Hihihih bu bölümde biraz kendimi aştım iyi okumalar..
Melis
Teklifide kabul ettiğime göre çekimler bu günmüş hazır olıyımda hemen çıkarım biraz sonra ....
Çekimlerin yapılcağı yere vardığımda karşımda egeyi gördüm şarşırdım demek o kişi egeymiş. Şarşırcaksınız ama ege de benim eski sevgilim gibi bi şeydi. Çekimlerin başlamasına yakın giymemiz gereken giysileri verdiler hım zevk orta seviye 4 puan veriyorum hihihihi adamlar beni bekliyo ben espiri yapıyorum gereksizlik "evet melis hanım şimdi sizin için sorun olmazsa biraz da olsa yakın pozlar alabilir miyiz?" ooo benim için çok güzel bir orta"tabi tabi yakın çok yakın fotoğraflar dahi alabilirsiniz yani isterseniz ege beni kucağına alıp bile fotoğraf çekilebiliriz yani benim kocam hiç kıskanç değildir sorun olmaz onun için." adam şaşkınca yüzüme bakıyodu tabi benim öküzün beni aldattığını bilmiyo peki anlamında kafasını salladı. işte başlıyoruz inşallah işe yarar yoksa egeyle fotoğraf çekilmeye pek niyetli değilim " evet yaklaşalım güzel şimdi ege bey melis hanımın beline sarılın melis hanım sizde ege beyin yüzünü kavrayın işte çok güzel..." yuh yani yakın dedikte bu kadar da değil sanırım bu işin sonu kötü bitecek eren egeyi dövmesin ay ne güzel olur ay benim hayaller paris hayatlar diyarbakır resmen. fotoğraf çekimleri bitince kıyafetlerimi giydim hazırlandım çıkarken arkandan ege seslendi " melis dursana bi hey melis" of ege ne var ya ne diye bağırmak geliyo içimden ama tek diyebildiğim şey "efendim ege " oldu. "şey gece geç oldu istersen bırakıyım" olmaz düşünceli adam olmaz."hımm ya çok isterdimde olma olur egecim tamam " yani sonuçta amaç ereni kıskandırmak değil mi? egenin arabasına bindim eve bıraktı beni bende tam gidecekken "hey ege işin yok di mi seni kıskanacak bi karın yok gel bize çay içelim eşimle tanış olur mu ?" ege böyle ortaları asla kaçırmaz "tabi olur nasıl olsa kıskanacak karım yok" dedi gülümseyerek egeden bi gollll!!!!! İçeri geçtik eren evde üstünde spor bi kıyafet "egecim geç içeri bu eşim çok sıcak kanlıdır ısınırsın hemen " ben mutfağa geçerken eren ve egenin konuşmalarnı dinlemeyi ihmal etmedim tabi " merhaba ben ege melisin eski sevgilisiyim aynı zaman da iş arkadaşı yani mankenlik yapıyoruz aynı yerde" ege iyi başladı "ben melisin kocasıyım eskilerinle uğraşmayı sevmem karımın etrafından uzak dur" vay sert tavır eren bey ama ben sizi kıskanç olmayan bir beyefendi olarak tanıştırmıştım"nasılyani siz bana melisten uzak durmamı sert bir biçimde söyleyemezsiniz " ege çok naziksin bebeyim ama eren sert işte benim öküzün durumu bu "istersen daha sert söyleyebilirim ama iki üç gün yüzünde izi kalır " hayır bu olmaz egeye vurmamalı ben bi daha nasıl bakarım egenin yüzüne direk içeri daldım "çaylar geldi" içersi savaş alanı tabi " ben kalkıyodum melisçim" kaç ege kaççç" neden ki egecim otursaydın " ege ayağa kalktı "yok yok kocan benden pek hoşlanmadı sanırım ben gidiyim daha sonra konuşuruz fotoğrafları postayla gönderirim sana olur mu ?" güzel "tamam egecim " deyip parmak ucunda egeyi öptüm ve evden çıktı. eren kızgın kızgın bana bakıyodu. kolumdan tuttu"aaa eren canım acıyo eren diyorum" gerçekten canım çok acıyodu. "senin amacın ne hı senin amacın ne " diye bağırmaya başladı bende altta kalmadım tabi " sen sevgilinle bi şey yapabilirsin ama ben arkadaşımla hiç bi şekilde konuşamam di mi yeter ya yeter ben senin esirin filan değilim eren be" dediğim anda eren beni kendine çekti ve öpmeye başladı bende altta kalmadım her zamanki gibi bende yapıştım dudaklarını yüzünü iyice kavardım ve uzun zamandır öpmediğim bana sahip olan dudaklar yine beni buldu
