I feel like ı'm drowning.

85 3 14
                                    

O günden sonra Kai ile hiç görüşmemiştik,daha doğrusu beni görmek istemişti ama ben kabul etmemiştim. Neden olduğuna gelirsek,onu hatırlamak istiyordum ve hatırlamaya başladıkça yaşadığım hayattan uzaklaşıyordum. Birini ne kadar sevdiğini hatırlamak sana zarar veriyordu.

Yattığım yataktan kalkıp derin bir nefes verdim. Yeni bir gündü, Kaiyi görüp görmezden geldiğim 20. gündü. O da  pes etmeye başlamıştı.(Artık odama dosyaları kendisi getirmiyordu.)

Alec'in sesini duymamla irkildim,beraber yatmıyorduk.20 gündür.

''Günaydın,seni işe bırakmamı ister misin?''

Huysuzca mırıldandım,istemiyordum.

''Bugün başka bir yere uğrayacağım.Güney tarafında.''

Kahkahası ona şaşkınca bakmama sebep oldu.

''İyi de ben zaten güney tarafında çalışıyorum.'' 
''Doğru ya aklımdan çıkmış işte.''


Başını sallayıp odadan çıktı. İşi bırakmayı düşünüyordum,bunun bugün olması beni daha çok geriyordu. dikkatsizce birkaç birşey giyip odadan çıktım. Alec beni güney tarafına getirdiğinde aklım söylemek istediğim cümlelerle dolup taşmış durumdaydı.

''Teşekkür ederim.''
''Malia,hasta mısın?''

Evet,çok fena şekilde.

''Hayır hayır işler çok yoğun bilirsin baş edemiyorum.''

Daha fazla konuşmasına fırsat vermeden inip yürümeye başladım.

--

Asansörden indiğimde kaçamak şekilde Kai'nin odasına baktım içeride kimse yoktu. Odama geçtiğimde bir kaç gün önce getirdiğim kartonlara eşyalarımı dizmeye başladım .

''Günaydın Malia'' 

Hayley'in aşırı mutlu sesi sinirimi bozmuştu.

''Günaydın'' dedim sevecen olmaya çalışarak.

''Sana kahve almıştım.''
''Teşekkür ederim.'' 

Elinden kahveyi alıp masama koydum. Gözleri yanıt bekler şekilde bana bakıyordu.


''Sana bahsetmem gerekirdi, artık burada çalışmak istemiyorum.''

''Ama neden?''

''Çok yoruldum Hayley.Çok fazla iş var üstesinden gelemiyorum.''

Son kalan kalemliğimide koyduktan sonra ellerimi belime koydum.

''Bu arkadaşlığımızın bitmesi olmayacak moralini bozma görüşmeye devam edeceğiz.''


Onaylarcasına başını sallayıp sarıldı.

''Sana kahve almayı çok özleyeceğim.''
''Bende öyle.''

Kartonumun kapağını el birliğiyle kapattıktan sonra biraz konuştuk. O gittikten sonra cümlelerimi tam olarak hazırladım ve saat tam 15.00'da Kai'nin odasının kapısını çaldım.

''Merhaba Bay Parker. Sizinle görüşmek istediğim özel bir durum var. Uygun musunuz?''

Göz teması kurmamaya çalışıyordum.

''Tabi Malia. Otur lütfen.''

Yine deri koltuklardaydım ve bu acayip sekilde rahatsız hissettiriyordu.

''Fazla zamanınızı almak istemiyorum. Artık burada çalışmak istemiyorum. İstifa dilekçemi mail olarak gönderdim. Herhangi bir tazminat istemiyorum tek istediğim iyi bir cv yazmanız.''

Gözlerimiz buluştuğunda ağlamak istedim,gerçekten ağlamak.

''Malia bunu neden yapıyorsun?''

''Çok yoruluyorum,dosyaları yetiştiremiyorum.''


Sesimin çatallaşmasıyla duraksadım.

''Kai,kendine iyi bak.''

Odadan çıkmak için ayaklandığımda elini bileğimde hissettim.

''Beni hatırlamak istediğini söylemiştin.''
Sesinde ki buruk ton iç çekmeme sebep oldu.

''Artık istemediğime karar verdim.''

''Ama bana süre vermiştin.365 gün vermiştin.''

Bileğimi hafifçe çekip serbest kalmasını sağladım.

''Kai,tüm anlattıkların masaldan ibaretti.Hatırlamaya çalıştım ama olmadı.''
''Hatırladın ve korkuyorsun.''

''Hatırlayamadım.Hatırladığımı zannettim.''

Koltuktan kalkıp yanıma geldi.Önüme düşen saçımı kulağımın arkasına doğru itti.Daha sonra baş parmağını çenemde gezdirip elini yanağıma koydu.

''Hatırladın,bunu da hatırladın.''

Tamamen gözlerimin içine bakması susmama sebep olmuştu.Yanağımdaki elini çeneme kaydırdıktan sonra dudakları dudağıma değdi. Ayrıldığındaysa daha derin şekilde bakıyordu.

''Seni böyle öpemeyeceğini biliyorsun.''

Ellerini nazikçe belime indirdi.

''Böyle dokunamayacağını biliyorsun.''

Hızla kendimden uzaklaştırıp nefes almaya çalıştım.

''Sana böyle hissetiremeyeceğini biliyorsun.Neden bunu yapıyorsun?''

Konuşacak gücüm yoktu.Haklıydı.

''Malia,sadece bir kere aşık olacaksın.Ve oldun.Bana oldun.Neden beni hatırlamak istemiyorsun?''
''Önüme çıkan  kocaman bir engelden başka bir şey ifade etmiyorsun.Hatırlayamıyorum.Lütfen beni rahatsız etmeyi bırak.''

Odadan hızla çıktığımda derin bir nefes verdim.Alec odamın önünde dikiliyordu.

''Malia''
Yanına gittiğimde kollarını etrafıma doladı.
''Hasta olduğunu düşündüm,senin için birşeyler almıştım ama öğle tatiline yetişemedim.Erken çıkıp seni görmek istedim.''

Ona daha da sıkı sarıldım.Ayrıldığımızda bana bakan bir çift göz fark ettim,Kai.

''İstifa ettim.'' dedim bir çırpıda.
''Neden?''
''Çok yoruluyordum.''


Gülümseyip saçımı okşadı.Aynı hissettirmiyordu.

''Sana her zaman saygı duyacağım.En iyisini yapmışsın.Çok yorgun görünüyordun.''

Odamdaki kartonu aldıktan sonra asansöre ilerledik.Son kez Kai'nin odasına baktım,kapısı kapalıydı.

Arabaya bindiğimizdeyse derin bir nefes verdim,artık bunu daha fazla yapmayacaktım.Kimseye yazık etmeyecektim.






Photographحيث تعيش القصص. اكتشف الآن