Ertesi gün:Yeni bir sabah Yeni bir karar

146 44 10
                                    

Yazım ve noktalama hatalarım olabilir. Düşünceleriniz benim için önemli oylayıp yorum yapabilirsiniz. Ayrica takip ederseniz hikayelerime devam etme şansım olur.

Adam,pencerede kadını gördüğünde;başını yere eğip hızlıca oradan uzaklaşmış,evine gitmişti.

Ertesi gün:Yeni bir sabah Yeni bir karar

Adam hiç uyumak istemediği bir geceye yenik düşmüş,uyumuştu. Uyuduktan 3-4 saat sonra odasının penceresinden yüzüne vuran güneş ışığı ile beraber yeni bir güne gözlerini yavaşca açtı. Bir süre yatağında öylece uzanan adam,yavaş haraketlerle doğruldu penceresinden yüzüne vuran güneşi yırtık perde ile nispeten kapatmaya çalıştı ve yatağına oturdu. Adam,diğerlerine oranla ilk defa bir sabaha bu kadar hüzünlü uyanmış uyandığından memnun olmadığı,onu bu hale iten sayısızsa pişmanlıklarının, çaresizliklerinin olduğu o bitkin halinden belliydi. Bir süre oturduktan sonra yeniden haraketlendi ve yatağının yanindaki radyosundan bir şarkı açtı. Biraz dinledi,yataktan kalktı,az önce kapattığı perdeyi hafifçe araladı ve dışarıyı izlemeye başladı. Dün yağmurun hakim olduğu sokağında bugün yağmur yağmasada yerler hala ıslak,gökyüzünde güneşi tamamiyle kapatamamış yağmur bulutları vardı. Birkaç dakika dışarıdaki,dünden kalmış,sonbaharı izleyen adam bir yandan da birşeyler düşünüyor gibiydi. Bir süre sonra karar vermiş bir surat ifadesi ile pencerenin önünden ayrıldı,çalmakta olan radyosunu kapatıp odasının kapısına yöneldi. Kapısının arkasında asılı olan paltosunu aldı ve odadan çıktı. Yavaş adımlarla merdivenden inerken,2 katlı evinin üst katını(pek de ucuz sayılmayacak bir fiyata) kendisine kiralayan yaşlı kadının güler yüzlü günaydınına,soğuk bir tavırla,sadece başını sallayarak yanıt verip kendini hızlıca sokağa attı. Dışarıya cıktığında diğer insanların özenli giyimine karşılık onun paçavraya benziyen elbisesi ve dağınık saçı o anda oradan geçmekte olan herkesin dikkatini çekmiş onların garipseyici ve aşşağılayıcı bakışlarını üzerinde toplamıştı. Adam tüm bakışlara aldırmadan,daha 2-3 hafta önce taşındığı ve kimseyle tek kelime dahi konuşmadığı,sokağında yavaş adımlarla ilerlemeye başladı. Her adım attığında dünden beri sadece 3 saat kadar uyumuş, hiçbirşey yememiş olması o kadar çok belli oluyorduki her an,bir adım dahi fazla atamadan,olduğu yere yıkılacak gibiydi. Biraz daha yürümesinin ardından bir telefon kulübesinin önünde durmuş cebindeki son jetonla birini aramak istemişti. Numarayı girdikten sonra bir süre telefonu kulağında bekletti ve telefon açıldı. Telefondan gelen ses yaşlı bir kadın sesiydi. Bu kişi uzun zamandır görüşemediği annesiydi. Telefonda annesine kendisi olduğunu belirttikten sonra(bitkin halini saklamak istesede bunu yapamayıp bitkin bir sesle)

"Ben iyiyim,merak etme." dedi ve annesinin tekrardan konuşmasını beklemeden telefonu kapattı,yürümeye devam etti. Dün ve ondan önceki günlerde yaşadıklarından dolayı yüzünde oluşan keskin hüzün,az da olsa,annesinin sesini duyması ile gülümsemeye çaldı. Yüzündeki o hüzne bulanmiş gülümsemesi ile yoluna devam etti. Ancak her adımda daha fazla aklına gelen anıları,onun bu hafif gülümseyişten hemencecik uzaklaştırdı,biraz önceki keskin hüzün yüzünde tekrardan yerini aldı.

Adam sokağından çıkmıştı artık. Dün o evin önüne giderken yürüdüğü sokaklardan birinde yürümeye başlamıştı. Attığı her adım dünkü olanları daha fazla hatırına getiriyor yapmadıklarından dolayı daha fazla pişman edip daha fazla üzüyordu.

O eve ulaşmadan önceki son sokak...

Adamın yüzünden;yeni bir karar aldığı ve bu kararı gerçekleştireceği okunabiliyordu. Adımlarını hızlandırmış kalp atışları,kararı almadan önceki halinden, daha hızlı atmaya başlamıştı. Sanki daha deminki o uyuşuk adam gitmiş yerine bambaşka bir adam gelmişti. Her adımda daha fazla düşünüyor "bu sefer yapacağım!" diye mırıldanıyordu. Adamın bu kadar heyecanlı gözükmesi arada yüksek sesle mırıldandığı cümleler,tıpkı evinden kendini sokağa attığı andaki gibi cevresindeki insanların onu garip bakışlarla süzmesine neden oluyordu. Lakin adam yine kimseyi umursamıyor hatta bazen,çevresinde kimse yokmuş gibi,değşik el kol haraketleri yaparak aklında kurmuş olduğu planı tekrar ediyordu. Adam yürümeye devam ediyor yürdükçe daha fazla yaklaşıyordu o sokağa. Evin olduğu sokağa yaklaştıkça yüzündeki ifade değişik bir hal almaya başlamıştı. Daha deminki;kararlı bir tavır takınan,hafif çatık kaşlı surat yerini yavaş yavaş strese bırakıyor bu stres adamın kalp atışlarını daha da hızlandırıyordu. Bu stresle birlikte günlerdir düzgün birşey yememiş olması onu her adımda daha fazla güçten düşürüp adımlarının yavaşlamasına sebep oluyordu. Adımlarının her saniye daha da yavaşlamasına rağmen,nispeten,hızlıca yürümeye davam eden adam,artık o sokağa daha fazla yaklaşmış ve bu durum onu daha fazla yormuş,heycanlandırmıştı. Aklında bir yandan dün yapmak isteyip yapamadıkları bir yandan da birazdan yapacakları,yapmak istedikleri dolaşıyordu. Bunca düşünce arasında yorgunluğu ve bitkinliği onu bu planı gerçekleştirememe ihtimaline itmiş adam bu ihtimali düşündükçede daha fazla yorulmuş strese girmişti. O evin bulunduğu sokaktan önceki son ev. Adam son eve geldiğinde başının döndüğünü hissetti ve bu hızlı adımlarına daha fazla devam edemeyeceğini anladı.

Biraz oturup dinlenme ihtiyacı duymuş olmasındandır ki yağmurdan ıslanmış olmasında aldırmadan kaldırıma kendini atıverdi. Artık yorgunluğunu bacakları daha fazla taşıyamaz hale gelmiş gözleri ise açık kalmakta zorlanıyordu. Her doğrulmaya çalıştığında daha bi yorgunluğun ve güçsüzlüğün üzerine çökmesi adamı korkutuyor

"Hayır şimdi olamaz,burada böylece kalamam. Bugün bu işi halletmem gerek." gibi cümleler kurmasına sebep oluyordu. Sonkez ayağa kalkmak için yeltendiğinde;vucudunda inanılmaz bir baskı hissetmiş ve doğrulup ayağa kalkamayacığını anlamıştı. Her saniye daha da fazla kapanan gözlerini açık tutmakta zorlanmış ve tüm yorgunluğuna yenik düşüp gözlerini tamamiyle kapamıştı.


Diğer sayfaya geçiniz.

Sonbaharın SesiWhere stories live. Discover now