Sarışın

542 49 91
                                    

Dipper şapkasını düzeltti. Çantasını omzuna atıp beden dersi için giyinme odalarına yöneldi ve kimsenin olmadığına emin olduğunda omega bölümüne girdi.

Omega olduğunun bilinmesini istemese de betaların alanına girmeye utanıyordu. Ne zaman girse kendini tuhaf hissedip çıkıyordu. Bu yüzden hızlıca giyindi. Bastırıcısını içip çantasını sırtına geri taktı ve soyunma odasından çıktı. Koridoru geçerken eşofmanının ipleriyle meşguldü ve bol tişörtü kayıp duruyordu. En azından bahçeye açılan kapıya ulaştığında üstünü düzeltmeyi başarmıştı.

Bahçeye çıkıp ısınan insanları gezdi gözleri. Bütün bahçedekileri tanıyordu. Adı gibi biliyordu ki bu 3 derslik sürenin ilk dersi öğretmen sayesinde rahat olsa da diğer iki ders zorbalık görecekti. İç geçirip insanların toplandığı yere yürüdü. "O kadar insan neye bakıyor?" diye içinden geçirdiği an cevabını almıştı.

Yeni öğrenci.

Alfa kokusu burnunu sızlatırken biraz öne geçip yeni öğrenciye baktı.

Sarı saçları ışığın altında parlarken altın sarısı gözleriyle görüntü birleşince güneşe yaklaşır gibi hissetmişti. Sıcak ve parlak. Gülümsemesi bile ateş gibiydi. Hafif esmer ama asla beyazdan şaşmayan pürüzsüz bir teni ve siyah beyaz basketbol formasından görünen kol kasları vardı. Resmen parlıyordu. Alfa zaten dağınık olan saçlarını elleriyle karıştırıp çekici bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.

Dipper ateş bastığını hissetti. Etrafındaki diğer herkes gibi bir kabullenişti bu. Hoşlantı veya fazlası değildi. Çikolata kahvesi, iri gözlerini usulca gezdirirken dinlemeye başladı konuşmaları. Herkes sarışın alfaya bir şeyler soruyor ve alfa da yavaş yavaş bıktığı altından belli olan yapmacık bir neşeyle cevaplıyordu.

Dipper istemeden göz devirdi. Buradakiler alfayı sıktıklarını anlayamayacak kadar aptaldı. Umursamadı. Diğerleri gibi ona yüklenmek yerine bir şey bilmek istemediğini anladı ve uzakta ısınma hareketleri yapmaya başladı.

İstediği gibi olmamıştı. Görünmez olmak yerine sarışının daha çok gözüne batmıştı. Nefes verdi ve sadece oturdu. Dikkat çekmeyi seven bir tip değildi. Hele ki onun dikkatini çekmek kesinlikle isteyeceği bir şey değildi.

Dipper alfalardan nefret ediyordu.
Dipper alfaların akan egolarından, üstün görülmelerine rağmen sadece kas yığını olmalarından nefret ediyordu.
Dipper, omegalara sadece doğurmak ve alfaları tatmin etmek için doğmuşlar gibi davranılmasından nefret ediyordu. Bu his berbattı. Hayır, nefret etmek değildi berbat olan. Berbat olan bunun böyle olmadığını bilenlerin diğerlerine kanıtlayamamasıydı.

Berbat olan cehaletti ve bunu azaltmak için insanların uğraşmamasıydı. Rn azından, kasabasındaki sınıf ayrımı öyle çok değildi. Yine de alfalara saygı duyulur omegalar az da olsa kısıtlanırdı. Dipper fazlası olmadığı için şükretti çünkü bundan fazla dayağı kaldırması imkansız gibiydi.

Dipper Pines

"Düşünce tarzını sevecekmişim gibi geliyor ama aynı şeyi bakışların için söyleyemeyeceğim. Az daha bak öyle ağaca, ortadan ikiye ayrılır."

Aniden başımı çevirdim. Sarışın alfa bir ders sonra, en sonunda kalabalıktan kurtulmuştu. Hala onu süzen fıstıklar hariç rahat gibiydi.

Kaşlarımı çatıp ona baktım.

Baskın alfalardan daha çok nefret ediyorum...

"Seni ilgilendiriyor mu?"

Aha öyle göt gibi kalırsın işte.

"İlgimi istediğim şeye yöneltebilirim. Seninle tanışmakla ilgileniyorum şu an."

Aha öyle göt gibi kalırım işte.

"Dipper Pines. 17. Eşit ağırlık."

"Bill Cipher. 18. Sözel."

Uzattığı ele baktım bir iki saniye. Sıktım. Bıraktım ve gözlerinin içine baktım.

"Rahat bırakacak mısın şimdi?"

"Hm, şimdilik madem istiyorsun, görüşürüz çikolata çocuk."

O arkasını dönüp gitti. Göz devirdim. Neymiş ilgisini istediği şeye yöneltirmiş. Neymiş sözelmiş. Neymiş çikolata çoc- Lan!

Yanaklarıma sinirden sıcak basarken nefes verdim bıkkınlıkla. Sanırım bu sene, sandığımdan zor geçecekti.

Hayır, göründüğü gibi basit bir lise kurgusu olmayacak. Bilginize.

Şey, tanıtım bölümüm "hisset omega" silinmiş mi? Silinmiş olarak görünüyor.

Yazar uçtu

Brugmansia/ Melek Trompet (Billdip)Where stories live. Discover now