--

Yorgun bir halde eve dönünce ailesi onu karşıladı.

‘Hey tatlım.’

‘Merhaba, çoktan gelmişsin anne?’

‘Evet, minik bebeğim Soo’yu görebilmek için erkenciyim bugün.’

Soo zayıf bir gülümsemeyle ona karşılık verip ufaklıkların başını okşadı.

‘Sen iyi misin?’ diye sordu babası.

‘Evet.’ Diyerek iç çekti. ‘Sadece yorucu bir gündü ve yukarı çıkıp biraz dinlenmek istiyorum.’

Ailesine olanlardan bahsetmek istemiyordu. İstediği tek şey yatağına atmaktı bir an önce kendini.

‘Aç değil misin?’

‘Hayır anne…’

Soo merdivenlerden çıkıp kendini odasındaki yatağına attı. Kolunu gözüne götürerek, onları kapattı. Gözyaşları daha farkına varmadan dökülmeye başlamıştı bile…

--

Kyungsoo sabah geç kaldı ama bu önemli değildi, ne de olsa Jongin otobüste olmayacaktı, bu yüzden diğerine binebilirdi. Derin bir iç çekti, nedenini bilmese de tüm gece ağlamıştı. Evet, çünkü Jong’in başına gelenler adil değildi, sinirlenmişti. Ama başka bir şey de vardı ve Soo bunun ne olduğunu yeni yeni anlıyordu : hayal kırıklığı.

Onunla hiç konuşmadığı için hayal kırıklığı duyuyordu, onu da reddedeceğinden korkmuştu. Bu güzel çocuğun yanında olmaktansa hep uzaktan onu izlemek zorunda kaldığı için hayal kırıklığı duyuyordu.

--

Baekhyun dolapların orada neşeyle karşıladı Soo’yu.

‘Hey hey, günaydın Savaşçı Soo.’

Kyungsoo anlamadığını belirtircesine kaşlarını kaldırdı.

‘Adalet ve sevgi için savaşır, bilirsin işte.’

Zayıfta olsa bu Soo’yu gülümsetmişti.

‘Oho, bak gülümsedin!’ Baekhyun kendiyle gurur duymuşa benziyordu.

‘Onun için bir şeyler yapabilirim umarım.’

Kris onlara doğru geldiğinde dolaptan kitaplarını alıyordu Soo.

‘Soo, müdürün odasına gelmelisin.’

Baek’e güven verici bir gülümseme sunduktan sonra Kris’i takip etti.

‘Sana söylemiştim.’

‘Sorun değil, teşekkürler.’

Müdürün odasına geldiklerinde Kris onun için kapıyı açtı. Tüm kurul onu bekliyordu.

--

‘Ne söylediler? Ne söylediler?’ Baek heyecanla soruyordu.

Soo derin bir nefes alıp yerine oturdu, ilk ders yakında başlayacaktı ve herkes sınıftaki yerini almaya başlamıştı.

‘İfademi tekrar aldılar ve 1 hafta boyunca müdürün odasına izisiz daldığım için ceza aldım.’

Baekhyun ona sevecen gözlerle baktı, muhtemelen cesaret verici bir şeyler söylemek istedi ama o anda hoca içeri girmişti.

--

Öğle arası her zamanki yerlerini aldılar kafeterya da. Soo iştahsız bir şekilde sandviçine bakmakla meşguldü.

‘Sorun ne Soo? Endişeli misin?’

Soo yavaşça kafasını salladı. Jongin’in burada olmadığını bilese de istemsizce gözleri onu arıyordu ve karşıda gördüğü kişiyle yerinden hızla kalktı.

‘Birazdan dönerim.’

Şaşıran Baek ve el değmemiş sandviçini bırakarak Sehun’un yanına gitti.

Kyungsoo gergindi ama cesur olmalıydı.

‘Ihmm.. Oh Sehun-shi?’

Sehun dönüp karşısında Soo’yu görünce şaşırmıştı.

‘Kyungsoo?’

Kyungsoo afalladı, adını nereden biliyordu ki? Hiç ortak sınıfları yoktu ve isim kartının olduğu ceketi de masada kalmıştı.

‘Adımı nereden biliyorsun?’

Sehun şimdi daha da şaşırmışa benziyordu, sanki bir bahane bulmaya çalışıyor gibiydi.

‘Herkes senin adını bilir, basketbol takımının kaptanısın.’

Kyungsoo anlamaz gözlerle kaşını kaldırdı.

‘El işi klübü?’

‘Sehun….’

‘Pekala, belki Jongin birkez bahsetmiş olabilir, ya da iki.’

‘Benim hakkımda mı konuştu? Neden? Ne dedi?’ Kyungsoo yanaklarının heyecandan yandıklarını hissedebiliyordu.

‘Hey, hey, aşırı yükleme.’

‘O şimdi nerede?’

‘Büyükannemin evinde, bir süre uzaklaştırma aldı.’

‘Biliyorum. O iyi mi?’

‘Endişelenme, o iyi. Teşekkürler Kyungsoo.’

Soo sadece kafasını salladı. Jongin kendi evinde değildi. Neden? O gerçekten iyi miydi?

‘Ciddiyim, onun arkasında olduğun için teşekkürler.’

Sehun’un gülümsemesi içtendi, gelip Soo’nun omzuna koydu elini. Soo bugün asla gülümsemeyeceğini düşünse de karşısındaki sıcak bir gülümsemeyle karşılık verdi. Sehun gerçekten sıcak ve iyi birine benziyordu. Önceden sadece Jongin’in arkadaşı olduğu için onun böyle biri olduğunu hayal etmişti ama şimdi kendisi onun gerçekten böyle biri olduğunu öğrenmişti.

Soo tekrar Baek’in yanındaki yerini aldı ve sadviçinden kocaman bir ısırık alarak afiyetle yedi.

**

Pekala yavaştan Jongin ve Soo'nun yakınlaşmalarına geliyoruz hehe

Öbür bölümü bekleyin :*

supernaturel~

Drawn to You [Kaisoo Çeviri] ✔Where stories live. Discover now