Epilogue

606 39 11
                                    

Bölüm Şarkısı:
Tokio Hotel-Run Run Run (mutlaka bu şarkı ile okuyun ); )

Cenaze töreninden 3 ay sonrası...

"Yine buradasın işte. Orayı sevmediğini kabul et." Lauren salondaki koltukta elinde bira şişesi ile oturuyordu. Her zamanki gibi Camila ile konuşuyordu. Camila'yı yine öyle görüyordu. Beyaz gömleği kanlar içerisinde, güzel yüzü cam kesikleri ile dolu bir şekilde. Başını koltuğun kenarına yaslamış uyuyordu.

Dışarıdan bakıldığında Lauren kendi kendine konuşuyormuş gibi görünüyordu. Oysa o, karşı koltukta uyuyan hayatının aşkı Camila Cabello ile konuşuyordu.

Lauren şişeyi kafasına dikledi, iğrenç sıvı boğazından aşağı inerken gözleri kapalıydı. Şişeyi ağzından hızla çektiğinde bir iki damla koltuğa sıçradı.

"Neden kabul etmiyorsun?" diye sinirle fısıldadı. "Orayı sevmiyorsun her defasında buraya geliyorsun. Ah Tanrım! Uyumayı kes! Benimle konuş!" Lauren'in ilk başta sinirle yükselen sesi konuşmasının sonlarına doğru alçaldı ve kelimeler Lauren'in göz yaşları arasında boğuldu.

"Sana bağırdığım için üzgünüm." bir yudum daha aldı. Göz yaşları arasından güldü. "Anladım, evet evet anladım. Gece orası korkunç ve ıssız. Hem, sen üşüyorsundur da şimdi. Uyuyamıyorsun değil mi? Korkak Cabello. Gündüz gelip burada uyuyorsun." ve ağlaması artmaya başladı. "Hep uyuyorsun."

Lauren Camila'yı izlemeye başladı. Onu, üç ay iki gündür gülerken görmemişti. Rüyalarında bile Camila'yı mutlu görmüyordu.

Lauren ilk gece gördüğü kabusu anımsadı.

Benim evime giden kavşağın oradayım. Camila'nın öldüğü yerdeyim. Benim Camz'imin öldüğü yer. Ve onu görüyorum. Berbat halde. Vücudu kurumaya yüz tutmuş kan ve yara içerisinde. Gülümsemiyor. Oysa beni ne zaman görse gülümserdi.

"Camila sorun ne?" diyorum. Beynim ayaklarıma ileri gitme komutu verse de olduğum yerden kıpırdamıyordum.

"Beni kurtaramadın." ruhsuzluğun işlendiği kelimeler dudaklarından dökülürken acı katlanılamazdı. Ruhumun derinliklerinde. "Beni kurtaramadın." diye yeniledi ve kafasını iki yana salladı.

O anda Camila'nın arkasından ona doğru gelen kamyonu gördüm. Bağırmak ve ona geri çekilmesini söylemek istiyordum. Sesim çıkmıyordu. Onu kurtarmak istiyordum, vücudumun hiçbir uzvu kıpırdamıyordu. Korna sesi yükseldi ve kamyon Camila'nın bedenine çarptı. Çığlığım daha yeni yükselirken...

Nefes nefese uyandığımda karşı koltukta uyuduğunu gördüm.

Lauren silkinerek kendine gelmeye çalıştı. Şişeyi kafasına dikledi ve ne kadar kaldıysa bitirdi.

Göz yaşlarını sildikçe yerini yenileri alıyordu.

Hemen yanında duran mektubu aldı. Bu Camila'dan geriye kalan şey onu hayata bağlayan şeydi belkide. Mektubu yüzlerce kez okumuştu. Beyaz sayfanın üzerindeki siyah mürekkepler göz yaşları ile çoğu zaman dağılmıştı.

Sevgili Adını Bilmediğim Büyüleyici Kız,

Bugün arkadaşlarım ile kafeteryadaydık. Seni gördüğüm andan itibaren arkadaşlarımın konuşmalarına katılmayı kestim. Önümdeki yemeği görmezden geldim. Kulaklarım uğulduyordu. Etraf bulanıktı. Sadece senin olduğun yer netti. Seni sonsuza dek izleyebilirdim. Kendini soyutlamıştın, her şeyden, herkesten. Kulaklığında yükselen şarkıyı merak etsemde üzerindeki kıyafetlerden az çok tahmin edebiliyordum.

Saçların ve gözlerin seni bambaşka biri yapıyordu. Sen zaten öyleydin. Bir an olsun bana bakmadın. Sanırım gözlerin üzerinde olmasına alışkındın.

Ve sonra ayağı kalkıp bizim masaya doğru yürümeye başladın. Nabzım vahşice kulaklarımda yükselirken gözlerimi senden ayırmam gereksede yapamadım.

Sonra, bana baktın. Göz göze geldik. Göz göze geldik... Sandalyemin o kadar yakınından geçtin ki beline bağladığın gömleğin kumaşı koluma değdi. Kokun burnuma doldu. Kokun gözlerimi kapatmama sebep olurken, seni her anımda istediğimi fark ettim.

Bugünden itibaren en büyük dileğimsin.

5 Eylül 2013

Bugün adını öğrendim sevgili Lauren.

18 Aralık 2013

Bugün, bana mesajlar atan o kişinin sen olduğunu öğrendim.

2 Ocak 2014

Artık benimsin. Artık seninim sevgili Lauren.

6 Şubat 2014

Lauren'in ağlaması şiddetlendi. Bira şişesini eline aldı ve boş olduğunı fark ettiğinde onu yere fırlattı.

Baş parmağını sağ, işaret parmağını sol gözünün, göz pınarlarına koyup kafasını öne eğip ağlamaya devam etti. Kimsesi yoktu. Yapayalnızdı.

"Seni hala seviyorum." diye fısıldadı, ardından dudaklarından acı dolu bir hıçkırık çıktı. "Seni özledim Camz."

🌙🌙🌙

Oldu mu? Bilmiyorum. Çünkü kafamı toparlayamadım, şu an iyi hissetmiyorum ve bu yüzden yazdım.

Epilogue hakkında ne düşündüğünüze dair yorum yaparsanız da çok sevinirim :)

Ve hey, sizi çok özledim :(

Konuşmak isteyen olursa yarından itibaren mesaj atabilir. Sizi çok seviyorum.

Seviliyorsunuz XxX

Hai finito le parti pubblicate.

⏰ Ultimo aggiornamento: Sep 05, 2016 ⏰

Aggiungi questa storia alla tua Biblioteca per ricevere una notifica quando verrà pubblicata la prossima parte!

Cryin MoonDove le storie prendono vita. Scoprilo ora