11.Bölüm

6K 184 9
                                    

Yatma vakti gelince herkes odasına çekilmişti. Bende ilk önce mutfağa gidip su içmiş ve ne olur ne olmaz diye de yanıma bir bardak su almıştım. Yukarı çıkıp odanın önüne geldiğimde duraklamıştım. Onunla aynı odada kalmak istemiyordum. O, çok sevdiğim adamla aynı odada kalmak istemiyordum. Ki onunda benden aşağı kalır bir tarafı yoktu. Şimdi de çocuk istiyorlardı. Fırat bırakın çocuk yapmayı benden boşanmak için her şeyi yapardı. Belkide Kader anneyi dinleyip ona kur... Ne saçmalıyorum ben. Kur yapsam benden daha fazla uzaklaşırdı. Kendimi toparlayıp gözümden akan yaşları silip derincede bir nefes alıp kapıyı açıp içeri girdim. Odaya göz attığımda Fırat'ı görmemiştim. Daha gelmediğini düşünüp kapıyı kapattım. Hızlı adımlarla banyoya doğru gittim çünkü Fırat gelmeden yatıp uyumak istiyordum. Banyonun kapısını açıp içeri girmemle gerin geri çıkmam bir olmuştu. Nedeni ise karşımda çırıl çıplak bir Fırat olmasıydı. Allah'ım sil o görüntüyü kafamdan. Neden bu kadar hızlı atıyorsun kalbim. Tamam aşığız ama böyle bir görüntü de kalp hızlanırmı ya.

Dolaptan aldığım geceliğimi üstüme geçirip yatağın içine girdim ve pikeyide başımın üstüne kadar çektim. Fazla bir zaman geçmeden bir kapının açılma ve kapanma sesi geldi. Sonrada adım seleri ve dolap kapısının açılıp bir kaç saniye sonra kapanma sesi ve çekmecelerden birinin açılıp kapanma sesi. Birkaç dakika sessizlikten sonra adım sesleri yatağa yaklaşmış ve durduktan sonra pikeyi kaldırıp içine girdi.

" Bir daha bir yere pat diye girmeden önce kapıyı çal. " dedi sert bir ses tonuyla.

" Özürdilerim içerde olduğunu bilmiyordum Ağam. " dedim uyusal bir ses tonuyla.

" Hadi içerde olduğumu bilmiyordun su sesidemi duymadın. " dedi yine aynı ses tonuyla. Şimdi neden bana böyle davranıyordu ki.

" Kusura bakma duymamışım Ağam. "

" Duymamışmış. Allah'ım birde bu kendisi çocuk olan kızdan çocuk yapmamı istiyorlar. " dedi iğneleyici bir sesle.

" Kadın. " diye mırıldandım.

" Ne" diye sorduğunda yerimden doğrulup hızla ona döndüm.

Gözlerimi gözleriyle buluşturup "Diyorum ki kadın. Kız değil kadın demelisin. Unuttunmu FIRAT AĞA ben artık bir kadınım! " dedim son cümleyi bağırarak.

" Unuturmuyum hiç. Acaba ne yaptında girdin koynuma! " dedi ilk cümleyi alayla söylerken son cümlede oda benim gibi bağarmıştı.

Ne diyordu bu adam. Onun koynuna girebilmek için oyun oynadığımımı söylüyordu. Onun gözünde ne tür bir insanım ben. O olay olana kadar hep iyi, saf ve sevgi dolubir kız olduğumu söyledi. Şimdi gözlerimin içine baka baka bana sinsi bir kadın olduğumu ima ediyordu. Gözlerim yanmaya başladığında ağlamak üzere olduğumu anlayıp hızla eski halime dönüp yorganın altına saklanmıştım.

" Özürdilerim. Biliyorsun öyle demek istemedim. " hayır bilmiyorum. Gözlerindeki ciddiyeti görse acaba yine böyle konuşurmuydu. Hiç sanmıyorum. Gozlerimi kapattığımda göz yaşlarımdan biri yanağımdan saçlarıma geçerken bir diğeride burnumun üzerinde diğer yanağima ve ordanda saçlarıma geçmişti.

.....

Bu gün konakta büyük bir heyecan vardı. Kardelen geliyordu. Onu tekrar göreceğim için içim içimi yiyordu. O burada ki tek arkadaşımdı. Yaşlarımız birbirine yakın olduğundan hep onunla oyunlar oynardık. Bende şimdi büyük salonda toz alıyordum. Aslında Afife teyze yine bana engel olacaktı ama onu ikna etmiştim. Kader annem de bir şey dememişti.

Bu geçen bir hafta içinde Fırat'la dogru düzgün yüz yüze gelmemiştik. Ki bunu istediğimde yoktu. Ne kadar uzak kalırsak o kadar iyi olur diye düşünüyorum. Hele o gün söylediklerinden sonra bir daha hakaret etmesini kaldıramazdım. Şuna artık inanıyorum dünyada gercektende insan en çok sevdiğine kırılıyormuş. Başka biri bana böyle dese umursamazdım. Ama o diyince kalbim yerinden sökülüp atıldı sanki. Korkuyordum. Ben onu sevmemekten korkuyordum.

AŞKIN İÇİN (TÖRE) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin