bölüm 4: Rüya

963 43 0
                                    

Sınavım süper geçmişti ve şimdi odama kapanmış durumda internetten notlarıma bakıyordum. Ve evet 95 almışım harika. Ben odamda sevinç dansları yaparken aşağıdan bağrışmalar gelmeye başladı. Hızla aşağı indiğimde amcam Mert'e bağırıyordu.


"Mert çalışmadın mı?"


" Hayır baba Derin beni çalıştırmadı." ben olayın şokunu yaşarken amcam bana patladı.

"Derin bana söz vermiştin ve sözünü tutmadın."


"B..ben."


"İkinizde cezalısınız odalarınıza"


"Ama.." Beni dinlemeden odadan çıktı tabii benimde gözyaşlarım. Mert'e "Senden nefret ediyorum "diye bağırıp odama çıktım.


***
Kapım açıldığında yastığıma gömülmüş olan pozisyonumu değiştirmedim.Kim olduğu umurumda değil.
Yatağımda bir çökelti oluştuğunda o tarafa dönüp oturur pozisyona geçtim. Şuanda berbat halde olduğumu biliyorum. Dağılmış saçlarımı düzelttim. Ve ona döndüm.
"Ne istiyorsun Mert?"

"Ağlamamanı?"

"Ağlatma o zaman" dedim. Birbirimize çok yakındık gözlerimin içine bakıyordu ve gittikçe bana yaklaşıyordu.Alnını alnıma yasladı. Sıcak nefesini hissedebiliyordum.Beni öp...

Birden yataktan fırladım ne yani bu rüya mıydı? Terlemiştim. Kalkıp banyoya girdim.Ve yüzümü yıkadım.Amcama söz vermiştim. Mert o sınavdan yüksek alacaktı. Mert'in odasına yavaşça girdim.Çok güzeldi. Dışarıdan yansıyan ışık suratına vuruyordu. Bir dakika ben ne saçmalıyordum.


"Mert" fısıldıyarak konuşuyordum.


"Mert uyannn" dedim bir kez daha gözlerini yavaşça açtı.


"Ne istiyorsun bu saatte Derin?"


"Mert seni sınava çalıştırmam lazım amcama söz verdim." Gözlerimin şuan adeta bir köpek yavrusu gibi büyük ve ıslak olduğuna eminim.

"Bir şey olmaz sen merak etme. " Ama hayır o rüyadan sonra uyumam imkansızdı.


"Hayır Mert olmaz kalk hadi." O her ne kadar uykusuna düşkün olsa da içim rahat etmeden bu odadan dışarı çıkmayacaktım.En sonunda pes edip ellerini saçlarına geçirip yatakta oturur pozisyona geçti.

"Çok inatçısın Derin."


"Biliyorum." dedim. En azından kalkmıştı. Biran hiç kalkmayacak zannetmiştim.

Sorunun cevabını bulması için ona bir kalem uzatmıştım. Bıkkın bir şekilde yüzüme bakarken olabilicek en tatlı gülümseme mi yüzüme takındım.Sonunda kalemi alıp soruya odaklandığında yüzünü incelemeye başladım.Şuana kadar ona hiç bu kadar dikkatli bakmadığımı hissettim. İnce ve uzun parmakları ile kalem tutuşu ve arada bir kalemi parmaklarında çevirişi..

"Evet işte bu kadar." Ben hala gözlerimi onun üzerine dikmiş bir vaziyette onu incelerken o kalemi bırakıp arkasına yaslanmıştı bile. Cevabın doğruluğunu kontrol ettiğimde şaşırtıcı bir şekilde doğru çıkmıştı.

"Doğru."

"Ah harika o halde artık uyuyabilir miyim?" yatağına geri yattığında bende kitapları toplamaya başladım. Mert çoktan uykuya dalmıştı bile.

Her sabah aynı telaş oluyordu. Evden çıkana kadar nefes bile almıyordum. Mert her konuda olduğu gibi okula giderkende tembeldi. Tek yapması gereken şey yürümek ah Tanrım!

"Sınavdan emin olmadan çıkarsan seni öldürürüm anladın mı Mert?"
Umursamayarak sınıfına girdi.

***
Sınav bitiminde sınav kağıdımı verip acele ile sınıftan koşar adım çıkmıştım.Mert'in sınavının nasıl geçtiğini merak ediyordum. Koridorda onu tek başına gördüğümde hızlı adımlarla yanına ulaştım. Nefesimi toparlamaya çalışıyordum.


"Mert sınavın nasıl geçti?"

"Harika geçti bayan çok bilmiş üstün zeka kuzen.Ama şimdi işlerim var eğer çekilirsen." beni kolumdan tutup kenara çekerken bakışlarımı ona yönelttim.

"Nereye?"bunu neden sormuştum ki şimdi?Rüyadan fazla etkilenmiştim galiba.


"Seni ilgilendirir mi?"


"Hayır." Doğru beni ilgilendirmezdi zaten. Ben sadece amcama verdiğim sözü tuttum.Ve artık başka bir şeye gerek yoktu.

aşkın nefretle dansıWhere stories live. Discover now