6.Bölüm

12.4K 723 133
                                    

Her kes birlikte bir şeyler yapma fikrine olumlu bakmtığı için okul çıkışı bir kafeye gidip öylece sohbet edecektik. Asunun ısrarıyla okul civarında olmayan bir mekana gelmiştik. Gayet hoş bir yerdi aslında ama ben pek inceleyememiştim. Çünki gayet stresliydim ve neler olacağını kesdiremiyordum. Bir açık vermemek için tamamen rolüme odaklanmış bir şekildeydim.

Kafede Uğurla karşılıklı oturmuştuk ve yanımda Gamze vardı, Asu ise Uğurun yanında oturmuştu. Oyun olduğunu çaktırmamak için bakışlarımı Gamzede sabitlemiştim ve gerekmediği sürece Uğurlara bakmamaya dikkat ediyordum. Çünki Uğura bir kez baksaydım her şeyi unutacağımı biliyordum. Uğurla göz göze geldiğimiz an tüm oyunu bozacağıma emindim.

Oturduğumuz süreçte konuşulan konulara pek dahil olmuyor, sadece onları dinliyordum. Böylece bir pot kırmadın günü bitirebilirdim.

Asunun annesinin aramasıyla erkenden dağılmaya karar vermiştik. Tabiki Uğur Asuyu evine bırakacağını söyleyerek yanımızdan ayrılmıştı. Böyle olunca bende ayıp olmasın diye Gamzeyle birlikte yürümeyi teklif etmiştim.

Kafe Gamzelere pek yakın olmadığı için otobüsle gideceğimizi düşünmüştüm ama sorduğumda yürümek istediğini söylemişti. Bende ısrar etmeden onunla yürümeye karar vermiştim. Bir şey konuşmadan yürümek sıkılmama neden oluyordu ama bir türlü konu bulamıyordum.

Biraz daha sessiz yüremeye devam ettik. Sonrasında Gamze sıkılmış olmalıki konuşmayı başlatan o oldu.

"Neden biriyle çıkmak istemedin? Senin şimdiye kadar hiç kız arkadaşın olmadı galiba, değil mi?"

Ellerimi ceplerimi sokup hayır anlamında kafamı salladım.

"Peki, hoşlandığın biri var mı?"

Bu soruya ne cevap vereceğime karar veremiyordum. Bana böyle bir iyilik yapan birine yalan söylemek istemiyordum ama aynı zamanda doğruyu söylemekte pek içimden gelmiyordu açıkcası. Kararsız kaldığım için gözlerimi kapayıb hiçbir şeyi düşünmeden aklımda geçen cevabı söyledim.

"Evet."

Bir birimize bakmadan konuştuğumuz için nasıl bir tepki verdiğini kesdiremiyordum.

"Kim peki?"

Tabiki bu soruya cevap vermeyecektim. Çünki bu sorunun cevabı direk benim hayatımı etkiliyordu. Gamzenin nasıl tepki vereceğinden emin bile değildim. O yüzden benim için en doğru olan şeyi yaptım. Bunu sır gibi saklamaya devam ettim.

"Boş ver."

Yine sessizleştiğimizde en iyisinin bu olduğunu düşünmüştüm. Çünki konuştuğumuz zaman Gamzenin sorularıyla kendimi köşeye sıkışmış gibi hissediyordum. Bir kaç dakika yine sessiz bir şekilde yolumuza devam ettik ve yine sessizliğe bozan Gamze olmuştu.

"Galiba ben biliyorum."

Neden bahsettiğini anlamadığım için sorarcasına ona baktım.

"Kimden hoşlandığını diyorum, galiba biliyorum."

Bir şey söylemeden yolun ortasında öylece durduğumda Gamzede karşıma geçti. Gözlerinin içine baktığımda orada bir şeyleri bildiğini görebiliyordum.

"Uğur, değil mi?"

Bunu beklemediğim için adını duyduğum an yere çivilenmiştim. Sinirden gözlerin dolarken yeniden konuşmaya başladı.

"Efe seni yargılayacağımı düşünüyorsan yanılıyorsun. Bak bu ayıp bir şey değil. Eğer..."

Daha fazla dinlemeden yanında geçip gittiğimde koşarak yeniden bana yetişti. Kolumdan tutup durdurduğunda aniden geri sönerek bileğini sıkı bir şekilde tuttum.

"Bunu kimseye söylemeyeceksin, anladın mı beni? Eğer bir kişiye bile söylediğini duyarsam benden kork Gamze!"

Sinirden gözlerimden ateş çıkıyordu resmen. Uğuru kaybedebileceğim düşüncesi tüm bedenimi ele geçirdiği için ne yaptığımın farkında bile değildim.

Gamze acı çektiğini belli eden bir ifadeyle bana baktığında hemen bileğini bıraktım.

"Seni uyardım Gamze. Kimse bir şey bilmeyecek, özellikle Uğur. Anladın mı?!"

"Beni ne zannediyorsun sen Efe? Bunu hemen tüm okula anlatacak bir sürtük mü? Ben sadece senin bu duyguyla yalnız mücadele etmemen için, bunun zor olduğunu düşündüğüm için yanında olduğumu söylemek istiyordum. Ama buna gerek yokmuş."

Kırgınlık dolu bakışlarıyla son sözünü söyledi ve beni iterek yanımdan öylece çekip gitti.

ÇaresizlikWo Geschichten leben. Entdecke jetzt