18.BÖLÜM-HER ŞEYİ DUYDUM!

882 37 3
                                    


Eylül ve Güney hastaneye ulaşmışlardı. Serkan'da oradaydı. Oturmuş bir şeyler düşünüyordu.

Eylül: Serkan, Serkan Cemre nerede?

Serkan: Serum takacaklar.

Eylül: Nerede?

Serkan: Şu odada.

Eylül hemen odaya gitti.

Güney: Defne evde mi?

Serkan: Hıı. Evet evde.

Ceyhun koşarak geldi.

Ceyhun: Cemre nerede?

Serkan: Şu odada.

Ceyhun da koşarak Cemre'nin yanına geldi.

Ceyhun: Cemre iyi misin?

Cemre: İyiyim Ceyhun korkma.

Hemşire: Şu odaya geçin serum takacağız.

Cemre: (Eylül'e fısıldar.) Eylül ben korkarım iğneden.

Eylül: (Cemre'ye fısıldar.) Korkma Cemre. Acımaz ki zaten.

Birlikte diğer odaya geçtiler.

Hemşire: Kolunuzu açın lütfen.

Cemre: Ya ben korkarım ama.

Hemşire: Korkma canım.

Ceyhun: Aşkım buradayım ben. Canın yanarsa elimi sık.

Cemre: Tamam.

Hemşire iğneyi yaparken Cemre sıkıca Ceyhun'un elini tuttu.

Hemşire: Bitti. 15 dakika sürer. Geçmiş olsun.

Cemre: Teşekkürler.

Hemşire odadan çıktı.

Cemre: Eylül, sen git istiyorsan.

Eylül: E o zaman Serkan'la beraber çıkalım.

Serkan: Yok ben gelemem.

Eylül bozulur Serkan ve Cemre ise bakışırlar. İkisinin de aklında Defne vardır.

Ceyhun: e bekleyin birlikte çıkalım.

Serkan: Yok ben daha fazla duramıyorum. Gidiyorum. 

Serkan koşarak odadan çıktı. 

Cemre: Serkan bekle.

Güney: Ne oluyor lan?

Cemre serumunu çıkartıp Serkan'ın peşinden koşmaya başladı.

Eylül: Cemre, serumun...

Ceyhun: Nereye gitti şimdi bunlar? 

Eylül: Bilmiyorum.

Ceyhun: Neden peşinden gitti Cemre?

Cemre Serkan'ı hastane çıkışında yakalamıştı. Eylül'de peşlerinden koştu. Eylül'de onları yakalamıştı. Konuşulanları dinliyordu.

Cemre: Serkan, bekle bi dur.

Serkan: Cemre sen niye geldin?

Cemre: Defne'yi bulmaya gidiyorsun değil mi?

Serkan: Ne yapayım Cemre elim kolum bağlı duramam.

Cemre: Böyle de bir şey yapmazsın ki.

Serkan: Defne için Eylül'ü feda edemem. Eylül içinde Defne'yi. Kafam çok karışık.

Cemre: Pislik adam ya. Gel biz polise gidelim.

Serkan: Hayır Cemre. Kemal demedi mi ya Defne ya Eylül diye. Eğer polise haber verirsek hem Defne hem Eylül zarar görür.

Eylül duydukları karşısında şok olmuştu. Ceyhun'da koşa koşa Eylül'ün yanına geldi.

Ceyhun: Ne olmuş? Ne konuşuyorlar.

Eylül: Şşşt sesiz ol.

Serkan: Defne kurtulsun diye Eylül'ü Kemal'in eline vermek vicdanıma aykırı. Ama başka türlü...

Cemre: Sus Serkan. Böyle düşünme.

Eylül gizlendiği yerden çıktı.

Eylül: Cemre...

Cemre: Eylül burada mıydın sen?

Eylül: Her şeyi duydum anlatın Defne nerede?

Serkan: Kemal kaçırmış. Eğer sen gitmezsen onun yanına Defne'yi öldürecekmiş.

Eylül: Yeter ya. Bıktım ben bu adamdan.

Cemre: Eylül tamam sakin ol.

Kızlar Songül'lerin evinde idi.

Songül: Meral arasana bi Serkan'ı ne olmuş.

Meral: Tamam.

Meral Serkan'ı aradı.

Serkan: Alo.

Meral: Serkan neredesiniz? 

Serkan: Hastanedeyiz. Ceyhun, Güney ve Eylül Cemre'nin yanında. Ben de buradayım. Cemre'nin serumu bitti geliyoruz şimdi.

Meral: Tamam.

Meral telefonu kapattı.

Kader: İyimiymiş?

Meral: Evet geliyorlarmış şimdi.

Cemre, Eylül ve Serkan, Ceyhun, Güney hastanenin kafeteryasına geçip oturdular.

Güney: Kızlara geliyoruz dedik. Geç kalmayız değil mi?

Serkan: Güney sen bence git kardeşim. Evde yalnız kalmasınlar.

Cemre: Aynen.

Güney: Kızlara ne diyeceğim?

Serkan: Bulursun, bulursun.

Güney: E iyi madem.

Güney taksi çağırıp eve gitti.

Cemre: Bak Eylül. Biz senin tehlikeye düşmeni istemiyoruz.

Eylül: Ben de benim yüzümden birinin tehlikeye düşmesini istemiyorum.

Serkan: Sen eğer o adamın eline gidersen ikiniz içinde kötü olur. Hatırlıyor musun? Nasıl kurtarmıştın bizi. Sen güçlü bir kızsın. Yaparsın yine. Pes etmek yok.

Serkan Eylül'ün elini tuttu.

Eylül: Ne yapacağız peki?

Cemre: Biraz düşünmek lazım.

Serkan: Defne ne yiyor acaba orada?

Cemre: Of. Canım kardeşim benim.





KIRGIN ÇİÇEKLER 🌸Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin