13

1.3K 161 8
                                    

"Hyung, sen ciddi misin ?" diye sordu Jinyoung.

"Dalga geçiyor gibi mi gözüküyorum ?" Belli ki sinirlenmiş olan Jaebum odadan hızlıca çıkmıştı. Birkaç saat içinde canlı yayına yetişmeleri gerekiyordu.

"Mark hyung az önce buradaydı." dedi BamBam aynadan saçına bakmaya devam ederken. Jinyoung git gide meraklanmaya başlasa da tepki vermemeye çalışıyordu.

"Hiçbir yerde yok." dedi menajerleri nefes nefese. Muhtemelen bütün binayı aramışlardı.

Jinyoung telefonundan rehberine tıklayıp Mark'ı aramayı düşündü. Ama meraklanmaya gerek yoktu. Büyük ihtimalle tuvaletteydi, diye düşündü Jinyoung üstüne ceketini giyerken.

Birkaç dakika sonra telefonu çalmaya başlayınca Jinyoung telefonu ile birkaç dakika bakıştı.

* * *

"Hyung, seni arıyorduk." dedi Jinyoung Mark'ı çekiştirmeye başlarken. Mark onu durdurunca Jinyoung ona doğru bakışlar yollamaya başladı.

"Yetişmemiz lazım. 1 saate yakın zamanımız var, hyung. Daha saçını düze-" Mark Jinyoung'a bir anda sarılınca cümlesi yarıda kesilmişti.

Jinyoung "Ne yapıyorsun ?" diye mırıldanınca hala şokun etkisinden çıkmaya çalışıyordu.

Şimdi sarılmalarının sırası mıydı? Tamam, Jinyoung içten içe sevinç çığlıkları atıyordu ama ısrarla çalan telefonunu -ki bu kişi muhtemelen Jaebum veya menajerleriydi. ve ikisi de sinirliydi.- açmazsa kelimenin tam anlamıyla ölecekti.

Mark& Jinyoung (karışımsı gibi bişey afdknslgknn)

"Bizi öldürecekler. Biliyorsun değil mi? " diye söylendi Jinyoung telefonundaki cevapsız çağrılara bakarken. Rehberinden aşağı inerken yüz ifadesi daha da şekilden şekile giriyor ve Mark Jinyoung'a bakarken kıkırdamasına engel olamıyordu.

Kapıdan içeri geçtiklerinde hemen sorguya çekilmiş, büyük bir hızla Mark'ın görünüşü düzeltmişlerdi.

"Üzgünüm, tamamen benim suçumdu. " dedi Mark Jaebum ile Jinyoung arasına girerek.

"Hava almak istemiştim." diye devam etti. Jaebum elindeki şişeyi sinirle onlara doğru attıktan sonra son birkaç dakikaları kalmıştı.

"Mark hyung, teşekkürler." dedi Jinyoung mikronu ve diğer kabloları düzeltirken.

"Sorun değil, Jinyoung-ah, sahneye yetiştik."

"Hayır hyung, duygularımı kabul ettiğin için teşekkür ederim."



-biraz bekleyin ;(( kavuşacaklar ;)) bu arada final yakın ;((-

complicated →markjinWhere stories live. Discover now