BÖLÜM 13 O Anı Sana Yaşatabilirim

Start from the beginning
                                    

***

Soğuk hava yüzüme vuruyor, beni sersemletiyordu. Ceketime sımsıkı sarılmış bana en yakın markete -çoğunlukla alışveriş için gittiğim yere- doğru ilerliyordum. Dişlerimi gıcırdatarak kafamdaki bereyi alnımı tamamıyla kapatacak şekilde indirdim.

Titreyerek girdiğim marketin sıcak hava üfleyen kliması beni rahatlatırken ben, küçük adımlarla reyonlarda geziniyordum.

Bugün akşam, yemek olarak ne yapmalıydım?

Yemek mi? Vazgeç Sun Hee. Saatlerce yapmaya uğraştığın o yemekleri unuttun mu yoksa? Şu an..gerçektende..yemek yapmak.istiyor musun?

***

Yaklaşık 3 saat önce marketten eli boş dönmüş ve bu zaman boyunca evde boş boş oturmuştum. Hana'nın gelmesine fazla bir zaman kalmamaştı. Eve yorgun ve aç gelecekti, bundan emindim. Onun için birşey yapmalıydım. Hem onu sevindiecek hem de kafa dağıtacak bir şey..

Düşündüm...

Buldum!

Bugün akşam yemeği yapmadığıma göre onu bir restoranta götürebilirdim. Hem de pahalı bir yere.

Zaman kaybetmeden odama doğru koştum ve şu çok gizli yerimden bu eve taşındığımızdan bu yana biriktirdiğim paramı çıkardım.

Bu parayı Hana ve benim için yani gelecek için biriktiriyordum. İlerde daha güzel bir eve taşınmak için, kendi küçük şirin dükkanımızı açmak için yada zor durumlar için...

Kotumun cebine yeteri kadarını koyarken Hana'ya bu ani fikir için bir açıklama yapmam gerektiği aklıma geldi.

Ona, yeni işimde benden fazlasıyla memnun olan iyi kalpli patronumun ilk maaşımı vermesi olayını anlatacaktım. Buna mecburdum.

***

-Hey, Sun Hee bundan emin misin?-

-Neyden emin miyim?-

-Şu restorant fikri.. Sencede burası biraz pahalı görünmüyor mu? Hani bizim gibiler için, anlarsın ya...-

-Saçmalama Hana! Yeni işimden kazandığım bu parayla harika bir ziyafet çekmek istiyorum ve sen de bana katılıyorsun.-

-Ama--

-İtiraz istemem. Gir içeri.-

Hana pek ikna olmasa da kabul etmişti.

Birkaç kez gazetede adı geçen ve kayda değer ödüller kazanmış bir yerdi. Ayrıca birkaç ünlüye yemek yedirmiş ve onların övgüsünü almış, ilk görüşte bile pahalılığını anlayacağınız zarif dekore edilmiş bir yer..

Önümüze daha önce hiç bu kadar yakından görmediğimiz yemekler servis edilirken ben boş boş etrafa bakıyordum.

Neyim vardı benim?

Yine aklımın saçma düşüncelerle dolmasına izin veriyordum.

Ve o alçağı neden düşünüyordum ki?

-Sun Hee? Sencede öyle değil mi?-

-Hıh?-

-Beni dinlemiyorsun. Her şey yolunda mı?-

-Aaa.. elbette.-

Hana çatal ve bıçağı kibarca tutmaya özen göstererek yemeğini iştahla yerken bana gülümsedi.

-Yemekler harika değil mi? Tabağındakilerin hepsi bitecek! - dedim neşeli görünmeye çalışarak. Gerçekten de yemekler harikaydı. Her ne kadar gurme olmasam da aldığım lezzete göre yemeklerin kalitesini anlayabiliyordum. Fazlasıyla pahalı olmasına rağmen yemeğe değerdi.

♥Seni Sevebilir miyim?♥Where stories live. Discover now