Lovabonun önünde ki aynanın karşısına geçip saçlarımda ki tokaları çıkarmaya başladım.Saçlarım omuzlarıma düşerken rahatladım.Topuzu biraz sıkı yapmıştım ve çok gerdiriyordu.Makyaj temizliyicisini alıp pamuğa döktüm.Makyajımı silmeye başladım.Kısa sürede onu da hallettikten sonra elbisemi vücudumdan sıyırıp kabine girdim.Suyu açıp ısınmasını beklerken Rüzgar’ın şuan ne yaptığını düşünüyordum.Ben gittikten sonra ne yapmıştı acaba ?
Su ısınınca yıkanmaya başladım.
*
Banyodan çıkıp odaya geçtim.Bornozu çıkarıp iç çamaşırlarımı giydikten sonra temiz kıyafetleri de üzerime geçirdim.Saçlarımı taradıktan sonra kurutmadan yatağa girdim.Başak’a uyanık yakalanmamalıydım.Şimdi ‘Neden erken döndün ?’ ya da ‘Neden giderken bizede haber vermiyorsun,seni arıyorum ben.’ gibisinden şeyler zırvalayacaktı.Onun sorularına cevap verecek halde değildim.
Dümdüz tavana bakmaya başladım.Düşünüyordum.Rüzgar’ın karşısına nasıl çıkacaktım? Çıktığımda nasıl davranacaktım?
Aklıma sarhoş olduğu geldi.Muhtemelen yarın hiçbir şey hatırlamayacaktı.Hatırlatmayada gerek yoktu.Evet,hiçbir şey olmamış gibi Rüzgar beni hiç öpmemiş gibi davranmalıydım.Verdiğim kararla biraz rahatlarken aşağıdan sesler geldiğini duydum.Hızla diğer tarafa dönüp gözlerimi kapadım.Nefesimi düzenli tutmaya çalışırken odanın kapısı açıldı.
‘Ah be kızım ya.Ben seni arayıp durayım,sen gel buraya uyu.’
Başak’ın sessizce azarlamalarına karşı hala uyuyor taklidi yapıyordum.Çok geçmeden bu bir taklitten çıkıp gerçeğe dönüştü.
Gözlerime gelen güneş ışınlarıyla yüzümü buruşturdum.Zorlanarak açtığım gözlerimi etrafta dolaştırdığımda oda da kimsenin olmadığını gördüm.Esneyerek yatakta doğruldum.Başak’ın beni uyandırmadığına şaşırmıştım.Bilirsiniz ki o beni sabah erkenden kaldıran bir arkadaştı.Odadan çıkıp banyoya girip dişlerimi fırçaladıktan sonra tekrar odaya geldim.Saçlarım dağılmıştı.Onları tarakla düzelttikten sonra aşağıya indim.Annemle Başak’ın sesi geliyordu.
‘Ayda Teyze,salamları doğrayım mı ?’
‘Evet Başak’cığım iyi olur.’
‘Günaydın.’
İkisi de uğraştıkları işlerden başlarını kaldırıp bana baktılar. ‘Günaydın tatlım.’ Dedi annem.Başak bana hesap sorarcasına bakıyordu.Annem eline aldığı tabağı bahçede ki kahvaltı masasına götürmek için yanımızdan ayrıldığında Başak’ın yanına gittim.Hemen soru sormaya başladı.
‘Dün,neden erken ve bize haber vermeden eve döndün ?’
‘Önemli bir şey yok Başak.Sadece canım sıkıldı.Size haber vermemem konusunda üzgünüm.’ Dedim inandırıcı olmaya çalışarak.Başak salamların olduğu servis tabağını eline alıp masaya koymaya gitmeden önce ‘Yemedim.Bunu konuşacağız.’ dedi.
Kurtuluşum yoktu.Eninde sonunda gerçeği öğrenirdi Başak.Anlatmak zorundaydım.Sıkıntılı bir şekilde iç çekerek bende onları yardım etmeye başladım.Annem tekrar mutfağa girdiğinde ‘Babamla Ege nerede anne ?’ diye sordum.
‘Yürüyüşe çıktılar.Sabah sporu işte.’dedi.Kahvaltıyı tamamen hazırlayana kadar bir daha konuşmadık.Babamla Ege’de gelince kahvaltımızı yapmaya başladık.Hem yiyiyor hem de dün partide olanları,yaptıklarımızı falan anlatıyorduk.Başak benim eve erken döndüğüm konusunda annemlere bir şey demedi.Bunun için ona teşekkür borçluydum.
Kahvaltımızıda ettikten sonra anneme masadakileri toplama da yardım edip odamıza çıktık.Gidip yatağa oturdum.Başak’ta karşıma geçti.
‘Anlat bakalım.’ dedi.Bende olanları anlattım.Başak ağzı açık kalmış bir şekilde beni dinliyordu.Gözlerim yeniden dolmaya başlayınca sustum.Başak ağzını kapatabilmeyi başardığında konuşmaya başladı.
‘Rüzgar seni öptü yani öyle mi ?’
‘Evet Başak,maalesef.Ben hiçbir zaman ilk öpücüğümü bu şekilde hayal etmemiştim.’ dedim ağlamaklı sesimle.Bu konularda oldukça hassastım işte.
‘Üzülme Eylül,sonuçta yakışıklı birisinden aldın öpücüğünü.’ dedi beni gülümsetmeye çalışarak.Başarmıştı,hafifte olsa gülümsemiştim dün geceden beri ilk defa.Ben gittikten sonra partide yaptıklarını anlattıktan sonra kendi laptopunu çıkarıp sosyal medya sitelerinde gezintiye çıktı.Bende kulaklığımı kulağıma taktım ve yatağa uzanıp şarkı dinlemeye başladım.
Yarım saat sonra falan birisinin kolumu dürtmesiyle kapattığım gözlerimi açıp beni dürten kişiye döndüm.Anneme.
‘Eylül,markete gider misin?Alınacaklar varda,babanın şuan işi var o yüzden gidemiyor.’
İstemeyerekte olsa kabul ettim.Annem odadan çıktıktan sonra dolaptan bir şortla üstüne salaş bir bluz çıkardım.Başak bu sefer telefonla ilgileniyordu.
‘Benimle gelir misin Başak ?’ diye sordum.
‘Ah ben sana söylemeyi unuttum ya.Benim birisiyle randevum var.’ dedi kıkırdayarak.
‘Yaa öyle mi? Kiminle ?’
‘Özgürle şekerim.’ Dedi hala kıkırdarken.Demek Özgür’leydi.Neyse diyip üstümü değiştirdim.Saçlarımı da düzeltip odadan çıktım.Aşağıya inip annemden gerekli parayı ve alışveriş listesini aldıktan sonra evden de çıkmıştım.
Sitenin çıkış kapısı evin arka tarafına doğruydu.Arka sokağa doğru yürürken aynı zamanda çantamda güneş gözlüğünü arıyordum.Güneş gözlüğünü bulup takmadan önce karşı taraftan Şebnem Hanım’ın geldiğini gördüm.İyice yaklaşınca gülümseyerek ‘Merhaba Şebnem Hanım.’ dedim.
‘Merhaba tatlım.Nasılsın ?’ dedi.
‘İyiyim,ya siz ?’
‘Bende iyiyim.Yürüyüşe çıkmıştım.Sen nereye böyle.’
‘Alışverişe gidiyordum.Alınacaklar varmışta.’
‘Yaa öyle mi? Bende Rüzgar’a git diyorum ama gitmiyor.Belki seninle birlikte gider.Senin için sorun olur mu ?’
Olur.Çok büyük bir sorun olur hatta.Oğlunuz dün beni sarhoşken öptüde.
‘Ah hayır tabi ki.’
‘Tamam o zaman.Ben şimdi eve gidip Rüzgar’a haber vereyim.Hemen gelsin.’
‘Tamam ben burada bekliyorum.’ Gülümseyip uzaklaşırken ne yapacağımı düşünüyordum.Nasıl hiçbir şey olmamış gibi davranacaktım şimdi ?
VOTE+YORUM !
En güzel yorumu yapana bölüm gelir.Görüşmek üzere…
Bölüm 16 ^-^
En başından başla
