6 "Düğün"

71.3K 5.1K 798
                                    

ALİ

Sabah uyandığımda tuvalete girip işlerimi hallettim ve ardından elimi yüzümü yıkayıp tuvaletten çıktım.

Annemin morali oldukça bozuk görünüyordu, bu da benim canımı sıkmıştı.

"Nana?" Dedim.

Bakışları bana döndü.

"Oğlum?" Dedi.

Yanına gittim ve yanağını öptüm.

"Günaydın annem." Annem burukça gülümsedi. "Neyin var?" Diye sordum.

"Bir şeyim yok." Mırıltıyla konuştu. "Sadece İstanbul'a gitmek istiyorum." Dedi.

"İyi de sen çok seversin Karadeniz'i, geldiğinde gitmek istemezsin ki." Dedim.

"Biz Rize'den sen daha çocukken taşındık oğlum. Benim hayatımın yarısı bu Karadeniz'de geçti. Babanla da Karadeniz'de tanıştık, ben çay toplarken görüp sevdim onu." Annem başını kaldırdı. "Benim için bu kadar özel olan bir yeri bana zindan etme oğlum. Her Karadeniz'e geldiğimde, her o koku ciğerlerime dolduğunda bana cenneti hatırlatan bu yeri zindan etme bana..." Diye fısıldadı.

Annemin gözleri dolmuştu.

Anneme sıkıca sarıldım.

"Bu nereden çıktı şimdi?" Diye sormadan edemedim.

"Oğlum ben o kızı gelin almak istemiyorum, bunu sen de çok iyi biliyorsun." Dedi.

"Anne sen babama onca yıl katlanmadın mı? Aşkın ne olduğunu bilmiyor musun?" Annem gözyaşlarını sildi.

"Babana katlandım. Sevdayı da kara sevdayı da iyi bilirim ama o kızın ki sevda değil oğlum. O kız adamı sevdadan soğutur. O sana hayatı zindan eder, o kız aşktan anlamaz!" İç çektim.

"Başka birini sevdiğine göre sevdadan az çok anlıyor." Üzüntüyle bakışlarımı kaçırdım.

"Bak sen de diyorsun, o başkasını seviyor!" Annem sinirle gözlerime baktı. "Neden oğlum neden? Ben sana memleketimizden de kız bulurum istiyorsan, şöyle düzgün bir aile kızı alırız-" Annemin sözünü kestim.

"Düzgün aile kızı?" Dedim sorarcasına. "Loya ne oluyor bu durumda? Neden onun namusuna dil uzattın anne?!" Annem gözlerini kapattı.

"Namusuna dil uzatmadım, haşa!" Gözünden akan bir damla yaş canımı yakmıştı. "Düzgün bir aile kızı derken onu kast etmemiştim. Yani şöyle sessiz sakin, ailesine saygılı bir kızı alalım demek istemiştim." Annemin sesi titriyordu.

"Annem..." Ona sarıldım. "Ben bir an sinirlendim, affet beni." Dedim.

Annem başını salladı ve geri çekildi.

"Kahvaltıya inelim." Kırgındı.

Annemin elini tuttum.

"Yapma be ana, kurbanın olayım yapma!" Dedim. "Eğer ben onunla evlenmezsem Berat'la evlenecek. O adam onu aldatmakla kalmaz gidip kumarda bile satar, ona yazık değil mi?" Annem iç çekti.

"Kız bunları bile bile o adamı istiyorsa ben ne diyebilirim ki?" Dedi. "Mutsuz olmasını elbet ki istemem ama o sonunu kendi hazırlıyor. Benim elimden bir şey gelmez ki." Annemin elini öptüm.

"Ben ona gerçek aşkı yaşattıracağım. Senden tek istediğim bize saygı duyman. Sana söz veriyorum ki onu gerçekten gelinin olarak göreceksin." Annem başını salladı.

"Hayırlısı olsun." Dedi çaresizce.

İçime giren sıkıntı git gide büyüyordu.

Bakışlarımı kapıya çevirirken Hilal'i gördüm.

Yüreğimdeki Sarmaşık (KARADENİZ SERİSİ-II)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin