18.Bölüm-Zaman

14K 552 271
                                    


Berzan konağa tüm heybetiyle giriş yaptı. Başının ağrısı onu deli etsede dik duruşundam taviz veremezdi. Yine sert soğuk adam oluverdi. Babası onu görünce derin bir nefes aldı. Anlaşılan bu deli oğlan ateş almıştı yine. Berzan babasının karşısına oturup sedirde iyice kuruldu. "Günaydın Adar ağa"diye takıldı babasına.

"Günaydın oğul Günaydın!"dedi Adar ağa bıkkınlıkla. Berzan kaşlarını çatarak baktı babasına. Kesin yine birseyler olmuştu. Zaten benim hayatımda ne düzgün oldu ki diye söylendi. Evin çalışanlarından biri ona kahvesini getirince içmeye başladı. Kahvaltı zamanı çoktan geçmişti. Kahve ona iyi gelecek tek şeydi. Berzan yan gözle babasına baktı.

"Söyle artık baba ne söyleyeceksen."

Adar ağa kaslarını çattı bu sefer. Sakin olmaya çalışıyordu ama duydukları onu çileden çıkarmıştı.

"Oğul sen nasıl o kadını karınla aynı sofraya oturtursun? Kaç kere söyledim sana o kızdan uzak dur sana yar olmaz diye?!"dedi sitemle.

"Kim anlattı sana bunları baba? O çok sevdiğin beni zorla evlendirdiğin gelinin mi? Ne kadar da güzel hemen şikayet etmiş beni!"

Adar ağa şaşkınlıkla baktı oğluna.

"Haddini bil oğul! Kızcağız bana hiç bir şey demedi. Jiyan anlattı bunları bana. Havine sordum ama o kadar gururlu bir kız ki bu yaptıklarını anlatmaya utandı. Dün beni aradı Adem izin istediler bende verdim"dedi tek solukta.

"Ne izni??"diye sordu Berzan tek kaşını kaldırarak.

"Havin İstanbul'a gitti!"

Bu üç kelime kafasında yankı yapmaya başladı Berzan'ın. Nasıl giderdi onu bırakıp. Ne yani berdel bozulmuş muydu? Neden kalbi sıkışmıştı ki şimdi? Hepsini kardeşinin cezasına yordu Berzan. Eğer Havin bozarsa berdeli, Şilan ve Robin'in canı alınırdı. Berzan bunu kabul edemezdi.

"Ne İstanbul'u baba? Benim niye haberim yok? Berdel mi bozuldu? Olmaz baba Havin benim karım! Nasıl benden habersiz böyle bir şey yaparsınız? "dedi sert sesiyle.

Adar ağa gülmemek için kendini zor tutuyordu. Bu defa  oğlu Havin berdeli bozdu zannediyordu. Üstelik karısını da benimsemişti. Bu güzel bir şeydi. Biraz oğluyla dalga geçmek istedi yaşlı kurt.

"Evet oğul berdel bozuldu. Artık Havin senin karın değil. Şilan ve Robin evlenecek yine. Havin yerine sana Robinin başka bir kuzenini almayı uygun gördü aşiret."dedi gülmemeye çalışarak.

"Oyun mu oynuyor baba aşiret. Söz ağızdan bir kere çıkar. O benim karım ve öyle kalacak! Aşiret ağaları töreyi mi unuttu?"dedi sinirle. Kendine bile itiraf edemedigi duygular yaşıyordu. Havin'i yanında istiyordu. Onu kırmıştı belki ama yinede onu istiyordu. Bunları düşünürken kendine lanet etti. O Lizgeye dokunmuştu. Kendini kirlenmiş hissetti. Bunları düşünürken omuzları düştü. Kendini küçücük küçülmüs gibi gördü.

Jiyan onların konuşmasının hepsini duymuştu. Abisinin bir çocuk gibi oturmasına hayretle baktı. Jiyan biliyordu babasının abisiyle dalga geçtiğini ama abisi dokunsan ağlayacak gibi gelmişti şuan ona. Dayanamayarak yanlarına geçip konuştu.

"Abi babam şaka yapıyor sana. Havin yengem iş için gitti İstanbul'a. Birde bi kaç dostu varmış onları çağıracak buraya. Düğün için. İlginç belki ama ona yaşattıklarına rağmen berdeli bozmadı."

Adar ağa iki oğlunu yalnız bırakmak için ayaklandı. Berzan'ın omzuna dokunarak son sözlerini dile getirdi.
"Yanlış yapma oğul. O kız Rabbimin sana emaneti."diyerek onları yalnız bıraktı.

Kalp Cerrahı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin