Bu o

89 2 0
                                    

Okulun 4. günü ve her geçen gün iç sesimle verdiğim savaşta bir darbe daha yiyorum.Haklı çıkmasından nefret etsemde hayatım hala sıradan.Yani her gün okula gidiyorum.Sonra eve geliyorum ders çalışıyorum.Sosyal medyada dolanıyorum,kitap okuyorum,televizyon izliyorum ve uyuyorum.Hala her şey yeni yeni  kuralı geçerli.Bu gidişle bu kural bir ay daha geçerli kalıcak gibi duruyor.Sabah uyanıp okula gittim.Sonra yine otobüse binip eve döndüm.Bilgisayardan ödevimi yaptım.Ve kendimi makarna hazırlayıp yedim.Makarna,hayat kurtarıcı bir öğrenci yemeği.Yani şu her seferinde ev yemekleri özlenir sözü biraz olsun haklı gelmeye başlamıştı.Kolay olduğu için çoğu akşam makarna yiyordum ve hamur topuna dönüşmekten korkuyordum.Ama evde oturmaktan sıkılınca yürümek için deniz kenarına gidiyordum.Yani pek arkadaşım yoktu.Yapılacak bir şeyde yoktu bende sıkılınca deniz kenarına inip denizin sesini dinlemeyi seviyordum.Yemeğimi yiyip üstümü değiştirdim.Rahat birşeyler giydim.Kulaklığımı kulağıma takıp çıktım evden.Sosyal medya hesaplarıma bakındım.Eski arkadaşlarımdan bir kaçıyla hala konuşuyorduk.Ama çoğuyla konuşmayı kesmiştim.Gerçek dost olmadıklarından kolay olmuştu konuşmayı kesmek.Ve daha iyi olmuştu aslında.Denize bakan bankların birine oturdum.Denizin sesini dinleyip insanları izliyordum.Yan bankta bir çocuk ara sıra bana bakıyordu.Yürüyüş yapan insanlar.Gülüşen bir kaç grup.Ve yalnız başıma oturan ben.Geç olmadan eve gitmek istediğim için yarım saat kadar durup kalktım.Eve yürüyerek gittim ve hiç bir şey düşünmeyerek üstümü değiştirip yatağıma yattım.Doruk'un gelmesine 2 gün kalmıştı.Sonraki 2 günümde aynı normal düzeyinde geçti.Şimdi de kahvaltı hazırlamış Doruk'un gelmesini bekliyorum.En son yoldayım diye mesaj atmıştı.Kahvaltı yedikten sonra şehir merkezine gidip gezicektik.Sonra yine bende kalıcaktı.En sonunda tekmelenen kapıyı gülümseyerek açtım."Selam güzellik raporlar hazırdır umarım."diyerek içeri daldı her zaman ki gibi Doruk.Elinde aldığı bir kaç şeyi masaya bıraktı ve sarıldı bana."Raporlar hazır ve değişik hiç bir şey yok"dedim üzgün gibi görünerek."Daha ilk haftadan atraksiyon olmaz bende bile olmuyor."dedi gülümseyerek.Masaya oturduk ben ona günlerimi anlattım o bana güllerini kahvaltımızı ve konuşmamızı bitirdikten sonra odama gidip üstümü değiştim."Vakitimiz değerli hadi hadi" Beni hızlandırmaya çalışsada pek beceremiyordu Doruk,aslında haklıydı.Ayakkabılarımı hızla giydik ve çıktık evden.Evin önünde yer olmadığın biraz ileriye park etmişti Doruk.Oraya doğru yürürken karşıdan hızlı adımlarla gelen ve sinirli görünen bir çocuk Doruk'un suratına yumruk atmıştı bir anda.Ne olduğunun farkına varamamıştım.Doruk bir kaç adım sendelediği anda hızla bir yumruk daha attı.İngilizce bir şekilde durmasını bağırsamda sinirli görünüyordu.Bir anda Doruk da onun suratına bir yumruk geçirdi.Çocuk bunu pek beklememiş olacak ki bi anda geriye doğru düşer gibi oldu.Ve Doruk bir yumruk daha attı.Bense artık Türkçe bir şekilde "Durun,hayır,yapmayın!"diye bağırmaya başlamıştım ama dinlemiyordu ikiside.Çocuk Doruk'un yumruklarıyla hırslanmış olucak ki iki yumruk bir anda attığında Doruk yere düştü ve bende hızla onun yanında çömeldim."İyi misin?"diye sordum ah ne tür bir aptalın çocuk yumruk yedi nasıl iyi olsun.Çocuğu yani hayvanı bize bakarken gördüğümde hızla ayağa kalkıp üstüne gitmeye başladım.İngilizce olarak neden yaptığını,deli mi olduğunu bağırarak sordum ve göğsüne bir az vurdum."Türkçe konuşabilirsin"diye cevap verdi tüm sorularıma karşılık."Lan sen hayvan mısın?Çocuğun yüzünü ne hale getirdin bir de karşımda dikilmiş türkçe konuşabilirsin diyor"nefes almadan konuştuğumda öyle duruşuna sinirlendim ve tekrar vurmaya çalıştım.O sırada benden hızlı davranıp elimi tuttu ve yavaşça yaklaştırdı beni kendine.Birkaç saniye öyle kaldıktan sonra hızla çektim elimi.Ve Doruk'un yanına geçtim tekrar."Şimdi kalkıcaz eve gidip pansuman yapıcam tamam mı?"dediğim  zaman yavaşça kaldırdım Doruk'u ve o hayvan çocuk nedenini bilmediğim bir şekilde tekrar yumruk attı Doruk'un suratına ve sonra elimden tutup çekiştirmeye başladı beni."Lan bırak elimi çocuğa niye vuruyorsun?"desemde pek fayda etmemişti.Bağırsamda beni bir arabaya bindirip sürmeye başladı."Sen ne tür bir üşütüksün?"dediğimde sustu "Hayır yani amacını söyle de bileyim"dediğimde de sustu "Çocuğum susmasana bari adını söyle hayvan demiyim gerçi her türlü hayvan diycem."dedim yine sustu.En sonunda bir uçurum kenarına gelip durdurdu arabayı "Niye geldik buraya şimdi?"dediğimde hafif bir şekilde gülümsedi.Yanağındaki büyük gamzesi bir anda ortaya çıktı o gülünce.Sonra bir anda arabanın kapılarını kitleyip arkasına yaslandı.Gözlerini kapattı ve resmen uyumaya başladı."Bu yaptığına adam kaçırma diyorlar umarım bunu biliyorsundur"dediğimde "Hıhı"dedi mırıltıyla bu tavırları beni sinir ediyordu ve bende onu sinir etmeye çalışacaktım.Yani en azından çalışcaktım.Kitli olan kapıyı zorlayarak açmayı denedim bir süre.Hatta kapıya omuz attım ama pek bir işe yaramadı.Pis hayvansa bu halime gülüyordu."Irmak,zorlama bebeğim açamazsın sen o kapıyı."dedi sakin bir ses tonuyla "Nerden bebeğin oluyorum ben senin?Düzgün konuş bak vallaha bağırırım."
Hayır yani daha güzel bir tehtid felan mı yok vallaha bağırırım ne ya?
"Bizi duyabilecek biri olduğunu sanmıyorum."dedi yine aynı sakinlikle
"İyi o zaman bende sessiz sessiz otururum"dedim yani buna inanmasını pek beklediğim söylenilemez ama inanmasını umuyorfum."Güzel" ve tekrar kapattı gözlerini yaklaşık yarım saat sonra uyuduğunda sessizce kapının kilidini açmaya çalışacaktım.Ne kadar harika bir plan.Yani tam o sırada beni görme olasılığını göz ardı edersek arabadan inip kaçabilme olasılığım yüksekti.Çantam Doruk'un yanındaydı yani aklımda ondaydı ama kaçma planıma odaklanmalıydım.Yarım saat sonra gerçekten uyudu hayvan.Hayır yani madem insan kaçırıyorsun doğru düzgün kaçır değil mi?Neyse sessiz bir şekilde önce arabanın kitli kapısını açmaya çalıştım.Olası bir şekilde beceremedim.Kilidi açmak için uzandığımda hayvanın yüzüyle aramızda çok kısa bir mesafe vardı.Nefesimi tutuğum anda gözlerim kesinlikle yanlışlıkla yüzünü incelemeye başladı.Hayvan bir anda gözlerini açtı ve hızla yerime oturdum."Beni izleyeceğini söyleseydin uyumazdım." "Ne münasebet niye seni izleyeyim kaçmaya çalışıyordum ben."dediğimde üzülmüştü sanırım.Bir anda arabayı hareket ettirdi.Ve yol boyunca hiç bir şekilde konuşmayarak evimin önünde durdurdu arabayı."Bugün olan herşey için özür dilerim.İstersen polise gidebilirsin.Bu yaptığım yanlıştı ama o çocuğun suratına yumruk attığım için asla pişman değilim bi daha olsa bir daha yaparım.Ve seninle o arabada bir saat durmaktanda pişman değilim dediğim gibi yine olsa yine yaparım.Ama seni istemediğin bir şeye zorladım şey ben Ege Öztürk yani polise gidersen lazım olur diye."dedi ve susup özlemle baktı gözlerime.Sanki beni özleyecekmiş gibi.O an içimdeki ses yanında kalmak istedi.Neden bilmiyorum ama onunla kalmak istedim.Tabii bu sesi dinlemeyerek indim arabadan.Ama biliyordum veremeyecektim onu polise.Çantam hala evin önündeydi.Ve Ege'de hala gitmemişti kapının önünden.Çantamdan telefonumu çıkarıp Doruk'u aradım."Nerdesin?" "Irmak ben evdeyim asıl sen nerdesin çok korktum lan o herif yanında mı soyunu çürütücem lan onun."dedi bu sinirli hali beni gülümsetmişti ama hala Ege'nin bana baktığını gördüğümde gülümsemem yüzümde solmuştu."Ben evdeyim o adam da bana birşey yapmadı sevgilisine çok benziyormuşum seni de yanımda görünce dayanamamış yani hiç bir suçu yok anlattı bana herşeyi bir sorun yok tamam mı sen rahat ol."dedim onu sakinleştirmeye çalışarak.Neden Ege'yi koruyordum hiç bilmiyorum yani aslında şuan beni izlediği için bağırıp çağırıp arabasını tekmeklemem gerekiyordu.Doruk'la biraz daha konuşup onu ikna ettikten sonra.Son bir kez gözlerine baktım Ege'nin amacının kötü olmadığı belliydi gözlerinden ve çok güzel bakıyordu.Sonra çantamı da alıp evime çıktım.Çantamı ve montumu bir köşeye bıraktım.Üstümü değişmeden uzandım yatağıma.
'Bu o,bu o' dedi içimdeki küçük kız.
"Ne?"diye sordum anlamamış şekilde.
'Aptalsın.'dedi
Öyleydim,haklıydı.Susup uyumayı seçtim.Sessiz bir şekilde uyumayı.Çünkü uyumak en iyi kaçma yollarından biridir.

İlk AşkWhere stories live. Discover now