediler.

KyungSoo yavaşça ChanYeol'a yaklaştı ve hemen dudağının üstüne bir öpücük kondurup tekrar uzaklaştı.

Öyle uzun ve güzel bir öpüşme değildi ama bu onların ilk öpücüğü olduğu için ChanYeol ne tepki vereceğini bilemiyordu.
Çekildiği anda onu özlemişti bile.

KyungSoo utanıp yüzünü saklamak için ChanYeol'a sarıldı.
ChanYeol ise gülümseyerek KyungSoo'nun saçlarını öpüyordu.

Onlar mutlu olmayı hak ediyolardı.
Onlar birbirlerini bulan gerçek aşka sahip iki gençti.
Onlar gerçekten seviyorlardı.

KyungSoo kıkırdayıp ChanYeol'dan ayrılmadan söyledi.

-Bolbbalgan'ı sevdiğimi nereden biliyordun?

ChanYeol gülümsedi.

-Bilmiyordum ki. Sadece nedensizce o şarkıyı yazmak istedim.

KyungSoo biraz durduktan sonra hâlâ ChanYeol'a sarılı bir biçimdeyken şarkıyı mırıldanmaya başladı.

ChanYeol da ona eşlik ettiğinde bu onlar için asla bitmesini istemeyecekleri bir an olmuştu.