Gece

Parmaklar

Bölüm +18

Bilincim yavaş yavaş yerine geliyordu. Yüzümü ıslatan yağmur damlalarını ve soğuğu tenimde hissediyordum. Göğsümden sırtıma doğru bi titreme hissettim. Gözlerimi açmayaysa hiç gücüm yoktu. Bedenim adeta donuyordu. Rüzgar tenime çarpıp soğuk tadını yağmura karıştırıyordu. Gözlerim ve bedenim daha da ağırlaşmaya başlamıştı. Galiba ölüme yaklaşmıştım, okuduğuma göre en huzurlu ölüm donarak ölmekti. Önce bütün bedenin hissizleşir ve sonra dünyanın en tatlı uykusuna dalarsın. Bedenim galiba hissizleşiyordu, şimdi tek yapmam gereken tatlı uykunun yolunu gözlemekti. Sonra da gözlerim ebediyen açılmayacaktı. Acaba ölmek nasıldı, belki de canım yanacaktı? Ya da içimi kaplayan acıdan ve dertlerimden kurtulup cennete gidecektim. Hah. Cennet? Cehennemin en diplerinde yanacağıma emindim. Ben oraya layıktım ben hiçbir zaman cennetin mis kokularına layık olmamıştım o yüzden cehennemin karanlık çukurlarını düşünme vakti gelmişti. Aslında karanlığı severdim, bütün pislikleri içine alıp beni hep gizleyen o güzel karanlık... O kadar muhteşemdi ki. Yavaş yavaş uykum gelmeye başlamıştı galiba artık gidiyordum. Bütün dertlerimden beni tek bir uyku kurtaracaktı. Meleklerin sesini duymaya başlamıştım. Benim adımı sayıklıyorlardı. "Pelin, Pelin!" Anlamadığım şey meleklerin sesi nasıl bu kadar cılız olurdu? Amacım hakaret etmek değildi ama... Bi an öyle bi cırlama duydum ki bunun meleklerin sesi olmadığına emindim. Gözlerimi hafifçe aralamak zorunda kaldım ve karşımda bana endişeyle bakan en yakın arkadaşım İrem'i buldum. Cidden tam bir gerizekalıydım. Ölmeyi bile sadece düşlemiştim. Bi an yaşadığım hayal kırıklığıyla İrem'e sert bir bakış attım. Ama anlaşılan bunu da başaramamıştım. İrem beni kaldırıp eve doğru sürüklerken kendime hala gelememiştim. Aklımda tonlarca düşünce vardı, başımda da koca bir ağrı vardı. Eve girdiğimde İrem'in uğruna ölünesi sevgilisinin evde olduğunu farkettim. Tamam o arkadaşımın sevgilisiydi ama bu tapılası bi yakışıklılığı olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Bana ölümcül bir bakış fırlattıktan sonra İrem'e çarpık bi şekilde gülümsedi. Beyninde kırk tane tilki döndüğünü biliyordum. Büyük ihtimalle benim yüzümden işleri yarım kalmıştı. Ama bunu düşünmek için fazla yorgun olduğumu hissettim. Kendimi duşa fırlatmak istiyordum. İremin soran gözlerini yoksayıp sevgilisinin yanına yolladım. Salondan çıkıp banyoya girdim. Küvete sıcak su dolup buhar çıkarırken ben beynimdeki düşünceleri karıştırıyordum. Ve yaptığım şeyler aklıma gelince midemde garip bi heyecan ve ardından bulantı hissettim. Gerçekten Egeyle bunları yapmış mıydım? Evet cidden çok garipti ancak sevişmemiz hariç bana dokunmamıştı bhnu biliyordum. Onun güçlü kollarında gözlerimi kapattığımı hatırlıyordum. Bu alnıma bi sızı saplanmasına neden olmuştu. Bunları düşünmeye devam edersem bedenim felç olacaktı. Küvette beni bekleyen yumuşak suyun içine duş köpüğünü boşalttım ve saçlarımı taramak için aynanın karşısına geçtim çünkü saçlarımı taramadan duşa giremezdim. Aynadaki yansımam irkilmeme sebep olmuştu. Göz altlarım çökmüştü ve yüzüm bembeyazdı. Çok yorgun görünüyordum, yeşil gözlerim adeta grileşmişti. Abartmıyordum. Elime tarağımı alıp saçlarımı taramaya çalıştım, uzun saçın çilesi cidden bitmiyordu ve evet cidden yorgundum kaderime sessiz bir küfür edip saçlarımla ilgilenmeye devam ettim. İşim bittikten sonra kendimi mis kokan küvetin içine bırakıp bütün vücudumun gevşemesine izin verdim. Bi süre sonra telefonumdan uğursuz titreşim sesleri gelmeye başladı. Sahi telefonum olduğunu unutmak üzereydim, telefonumu elime alıp arayan numaraya baktım. Arayan numaranın Ege olduğunu görünce içimden garip bi kıpırtı geçti. Bu biraz garipti, elim garip bir heyecanla titrerken telefonu açamayacağımı anlamıştım. Titreşim durunca telefonumu çevrim dışı moduna alıp en sevdiğim gruplardan biri olan rhcp'nin şarkısını açtım. Kafamdaki düşünceler Ege'ye yoğunlaşırken elim kadınlığıma gidiyordu ne kadar kendimden utansam da bunu engelleyemiyordum. Elim kadınlığıma ulaşıp parmaklarım kadınlığımda dolaşırken bunu Ege'nin yaptığını düşünüyordum. Küvetin içinde olduğum için kafamı yaslamıştım ve gözlerimi aldığım zevkten dolayı kapatmıştım. Ellerim klitorisimi okşarken alt dudağımı dişleyip inledim. Bu inleme aklımı başıma getirirken kendime hissettiğim utanç vücudumun ısınmasına sebep oldu. Aklımı kaybediyordum. Evet aklımı kaybediyordum. Küvetten doğrulup ayağa kalktım ve soğuk suyu açtım, soğuk su bedenimin sıcaklığını götürüyordu ve bu iyiydi. Avucuma şampuan doldurup saçlarımla buluşturdum. Saçımı duruladım ve çıktım. Bedenim, beynim ölesiye yorgunduk. Üstüme bornozumu geçirip odama gittim. Bütün perdeleri kapattım. Karanlığa ihtiyacım vardı! Sadece iç çamaşırlarımı giyip saçlarımı kuruttum ve toplamadan kendimi yatağıma bıraktım. İç çamaşırlarımı da çıkarıp çıplak bir biçimde örtünün altına sığındım, biraz ağladıktan sonra rahatlayarak uykuya daldım...

Burnuma tanıdık koku tekrar dolmaya başlamıştı. Ege yanımda çıplak bedenini benim çıplak bedenime kenetlemiş başımı göğsüne yaslamıştı. Başımı yavaşça kaldırıp gözlerini gözlerime kenetledi. Ege o kadar güzel bir yüze sahipti ki... Gözleri elaydı ve kirpikleri ciddi anlamda uzundu, özenle biçimlendirilmiş dudakları ve simsiyah saçları. Yüzü o kadar gençti ki, yaşadığı şeylere rağmen yüz hatları yaşlanmamıştı. Ve bana gerek iki yıl önce gerek iki gün önce olduğundan o kadar farklı bakıyordu ki gözlerinde kayboluyordum. Yaşattığı tüm kötü şeyleri bakışları süpürüyordu sanki ve ben şimdi yine o gözlere hapsolmuştum. Bedenlerimizi birbirine o kadar çok bastırıyordu ki kadınlığıma dayanan sertlik başımı döndürüyordu. Dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı ve saf ve temiz bir öpücük kondurdu. Elini çıplak olan göğsüme yöneltirken erkekliği biraz faha sertleşti ve yavaşca kadınlığıma sürtünmeye başladı ve o an utanmama sebep olacak derecede yüksek sesle inledim. Gözlerim aniden açıldı. Ne? Ne? Ne? Rüya mıydı bu şimdi? Yan tarafıma baktım Ege yoktu ve ben.. Ve ben yalnızdım. Bu hayal kırıklığına neden olsada hissettiğim duygular bu düşünceyi yıktı. Peki ya ben Ege'ye karşı nasıl böyle şeyler hissedebilirdim?

Vote ve yorum bekliyorum iyi okumalar :)