*Yemek masasında*
Clint: Öylesine bir soru: Kiminle evlenirdiniz?
Bucky: ... *sessizce çatalıyla Tony'i gösterir*
Loki: Şu cüce güzel bir evcil hayvan olurdu.
T'Challa: Muffinini dikkatli ye Tony. Yanışlıkla altın bir şey ısırabilirsin.
Quill: *Silahını çıkartır* Şu muffini hemen yakmama izin ve-
Steve: Ciddi olamazsınız...
Thor: Demirden adam iyi bir gelin olurdu...
Natasha: *Tony'e döner* Peki sen kedicik?
Tony: Ben de Tony denen çocuğu sevdim.
Kısacası: Herkes Tony'i sever
Tony: Neden hiç mola veremiyoruz?
Bruce: Değil mi? Sanki ne zaman arkamızı dönsek biri bizi öldürmeye çalışıyor.
Steve: Siz bunun kötü olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Natasha: Ah, hayır...
Clint: İşte başlıyoruz.
Steve: Bizim zamanımızda, II. Dünya Savaşı sırasında-
Bucky: Bilirsiniz, Nazilere karşı olanda.
Steve: Evet. Hydra ile savaşmıştık ve bizim güvenebileceğimiz güçlü zırhlarımız ya da sihirli çekiçlerimiz yoktu.
Thor: O büyülü değil.
Bucky: Bizim sadece içgüdülerimiz vardı.
Brucu: Pekala, özür dileriz.
Steve: Peki biz yakındık mı? Hayır. Savaşmaya devam ettik.
Natasha: Cidden mi çocuklar?
Bucky: 2 metre karın altında.
Tony: Bekle, ne?
Steve: Çıplak ayak.
Clint: Bizimle dalga mı geçiyorlar?
Bucky: Çok zordu.
Brucu: Wow...
Steve ve Bucky: Ve buna rağmen minnettardık!
Bu sahneyi görmek için nelerimi vermezdim...
Tony: *tişörtü çıkarmaya başlar* Burası çok sıcak oldu.
Steve: Evet ama neden benim tişörtümü çıkarıyorsun?
Azcık da Stony olsun
Tony: Bir şey mi yanıyor?
Steve: *Baştan çıkarıcı bir şekilde tezgaha uzanır.* Sadece sana olan aşkım.
Tony: Tost makinesi yanıyor...
YOU ARE READING
Marvel Çevirileri
Non-FictionHeadcanonlar, hayal etler, incorrect quotes'ler... Genel olarak bunlardan oluşacak olan acemi bir çeviri kitabı. Hatalarım varsa özür dilerim. Umarım beğenirsiniz!