Hoseok ablasının elinden tutup " Ablam iyi olsun yeter. " diye öptü.

Doktor " Uyanınca haber verirsiniz. Geçmiş olsun. " deyip odadan çıktığında Jungkook Jiwoo ve Hoseok'un annesinin önüne çömelip " Daha kötü şeyler de olabilirdi. Lütfen canınızı sıkmayın. Kızınızın yaşadığına şükredin. "

Annesi ağlayarak onu onayladığında Namjoon uzanıp gözyaşlarını sildi.

" Anneler ağlamamalı. " dediğinde Hoseok'un annesi onun elini tutup öptü.

" Hepiniz evladımsınız. Teşekkür ederim. "

Jimin dizlerine uzanıp " O zaman ağlama anne. " dedi.

Babaları her ne kadar canı yansa da gülümserken Hoseok da ona sarıldı.

Jiwoo sanki bu manzarayı bekler gibi yavaşça gözlerini araladığında Hana " Hah! Uyandı! " dedi heyecanla.

Tae Jiwoo'nun yanıa gidip " İyi misin? " dedi hemen.

Yoora geri geri giderek " Ben doktoru çağırayım o zaman. " dedi ve odadan çıktı.

Jiwoo gözlerini hızlıca kırpı açtı Tae'ye bakarak. Tae uzanıp Jiwoo'nun saçlarınıgeriye attı. Yüzündeki yaralara hafifçe dokunurken " Emşn misin? " diye sordu. " Keşke çektiğin acıları sen değil de ben hissetseydin şuan. "

Doktor Yoora ile beraber içeri girdiğinde doktor Tae'ye izin vermesi için omzuna dokundu.

Tae geri çekilirken doktor Jiwoo'ya yaklaşıp muayene ettikten sonra yavaşça geri çekildi ve " Durumun iyi. " dedi.

" Ağrı hissediyor musun? " dedi doktor.

" Hayır. Gövdemden aşağısı uyuşuk. " diye cevap verdi Jiwoo. Sesi fazla duyulmuyordu.

" Tamam ağrı hissettiğina anda hemşireyi çağır, serumuna ağrı kesici enjekte etsin. Geçmiş olsun. "

Doktor çıkarken " Açıklamayı unutmayın. " demişti.

Jiwoo " Neyi? " dediğinde babası tam konuşacaktı ki Hoseok " Baba. " dedi boğuk sesiyle.

" Baba açıklamayı Tae yapsın. "

Odadaki herkes şok olmuşçasına Hoseok'a bakarken Jiwoo " Ne diyeceksiniz deyin hadi. " dedi.

" Narkoz senin çenene mi vuruyor? " dedi Jin. " Bıdı bıdı. "

" Kes. "

" Abo sinir yapmış çık, çık. " dedi Jin Suga'yı ittirirken.

Oda boş kaldığında Tae sandalye çekip oturdu.

Jiwoo ona bakmazken Tae konuştu. " Sevdiğin çocuğun bu haberi vermesi lazımdı ama- "

" Kavga ettik, sildim onu. Bana ağır sözler söyledi. Kazanın sebebi de o. Dikkatsiz olmasaydım aeabanın hakimiyetini koruyabilirdim. Bu yüzden ne söyleyeceksen sen söyle. "

Tae gözlerini sıkıca yumup " Hiç uzatmayacağım. " dedi.

Tae durumu açıkladığında Jiwoo'nun gözleri yavaşça doldu.

" Çocukları sevdiğini biliyorum Jiwoo. " dedi Tae derin bir nefes alarak.

" Sen de seviyorsun. " dedi Jiwoo sesi titreyerek.

Tae bu cümlenin altında yatan anlamı anladığında canı yandı. Canının yanması ondan çocuğu olmayacağı değildi Jiwoo'nun bunu düşünerek kendini iyice üzmesiydi.

Onu çocuk için sevmiyordu.

" Evet. " dedi Tae.

Jiwoo " Sana kötü davrandığım için öz- " diyecekti ki Tae " Sus. Tamam. Devam etme. " dedi.

" Seni çok tersledim. " dedi Jiwoo. " Ne kadar dayansan da canının acıdığını biliyorum. "

Tae uzanıp alnında öptü. " Sıkıntı değil. " dedi.

" Çocuğum olmayacak. "

" Olma ihtimali var. " dedi Tae. " Canını sıkma. "

Jiwoo hıçkırırken " Hayır, olmayacak! " dedi aniden.

Tae yanağı Jiwoo'nun yanağına yaslı bir şekilde Jiwoo'nun hıçkırıklarını dinledi.

Jiwoo " Beni sevmen için bir sebep yok artık. " dediğinde Tae hızla ondan uzaklaştı.

" Ne diyorsun sen? " dedi. " Seni bir çocuk için mi sevdiğimi düşünüyorsun? "

Jiwoo " Sen çocukları seversin. " dediğinde Tae " Ah Jiwoo! Boşuna nefesini tüketme seni ölene kadar seveceğim. " dedi.

 " dedi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Best Of Me [jenmin]Where stories live. Discover now