Oyun Bitti - MYG

5. Bölüm (Acı)

Uyandığımda Taehyungu yanımda göremeyince yataktan kalkıp bir duş aldım. Sonra da elbisemi giyinip aşağıya indim.

Taehyung mutfakta kahvaltı hazırlıyordu. Arkadan ona sarılıp Ne yaptığını bildiğim halde "Ne yapıyorsun kanki?" Diye sordum.

(Taehyung)"Jin Aemizin moralini düzeltmek için kahvaltı yapıyorum" (Ben)"Cansın"

Kapı zilinin çalmasıyla ayrılıp "Hemen geliyorum" deyip gidip kapıyı açmaya gittim.

Kapıyı açtığımda şaşırılmayacak şekilde Suga gelmişti. Gülen yüzüm solduğunda soğukça "Ne var?" Diye sordum.

(Suga)"Balayı" dedi kısaca. Oflayıp içeriye geçmesi için kenara çekildim.

Mutfak salonun içinde bulunduğundan (The Heirs izleyenler bilir) Suga salona geçtiğinde Taehyungu gördü.

Taehyung kahvaltı yapmayı bitirdiğinde kare gülümsemesi ile "Yemek hazır~" deyip arkasını döndü.

Tabi ki Sugayı görünce gülümsemesi kayboldu. (Ben)"Taehyung sen onları masaya bırak, biz konuştuktan sonra yeriz"

(Taehyung)"Peki" deyip yaptığı yemeği masaya koyup yanımıza koltuğa oturdu.

Taehyung benim yanımda Suga ise önümde oturuyordu. (Ben)"Anlat"

(Suga)"Balayına düğün günü gidecekmişiz. (Ben)"Tamam." (Suga)"Ama balayına bizimle sevgilim de gelecek"

Hafif gülüp ona alay edercesine "Ne kadar iyi bir erkek arkadaş" dedim.

(Suga)"Evleneceğimizden haberi yok o yüzden hizmetçim gibi davranman gerekiyor"

(Ben)"Oldu canım. Başka?" (Suga)"Ha birde ayrı bir odada kalacaksın"

(Ben)"Ya kabul etmez isem? Ne yaparsın?" (Suga)"Jin Ae sınırları zorluyorsun bak?" (Ben)"Öyle mi? Hiç fark etmemişim"

(Suga)"Jin Ae!" (Ben)"Kusura bakmayın Yoongi bey. Kimsenin hizmetlisi gibi davranamam. Malum. İmajım bozulur" dedim alay edercesine.

(Suga)"Bak Jin Ae. Sınırları zorlama çok kötü olur" (Taehyung)"Ne olurmuş? Bak Suga mıdır nedir. Jin Ae senin oyuncaklarına benzemez tamam?

Kocası olacaksan bari playboy huyundan vazgeç. Yoksa... Jin Ae için değil senin için kötü olur"

Playboy mu? (Ben)"Nasıl yani? Suga bir playboy mu?" (Taehyung)"Evet. Herkesin kalbiyle oynayan bir playboy"

Suga iyice sinirlenmişe benziyordu (Suga)"Evet bir playboyum. Bunu anlayamayacak kadar da Salakmışsın Jin Ae. Hem ne dersem yapmak zorundasın. Yapmazsan ne mi olur?

Tek bilmen gereken kimsenin seni dinlemeyeceği. Annen ile baban mı seni dinleyecek? Hayır. Kimsenin umrunda değilsin Jin Ae. Taehyung mu seni koruyacak?

Hayır! Taehyung kaç kere sana seni koruyacağım deyip seni korudu ha? Taehyung bir bok yapamaz bana, bunu sende biliyorsun.

Taehyung sadece sana acıyor. Bu dünyada sana yardım eden insanlar sadece sana acıdığı için sana iyi davranıyor.

Bu hayatta bir kişi sana değer veriyor biliyorsun değil mi? O da şeytan" dedi.

İlk defa uzun bir kelime kurdu. Ama acı veren kelimeler... Bu dünyada kalbimi kırman için hayatında yapabileceğin en kötü şeyi yapman gerekir dedim ya?

Galiba bunu ilk başaran Suga oldu. Nedense dedikleri bana o kadar doğru geliyordu ki.

Ben acınası bir insanım... Kimse bana değer vermiyor... Ben acınası bir insanım... Kimse bana değer vermiyor....

Ben acınası bir insanım... (Taehyung)"Jin Ae... Jin Ae!" Deyip beni sarsıyordu. (Ben)"Defol" (Taehyung)"Ne?"

(Ben)"Defol Suga" deyip ona soğukça baktım. (Ben)"Kaybol gözümün önünden yoksa öldürürüm seni. Şaka yapmıyorum cidden gebertirim seni"

(Suga)"Ay yazık. Bizim Jin Aenin kalbi mi kırılmış. Kıyamam" dedi alay edercesine.

Sinirlenip ayağa kalkıp mutfaktan bir bıçak alıp Sugaya doğru tuttum. (Ben)"Haklısın. Kimse bana değer vermiyor.

Kimse beni sevmiyor. Seni öldürsem şimdi... Şu anda. Kimsenin umrunda olmaz değil mi?

Hapse girsem herkes benden kurtulur değil mi? Ne güzel işte hayatım boyunca hapiste yatarım ve herkes mutlu mesut yaşar!"

Deyip bıçağı boynuna tuttum. Bana ciddi ciddi bakıyordu. (Suga)"Jin Ae! Bak sınırı aşıyorsun. Bırak o bıçağı"

(Taehyung)"Jin Ae bak dinleme onu ben senin hep yanındayım" Bıçağı Taehyunga doğru tuttum.

(Ben)"Yanımdasın öyle mi? Hahahah. İstersen bende yanında dikilip 'Bon Sono kororom' diyebilirim.

Taehyung bak. Küçüklüğümden beri seni korurum deyip durdun. Ailem beni sokaklara attı elini bile uzatmadın.

Bu dünyada bana tek değer veren babaannem öldü cenazesine bile gelmedin. Sen hep iyi günlerimde yanındaydın Taehyung!

Suga haklı ya. Kimse beni sevmiyor. Ne kadar bir playboy olsada doğru söylüyor. Bence de kimse beni sevmiyor." Dedikten sonra bu sefer de bıçağı kendi boynumda tuttum.

(Ben)"Sizcede ben ölsem. Herkes rahatlamaz mı?" (Taehyung)"Jin Ae.... Özür dilerim. Bak cidden söz veriyorum artık cidden yanında olacağım."

Hem Suga hemde Taehyung bana endişeli gözler ile bakarken birden bire gülüp bıçağı indirdim.

(Ben)"Siz cidden salaksınız. Hele sen Taehyung. Sence ben başkası için kendimi öldürür müyüm?"

(Taehyung)"Nasıl yani?" (Suga)"Doğru korkağın teki olduğun için" deyip gülüp koltuğa oturdu.

(Ben)"Neden Suga beni öldürebilirken ben kendimi öldüreyim?" (Suga)"Ne?!"

(Ben)"Benden nefret mi ediyorsun? Al öldür beni. Taehyung sakın kimseye beni öldürenin Suga olduğunu söyleme. Polise intihar ettim dersin"

Deyip Sugaya bıçağı uzattım (Suga)"Jin Ae saçmalama" (Ben)"Neden? Benden nefret etmiyor musun?"

(Suga)"Hayır etmiyorum. Bak bildiğin gibi ben bir playboyum ve böyle olmam normal. Cidden bak ben ö-ö-özür dilerim"

Bıçağı yere atıp evden koşarak çıktım. Nereye gittiğimi bende bilmiyorum. Öylece koşuyordum. Ama biraz fazla dalgın olduğumdan yolun ortasında olduğumu fark etmemişim.

Bir arabanın bana doğru gelmesiyle en son hatırladığım şey karnımda büyük bir acı hissetmemdi. Gerisi karanlık....

Evet biraz antika bir bölüm oldu farkındayım ama boş verin ya.