16. Bölüm (Hatırlıyorum)

64 8 1
                                    

Rüya alemindeyim değil mi? Biri bana tokat atabilir mi acaba rica etsem?? O ağlamaya devam ederken ağzımı açıp geri kapatıyordum.

Ne diyebilirdim ki? Seni seviyorum?? Seviyorum mu o bile belirsiz. Geçmiş olsun?? Kaşar mısın sen Jin Ae??
(Hani erkekler odun kızlar da kaşar olur ya;)

Yere bakan başını kaldırıp bana bakmasını sağladım. (Ben)"Ağlama... üzülme... ama beni sevdiğini söyleme... lütfen..."

Deyip ona sarıldım. Mantıklı dimi? Bencede:D Kimi kandırıyorum ki? Yaptıgım şey sadece kafa karıştırıcı...

Geri sarıldı. Ama ağlamaya devam ediyordu ve üzerimi ıslatmıştı. Lanet olsun! Neyse dramatik bir an olduğu için bunu bir hiç sayacağım.

Bir süre sonra ağlamanın kesildiğini duydum. Tek duyduğum nefes alış veriş sesiydi.

Sugadan ayrılıp yüzüne baktım. Uyuyordu!?? Of! Yine bunu taşımak zorunda kalacağım...
- - - -
(Suganın gözünden)
Sabah uyandığımda yanımda kimseyi göremedim. Büyük ihtimal kahvaltı yapıyordur.

Şimdi siz dün gece sarhoş olduğumu düşünebilirsiniz. Ama ben sarhoş değildim. O söylediğim şeyler saçma bir şekilde gerçekti.

Evet ben Jin Ae'ye bir oyun oynayacaktım. Evet ben Jin Ae'den NEFRET ediyordum ama... ben ona aşık oldum.

Ama onunla bir şansım olur mu emin değilim. Dün dedikleri aklımdan çıkmıyor... "Ağlama... üzülme... ama beni sevdiğini söyleme... lütfen..."

Beni sevmiyor mu? Nasıl sevsin ki? Bir playboy olduğumu hatırlıyor, zaten yakında benim yüzümden kaza geçirdiğini de hatırlar.

Ben hak ettim mi de beni sevebileceğine inanıyorum. Dün yaşananlar bir OYUN'muş gibi davranacağımı.

Kusura bakma Jin Ae... Ne kadar seni sevsem de... bu oyuna devam etmek zorundayım...
- - - -
(Jin Ae'nin gözünden)
Suga ve kendim için kahvaltı yapıyordum. Evet yanlış duymadınız. Kendim ve SUGA için.

Dünkü "odunca olmayan" davranışlarından sonra ona karşı biraz daha iyi olmaya karar verdim.

45 dakikanın sonunda mükemmel kahvaltımı bitirdim. Deyeceğini düşündüğümden emek harcadım.

Ben ne ara Suga'ya karşı bu kadar iyi oldum be?? Neyse. Bana iyi davrandığı sürece bende ona iyi davranırım.

Yemek masasına oturup Suga'yı beklemeye başladım. Çok kısa bir sürede Suganın mutfağa girdiğini gördüm.

Yüzümde bir gülümseme ile ayağa kalktım. Masaya oturmasını beklerken su içip geri kapıya yöneldi.

Mutfaktan çıkamadan kolundan tutarak onu durdurdum. (Ben)"Nereye?" (Suga)"Sana ne?"

Deyip soğuk bir bakış attı. Ne oldu buna ya?? (Ben)"Ş-Şey ben kahvaltı hazırlamıştım da... ikimize"

Kahvaltı masasına bakıp geri bana baktı. (Suga)"Sen ye. Neden bana yaptın ki zaten? Ben dışarıda yiyeceğim zaten. Ben çıkıyorum"

Deyip kolunu benden çekip gitti. Yok canım. Ben o kadar emek harcayayım sen git. Oldu!

Evden çıkamadan tekrardan kolunu tuttum. (Ben)"Suga... ama ben-" kolunu çekip beni ittirdi.

Başımı bir yere vurup rüya alemine daldım...
- - - -
(Suganın gözünden)
Ne oldu buna be? İyi mi? Niye gözlerini açmıyor? Oyun mu oynuyor? Yanına gitsem mi acaba? Of ne yapacağım ben ya?!

Bir süre sonra başından kırmızı bir sıvının aktığını gördüm. Kan mı o?!

Hemen yanına koşup başını bacağımın üzerine koydum. Yüzünü avucumun arasına alıp hafifçe vurdum.

Uyanmıyordu! Gözüm yaşarmaya başladığında hemen telefonumdan ambulansı çağırdım.

Özür dilerim Jin Ae... özür dilerim. Nolur benim yüzümden sana bir şey olmasın. İkinci defa sana zarar verdim... affet.
- - - -
(Jin Ae'nin gözünden)
Neredeyim ben be? Neden her yer siyah?? Sinemada mıyım acaba? Film başlamak üzeredir herhal.

Sinemadaki ekrandan ışık geldiğinde etrafıma baktım. Sinema salonunda tek başımaydım.

Reklamlar bittiğinde dikkatimi ekrana verdim. Bir kız gördüm... bana çok benziyordu.

Odasıda benimkinin aynısıydı. Kız tek başına yaşıyordu. Evinin zili çaldı. Kız gidip kapıyı açtı. Annesi ve babası gelmişti...

(Annesi)"Jin Ae" ismide benim ki ile aynı. Kız biri ile evleneceğini öğrendi. Ailesine bağırdı. Tokat yedi. Ama kabul etti.

Başka bir gün Jin Ae en yakın arkadaşını çağırdı... Kim Taehyung. Benim arkadaşımın adıda Kim Taehyung.

Bu kız ben miyim ki acaba? Yok ya ben oyuncu değilim ki. Neyse...

Arkadaşı kıza moral verdi. Kız artık daha mutluydu. Arkadaşı kızın evinde kaldı. Uyandığında kıza kahvaltı hazırladı.

Kız uyandığında kapısı çaldı. Bir oğlan geldi. Sugaya çok benziyordu. İsmide aynıydı. İçeriye geçti.

Bir şeyler geveledi. Sevgilisini Jin Ae ve kendisinin balayına götürmek istediğini söyledi. Bu ne saçma bir film ya?

Başım dönmeye başlamıştı. Jin Ae ve Suga arasında bir kavga çıktı. Kız Taehyungun sahte bir arkadaş olduğuyla ilgili bir şeyler söyledi.

Taehyung Suganın bir playboy olduğunu söyledi.

Kız bir bıçak alıp onlara doğru tuttu. Ardından kendine tuttu. Bu sefer kalbimde bir ağrı hissettim.

Kız onları evde bırakıp dışarıya koştu. Karşıdan karşıya geçerken kıza bir araba çarptı... ah! Başım! Ah!!! Kalbim!

Her yer tekrar karardı. Birden bütün acılarım yok oldu. Hiç bir şey hissetmiyordum.

Ardından artık bir şey düşünemez oldum. Beynim karardı...
- - - - -
Artık tekrar düşünebiliyordum. Ama göz kapaklarım kapalıydı. Açmaya çalıştıkça sanki bana karşı geliyormuş gibi hissettim.

Of! Çok yorgunum. Ama uyanmak istiyorum! Elimde bir sıcaklık hissetmemle gözlerimi açabildim.

Gözlerimi azar azar açtıktan sonra en sonunda tamamen açabildim. Önümde Suga duruyordu.

Elimi tutup aşağı bakıyordu. Ağlıyordu... ama içimde hiç üzüntü duygusu yoktu. Hafızamı geri kazandım ve... Sugadan uzak durmak istiyorum...

Elimi geri çektiğimden başını kaldırıp uyandığımı gördüğünde gülümsedi.

(Suga)"Jin Ae! İyi misin ha? Bir yerin acıyor mu? Ne oldu sana? Uyuduğunda bir şeyler geveliyordun"

Hayır iyi değilim. "Evet iyiyim..." Evet kalbim acıyor. "Hayır bir yerim acımıyor" hafızamı geri kazandım. "Bir şey hatırlamıyorum"

Gülümserken gözünden bir damla yaş aktı. (Suga)"Beni affedebilir misin?" Sanmıyorum... "Uykum var" deyip gözümü kapattım.

(Suga)"Peki. Ben seni burada bekliyorum... her zaman bekliyor olacağım" dediğinde uykuya daldım.

Eğer nefret ile sevmek aynı kelime ise seni seviyorum. Eğer nefret ile sevmek aynı kelime ise... senden nefret ediyorum
(mono-RM)

Geç gelen bölüm ile özür dilerim!<3

Oyun Bitti - MYGWhere stories live. Discover now