Bölüm 11 ^-^

2.1K 76 16
                                    

Merhaba arkadaşlar.

Moralim çok bozuk çünkü oylar,yorumlar ve okuyanlar çok az.Hikayeyi beğenmiyorsanız söyleyin,birkaç bölüme final yapayım.Siz sıkılmayın bende üzülmeyeyim.

Geçen bölümlerde de final söz konusuydu fakat o zaman final olması pek istenilmedi.

Ama gerçekten çok az oy ve yorum geliyor.Bu beni gerçekten çok üzüyor.O yüzden yazasım da gelmiyor.Eğer hikayemi okuyanlar varsa yeni bölümlerden haberdar olmak için beni takip edebilir.Mesajda atın lütfen.

Neyse işte yeni bölüm.Bakalım bu bölümde oylar ve yorumlar nasıl gelecek.

İyi okumalar...

 Multimedia Eylül.

Bende tam sahile girme amaçlı ayağımı atıyordum ki,ayağım taşa takıldı ve düşmeye başladım.Aklımdan Allahım rezil oluyoruuum olamaaaz diye geçirdim ama olmadım.Bir el beni belimden tutup çekti.

"Dikkatli ol sakar." dedi yarım ağız gülümseyerek.

Rezil olmuştum.Evet sakardım kabul ediyorum.Sakar olduğumu herkes söylerdi.Ama Rüzgar benimle bu konuda dalga geçemezdi.

"Ben mi sakarım.Haha güldürüyorsun beni.Sensin sakar."

"Şuan kollarımda olan sensin farketmediysen söyleyeyim."

"Demek centilmen de olabiliyormuşsun,şaşırdım.Hiç senden beklenmeyecek hareket."

"Sakarlıkta senden beklenecek bi hareket."

"Abla siz napıyosunuz ?" Ege'nin sesi ile Rüzgar'la onlara döndük.Tartışmaktan hala Rüzgar'ın kollarında olduğumu unutmuşum tabii.Hemen kollarından kurtulup Egey'le Ada'nın yanına koştum.Rüzgarı beklemeden plaja girdik.Aceleyle bir yer bulup eşyalarımızı koyduk.Havlumu yere serip üstüne uzandım.

Bu sırada Ege ile Ada denize girmek istediklerini söyleyip yanımızdan ayrıldılar.Bilerek bizi yalnız bırakmaya mı çalışıyolar anlamadım ki. "En iyisi gözlerini kapat ve güneşlen Eylül.O da birazdan denize girer." diyip yatıştırdım kendimi.

Bir iki dakika sonra kulağıma doğru sıcak bir nefes hissettim.Ama gözlerimi açmadım.

"Teşekkür etmek yok mu sakar." Gözlerimi açıp ona döndüm.Dönmez olaydım yüzü o kadar yakındı ki.Bu benim daha da gerilmeme sebep oldu tabii.Ama bozmadan cevap verdim.

"Ne için acaba ?" Hafif gülerek cevap verdi, "Ne için mi ? Tabi ki seni rezil olmaktan son anda kurtardığım için."

"Yardım etmesende kendim toparlanabilirdim.Sadece küçük bir tökezlemeydi."

Daha çok gülerek, "Öyle olsun bakalım." dedi.

Kafamı çevirip tekrar gözlerimi kapattım.Ama o hala uzaklaşmadı.Kulağıma doğru yaklaşıp "Teşekkürümü başka zaman başka bir şekilde de alabilirim." dedi.Bu da ne nemek şimdi ?

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Eylüül !"

"Başaak ! Hoş geldin.Çok özledim senii."

"Bende seni.Ayy ne güzelmiş eviniz."

"Beğendiğine sevindim."

"Hadi kızlar kahvaltıya."

"Geliyoruz anne."

Başakla beraber aşağıya indik.Sonunda geldi Başakçığım.Kahvaltıda bol bol sohbet ettik.Kendi tatilinin ne kadar sıkıcı olduğundan da bahsetmeyi unutmadı Başak.

Kahvaltımız bitince odama çıktık.Başakla aynı oda da kalacaktık.O yüzden o dolabımın boş olan yerine kendi eşyalarını yerleştirmeye başladı.Bende ona yardım ettim.İşimiz bittiğinde beraber odada ki koltuklara oturduk.

"Eee anlat bakalım.Ben gelmeden neler oldu."Böylece ona herşeyi anlattım.Hazalı,Özgürü,Rüzgarı...

"Vay canına Eylül.Geleli kaç gün oldu hemen olaylara karışmışsın." dedi Başak.

"Eh öyle oldu azıcık."

"Hadi beni de tanıştır şu biricik arkadaşlarınla."

"Tamam hadi gel." Beracer aşağıya indik.Anneme gezeceğimizi söyleyerek evden çıktık.Yan eve doğru yürüdük.Evin bahçesinden içeri girip kapıyı çaldık.Çok geçmeden kapı açıldı.Kapıyı açan Özgür'dü.

"Aaa Eylül,nasılsın ?"

"İyiyim Özgür sen nasılsın ?" İyi olduğunu belirten birkaç cümle söyledikten sonra kapıda Hazal belirdi.Onunla da selamlaştıktan sonra Başak'la onları tanıştırdım.Beraber gezmeyi önerdikten hemen sonra kabul ettiler ve dışarı çıktık.Konuşa konuşa gezerken karşıdan Rüzgar belirdi.

"Off Rüzgar öküzü geliyor." dedim sessizce Başak'a.Hemen "Hani,nerede ?" dedi.Başımla işaret ettiğim yere dönüp ;

"Oha kızım.Bu çocuk insan mı ? Yakışıklı ! Hemde çok."

"Ya kızım sus duyacak şimdi."

Rüzgar yanımıza gelince Özgür'le tokalaştılar.Hazal'a dönüp göz kırptıktan sonra bana dönüp "Naber sakar ?" dedi sırıtarak.

Gözlerimi devirerek "Bana sakar demeyi kes.İyiydim ta ki sen gelene kadar ."Daha çok sırıtarak "Sevindim." dedi.Özgür Hazal bize anlamsızca bakıyorlardı.Ama birşey söylemedim.Başağa da anlattığım için biliyordu olayı.

Hazal,Başak ile Rüzgar'ı tanıştırdı.Rüzgar,Başak'a sıcak davranmıştı.Hemen sohbet başlamıştı aralarında.Oysa benimle ilk tanıştığında odunca davranmıştı.Aslında hala öyle.

Hayır kıskanmıyorum tabii ki !

Rüzgarıda yanımıza alarak gezmeye devam ettik."Aslında sitenin içindeki kafeye gitsek daha iyi olur." dedi Özgür.Sitenin içinde kafe olduğunu daha yeni öğreniyordum.

Hepimiz onay verince kafeye gittik.Çok hoş bir yerdi doğrusu.Cam kenarında ki mesalardan birine yerleştik.Yanıma Başak,karşıma Rüzgar geçti.Garson siparişlerimizi almak için yanımızda belirince hepimiz birer limonata istedik.Garson gidince sohbetimiz kaldığı yerden devam etti.Ama ben artık sıkıldığım için fazla katılmaz oldum.Rüzgar'da pek konuşmuyordu.

Göz ucuyla Rüzgar'a baktım.O da beni izliyormuş.Göz göze gelince hemen gözlerimi kaçırdım.Tekrar ona baktığımda yine göz göze geldik.Yine bana bakıyordu.Derdi ne bu çocuğun ?

Kızardığımı hissedince tuvalete gideceğimi söyleyerek kalktım masadan.Tuvalete girip yüzümü soğuk suyla yıkadım.Bunu tekrar tekrar yaptım.Başımı kaldırdığımda Rüzgarla karşı karşıya geldim.Çığlık atmak için ağzımı açmıştım ki beni kendine çekip ağzımı kapadı.

Umarım beğenirsiniz.Dediğim gibi oy ve yorum bekliyorum.Yorum yoksa yeni bölümde yok.

Görüşmek üzere...

Sadece Sen...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin