" Hoş geldiniz."
" Hoş bulduk."
Aynı anda konuşan Yugyeom-Youngjae-Bambam üçlüsüne göz devirmemeye çalışan kız biraz daha gülümsedi ve onları içeri aldı.
Ondan sonra giren Jackson kızı tokalamak için yumruğunu havaya kaldırdı ama Areum yüzünü ekşiterek hayır anlamında başını iki yana doğru salladı. Jackson'da bunun üzerine üzülerek kafasını yere eğdi ve içeri çekti. İşte kız şimdi gerçekten gülümsemeye başlamıştı.
Jinyoung'un içeri girmesiyle Areum'un gözleri parlamıştı. Bunu fark eden çocuk önce şaşırarak arkasına baktı sonra da kendince sinirlenerek hızla içeri geçti. Kız içinden herkesin tuhaflığı üstünde olduğuna göre bugün iyi geçecek diye geçiriyordu aynı zamanda planın kötü gitmemesi için dua ediyordu.
Jaebum'un kapının önünde belirmesiyle kız onun acı çekecek olan yüzünü hayal ederek yüzüne sinir edici bir sırıtış yerleştirdi. Jaebum, Areum'un yüzüne bile bakmadan kapıdan içeri girmeye çalıştı ama Areum elini kapının eşiğe yerleştirerek içeri girmesine engel oldu.
Jaebum kızın gözlerinin içine bakarak kolunu tuttu ve hırsla çekmeye çalıştı ama sandığı kadar kolay olmamıştı çünkü kız intikam hırsıyla yanıp tutuşuyordu. Jaebum ilk denemesinde başarısız olduğunda sinirle nefes verdi. Dişlerinin arasından nefretle konuştu.
" Ne istiyorsun kızıl şeytan?"
" Aaa ama ben daha o kadar rütbeli değilim ki. Bu harika rütbeyi hakeden sensin öğretmenim. Yaptığım ve yapacağım her şeyi senden öğrendim."
Jaebum kızın saçma laflarına dayanamayarak göz devirdi.
" Ne demeye çalışıyorsun?"
" Bir süredir gözlerim senin üzerindeydi..."
" Hep öyle değilmiydi zaten? Peşimde koştuğun günleri daha dün gibi hatırlıyorum sevgilim."
"Sevgilim" sözcüğünü alayla söylemesiyle kızın sinirleri maksimum seviyeye çıkmıştı. Jaebum'un kızın gözlerindeki ateşi fark etmesiyle bir adım geriye gitmesi bir olmuştu.
" Lafımı kesme ve beni dinle. Planının ne olduğunun farkında olmadığımı sanma. Şu an istersem gidip Mark'a ve diğerlerine her şeyi anlatırım ama..."
" Ne planı?"
Jaebum sesindeki gerginliği saklamaya çalışarak bir adım ileri gitti.
" Sizin mükemmel deyişinizle "büyük kötü plan" dersem daha rahat anlarsın. Bir babanın kızına bu kadar acımasız davranabileceği aklımın ucundan geçmezdi. Sizin bana anlattığınız o saçma hikayeye gerçekten inanacağımı düşündüğünü aklım hâla almıyor Bummie."
Jaebum duyduğu cümleyle beyninden vurulmuşa dönerken kızın arkasından ayak sesleri gelmeye başladı. Areum'un beline bir çift elin sarılmasıyla Jaebum kafasını zoraki kaldırarak ellerin sahibi olan Mark'a baktı.
" Hadi içeri girelim. Daha konuşacak çoook şeyimiz var."
Areum'un tatlı bir şekilde konuşmasıyla Mark hiç bir şey bilmiyormuş gibi davranarak Jaebum'u içeri çekti.
