Bölüm 14~

13K 1K 464
                                    

Yarın gece geç geleceğim için şimdiden ekliyeyim dedim, yarın ki eklenmesi gereken yb miz. O yüzden yarın gelmicek şimdi ekliyorum. Gittikçe şekerleşiyor mu bunlar ne? Ve ve ve bakalım o kim nolacak? uhuuu. Beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyin, bir kusurum varsa da bileyim. Hızlı hızlı çeviriyorum ama kısmet. Ihmmm keyifli okumalar~supernaturel~~

BÖLÜM 14

Eve gelince ilk iş ufaklıkları kontrol edip onları uyandırmadan sevdi.

‘Jongin harika biri değil mi?’

Haru uykusunda kıpırdanıp bir şeyler sayıklamıştı.

‘Anladım, sende benim gibi düşünüyorsun.’

--

‘Bak tatlım, MinSoo taslak defterini burada unutmuş.’ dedi annesi ona vererek.

‘Yarın Jongin’e veririm.’

‘Tamam, ikisi de harika çocuklar.’

Kyungsoo kafasını sallayarak gülümsedi.

--

Yatağına oturup, taslak defterini açtığında bugün çizdiklerini görünce elinde olmadan gülümsemişti. İkizlerin resminin bu defterde olması içini ısıtmaya yetmişti.

Çok güzel bir sabahtı, her zamanki yerine oturup Jongin’i beklemeye başladı. Gözlerini kapatıp güneşin yüzünü yakmasına izin verdi. Gözerini araladığında karşısında Jongin duruyordu.

‘Günaydın.’

‘Günaydın.’

Yanına oturan çocuğa gülümsedi.

‘MinSoo dün taslak defterini unutmuş.’ diyerek çocuğa verdi defteri.

‘Oh teşekkürler.’

‘Jongin?’

‘Hm?’

‘Evlenmeyi düşünüyor musun?’

Jongin evlilik kelimesini duyunca kocaman gözlerle karşısındaki çocuğa bakakalmıştı.  ‘Ne?’

Kyungsoo ona gülüp elini gözlerinin önünde sallamaya başladı. ‘Kız kardeşim, seninle evlenmek istiyormuş.’ (Yazık çocuğun yüreğine indirdi buraya çok gülmüştüm ahsdah)

Jongin bir anda tuttuğu nefesi vererek gülmeye başladı. ‘Eğer 20 yıl sonra hala isterse söyle onunla evleneceğim.’

Kyungsoo tekrar güldü, bugün gerçekten de mükemmel olacaktı.

--

Okula gelene kadar projeden ve bir daha ne zaman buluşmaları gerektiğinden bahsettiler.

‘Cezan bugün başlıyor.’

Kyungsoo kafasını salladı. ‘Evet.’

‘Kaça kadar?’

‘6.’

‘Pekala…’ diyerek sustu, bunu söyleyip söylememek konusunda emin değildi. ‘Seni okuldan sonra alabilirim, yani biliyorsun Minsoo okulu sizin evin orada ve bende onu almaya gideceğim.’

Kyungsoo gülümsemeden edemedi. ‘Olur teşekkürler.’

‘Seni kütüphanede bekleyeceğim o zaman.’

‘Tamam, görüşürüz.’^

Ellerini cebine koyup Sehun’un yanına giderken, Sehun Soo’ya gülümseyip el sallamıştı.

Tam o anda arkasından biri üstüne atlayarak onu düşüncelerinden uzaklaştırdı.

‘Günaydın Soo bebeğim.’

Drawn to You [Kaisoo Çeviri] ✔Where stories live. Discover now