BÖLÜM 7 Kendimde Olmadığım O An

Start from the beginning
                                    

-İyiyim.- deyip gülümsedim.

Yalancı.

-Ben çıkıyorum Sun Hee. Yarın görüşmek üzere.-

Gülümsedim. -Güle güle gidin efendim.- 

-Bu arada tanıştığıma memnun oldum.- 

-Ben de- 

Tekrar içten bir şekilde gülümsedi. Bu gülümseme her nasılsa içimi bir şekilde rahatlatıyordu.

***

Salondan içeri girdim. İkisi birbirine dönmüş bir şeyler konuşuyorlardı. Duyduğum kadarıyla kızın sesi inceydi. Gayet hoş bir sesi vardı. Ne hakkında konuşuyorlardı acaba?

Şimdide ne konuştuklarına mı takıldın?

Hayır. Sadece...

Hadi hadi. Bana söyleyebilirsin.

Hah sonra benle dalga geç dimi?

İç sesimle böyle aptalca konuşmak zorunda kalıyordum işte.

Klasik hareketlerimden biri olarak kafamı iki yana salladım. 

Elimde tepsi var bak sus artık. diye uyardım iç sesimi.

Göz ucuyla onlara baktığımda Minhyun'un, kız arkadaşına değil bana baktığını gördüm. Ciddi ama şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. 

Görünüşümde bir tuhaflık mı vardı?

Hayır, bileğim.

Şu an gözleri sargılı bileğime takılmıştı.

Tepsideki suları onlara uzatırken elimin acısını hissedebiliyrodum. Porselenle kesilen elim tepsinin baskısıyla acıyordu.

-Teşekkürler.- dedi kız ve gülümsedi.

Minhyun'un gözleri hala bileğimdeydi.

Salondan çıkmak için arkamı döndüğüm sırada:

-Otur Sun Hee.- dedi Minhyun sakin bir şekilde. Bana adımla hitap etmişti. İlk defa.

Bir an önce evime gitmek istiyordum ama Minhyun'un sözüne uyup onlara en uzak koltuğa oturdum. Ne kadar uzak olursam o kadar iyiydi benim için.

Minhyun ve kız arkadaşının gözü üzerimdeydi.

-Bu Sun Hee, yeni hizmetçim.- derken son kelimeyi özellikle vurgulamıştı. Bu tanıştırma merasimi de nereden çıkmıştı? 

-Ah öyle mi? Şu bahsettiğin kız demek Sun Hee'ymiş.- 

Minhyun benden mi bahsetmişti?  

Aman ne güzel -_-

Kız, bana garip bir anlamla bakarken devam etti: -Ben Cherry. Minhyun ile aynı üniversitedeyim. Memnun oldum Sun Hee.-

Kız gözlerini kısmış bana gülümserken nedense kendimi rahatsız hissediyordum. Onların gözünde aptal bir kız görünümüne sahip olduğumdan adım gibi emindim.

Ayrıca kızın adı korece değildi. İlginç.

Sanane bundan? Belki o da senin gibi melez. Sa-na-ne. İç sesim sanki benden daha akıllıymiş gibi konuşuyordu yine. -_-

İkisi de konuşmamı bekliyorken: -Ben de memnun oldum.- dedim hızlıca. Gözlerimi yerdeki bir noktaya sabitledim. Onlarla göz göze gelmek istemiyordum.

-Sun Hee, yarın ki parti için hazır olmanı istiyorum.- 

Bir an öksürür gibi oldum. Nefes darlığı yaşadım sanki. Parti mi? Yarın mı? 

♥Seni Sevebilir miyim?♥Where stories live. Discover now