Buradan ayrıldığımda aklımda ondan başka bir görüntü olsun istemiyordum. Yan gözle yanımdaki güçlü adamın profiline baktım.

"Sammy" dedim yavaşça. Durdu ve bakışlarını bana çevirdi.

"Söyle sevgilim." Bana söylediği aşk sözlerinden rahatsızlık duymak yerine keyif alıyordum. Bu son haftamdı ve aklıma kötü hiçbir şey getirmemeye karar verdim.

"Bu akşam yemekleri ben yapacağım ve serviste bana ait olacak. Hizmetlileri hafta sonu için izin verebilir miyim?" Gözlerini kıstı.

"Mide ağrısı çekmeyeceğime söz verir misin?"

Bir kahkaha attım ve uzanıp yanağına bir öpücük kondurdum.

"Çok tatlısın! Clara hala'yı sana bırakıyorum. Çünkü bundan hoşlanmayacağına eminim." dedim ve hızla merdivenlerden çıktım. Kapıyı açan uşak Nick'e gülümsedim ve şakıyarak odama gittim.

İçeri girişini seyrettim. Gidecek olması her ne kadar kalbimi acıtsa da, onun mutlu olmasına seviniyordum. Gülen ve neşeli gözlerle bana bakmasına!.. Evet, Tanrı gerçekten bana acımıyordu ve geçmiş günahlarımı çekmem için uğraşıyor olmalıydı. Ama ben tüm ilişkilerimin başında açık olmuştum. Karşımdakine ne istediğimi söylüyor ve benden bir şey istememesini belirtiyordum. Şimdiyse ne istediğimi çok iyi biliyor ama alamıyordum. Arkasından içeri girdim. Nick'e şapkamı ve eldivenlerimi verdim.

"Bana Andre'yi çağırır mısın? Çalışma odamda olacağım." Nick saygıyla eğildi.

"Hemen Lordum." Bir referansla yanımdan uzaklaştı. Çalışma odama girdikten sonra masama baktım. Yapmam gereken çok fazla iş vardı ve Kathy geldiğinden beri onlarla ilgilenmemiştim. Şu anda da içimden yapmak gelmiyordu.

Aşk karmaşıktı. Bir taraftan sizi hayata bağlarken, başka bir taraftan sizi hayattan söküp atabiliyordu. Derin bir nefes aldım ve kapıyı çalan kişiye seslendim.

"Gel!" Andre yavaşça içeri girdi.

"Lordum, beni emretmişsiniz." Ona döndüm.

"Andre, evdeki tüm hizmetlilere söyle hafta sonu izinlisiniz. Leydi Evangeline bunu uygun gördü. Pazar akşamı, gelirsiniz." Andre ağzı bir karış açık bana baktı. Bir kaç dakika sonra toparlandı.

"Emredersiniz, lordum. Peki, aşçıbaşı..." Onu susturdum.

"Herkes." Hızla döndü ve aceleyle odadan çıktı. Bir kaç dakika sonra beklediğim şey oldu Clara hala odaya daldı.

"Samuel, tüm hizmetlilere sen mi izin verdin?" Ona baktım, sinirden yüzü kızarmıştı.

"Rahatla Clara hala, Kathy bunu istedi bende izin verdim. "Daha da kızardı.

"Buda ne demek!" dedi hiddetle. Ona yaklaştım ve elimi güven verircesine omzuna koydum.

"Clara hala, sakin ol! Kathy, geldiği yerde buna alışmış ve sadece hafta sonu için rica etti. Yemekleride o yapacakmış." Clara hala elini ağzına götürdü ve dudaklarından bir hayret nidasını engellemek istedi.

"Aman Tanrım, Samuel asil kadınlar yemek yapmaz." Ona göz kırptım.

"Bunu ona söyleme lütfen, bunu hakaret olarak alabilir. Ayrıca ona yardım etmeyi düşünüyorum." Eğer halamın kızacağını düşünmesem yüz hattını gördüğüm gibi kahkahayı basacaktım.

"Tanrım, aşk sizi aptal etmiş. Hafta sonu bir dakika bile bu evde kalamam. Oda hizmetçimi de yolluyorsunuz." Omuzlarımı silktim.

"Diğer herkes giderken onun kalması haksızlık olur." Bir an düşündü.

DARTMOUND SERİSİ 1 AŞK YÜZYILIWhere stories live. Discover now