BÖLÜM 15 Bir Sapık Daha?

757 42 11
                                    

MULTIMEDIA'DAKİ SUN HEE :D

HERKESE İYİ OKUMALAR!!! 

<333

Diyecek hiçbir şey bulamıyordum. Benim... ilk öpücüğümü çalmış olmasına mı yoksa benimle bu şekilde oynamasına mı kızmalıydım?

Robota dönmüştüm sanki... Onu önümden ittirdim ve yürümeye başladım. 

Uzağa...Çok uzağa... Az sonra hıçkıra hıçkıra ağlayacak olmamı gülerek izleyemeyeceği kadar uzağa...

Ben bu berbat duygularla savaşırken onun son sözü ne olmuştu?

Hala nefes nefeseydi:

-Yarın hizmetçi olarak evime gel ve işini doğru düzgün yap. Beceriksiz kızlardan nefret ederim.-

...

***

Ellerim dudaklarımda...

İlk öpücüğüm..

Bu kadar ani ve sinir bozucu. 

Sevgiden uzak ve öylesine...

Kalbimin kırıldığı her an her dakika hiç bu kadar kötü hissetmemiştim.

Bu ne anlama geliyordu?

Ben... Yoksa ben ona karşı bir şeyler hissediyor olabilir miydim?

Bu olabilir miydi?

Böylesine duygusuz ve ruhsuz bir insana tutulmam ne kadar mantıksız, zavallıca ve aptalca olsa da ben... Bu duygular gerçek olabilir miydi?

***

Hana'nın hiçbir şeyden haberi yoktu.

Olmamalıydı. 

Yürüyorum... Biraz rahatlamaya ihtiyacım var.

Belki de unutmaya..?

Umarım dün olanlardan sonra ağlamaktan şişen gözlerim eski hallerine dönmüştür..

Kafamı kaldırdığımda karşımda beni içine çeken grimsi turkuaz rengiyle Han Nehri... Farkında olmadan ya da bilerek ayaklarım beni buraya getirmişti. Belki de kalbim buraya gelme nedenimdi. Emin değilim.

Hafif esen rüzgarla birlikte derin bir nefes aldım. Sonra da bana en yakın olan banka oturdum. Gözlerimi kapattım. Salık bıraktığım saçlarım rüzgarla hareket ederken her şey sakin ve huzurluydu.

Rüzgar belli belirsiz eserken ben birkaç şey mırıldanıyordum. Bir şarkı?

-Sun Hee?-

Fazla tanıdık olmayan ve yabancı gelmeyen bir erkek sesi.

Gözlerimi açtığımda karşımda Sung Jong Suk'u gördüm..

Onun burada ne işi vardı?

Şaşkındım ve bundan dolayı gözlerim açılmış, yanaklarım kızarmıştı.

Gözlerimi kapatmış bir şeyler mırıldandığımı görmüştü ve--

-Sun Hee değil mi? Adın Sun Hee?-

Karşımda, deriye benzer bir ceket giymiş, boynundaki gri örgü atkıyla ve altındaki kotla duran Jong Suk'a baktım.

-E-vet.-

Sanki cevabım onu sevindirmiş gibi derin bir nefes aldı ve yanıma oturdu.

-Soğuk.-

-Efendim?- refleks olarak efendim demiştim. Halbuki ne dediğini gayet net duymuştum. -.-

♥Seni Sevebilir miyim?♥Where stories live. Discover now