pokemon go //muke

:seven:

"Evime hoşgeldin." Michael ışığı açıp sendeleyerek içeri girdi. "Dağınıklık için özür dilerim."

"Önemli değil." dedi Luke etrafa bakınarak. Evin içi de dışarsı gibi sade ve güzeldi ama dışının aksine içeriye neredeyse siyah renk hakimdi.

Michael mutfağa ilerleyip bir bira şişesi açtı. Bir yudum aldıktan sonra Luke'a, "Sen de ister misin?" diye sordu ama sarışın çocuk kafasını sallayarak reddetti.

"Tanrım, bu içtiğim kaçıncı bira hatırlamıyorum bile." diye mırıldandı salondaki koltuğa otururken. "Sabah iyi bir ağrı kesiciye ihtiyacım olacak."

Luke çantasını yere koyup Michael'ın oturduğu koltuğa oturdu; aralarında on beş, yirmi santim kadarlık bir boşluk vardı. "Neden içiyorsun ki? Anlatmak istediğin bir şeyler varsa dinleyebilirim."

Michael omuzlarını silkti. "Hayır, öylesine içiyorum. Calum bara gitmeyi teklif etti ve ben de onu reddedemedim."

"Oh, pekala." Luke gözlerini tekrardan etrafta gezdirdi. "Önemli bir şey olmadığına sevindim."

Birkaç dakika boyunca sessizce oturdular ve Luke telefonundan Pokemon Go'yu açıp etrafta herhangi bir Pokemon var mı diye baktıktan sonra esnedi. "Michael, güneş doğmadan uyumak istiyorum. Nerede yatacağım?"

Michael boş şişeyi koltuğun üstünde bırakıp ayağa kalktı. "Beni takip et." diye mırıldanırken başının döndüğünü fark etti ama bunu pek de umursamadı.

Üst kata çıkıp koridorun sonundaki odaya girdiler. Luke etrafa baktığında duvarların posterlerle kaplı olduğunu gördü. Bu, odanın olduğundan daha dağınık görünmesini sağlasa da görünüşleri Luke'un hoşuna gitmişti.

"Pekala, ben nerede uyuyacağım?" diye sordu Luke, odadaki tek yatağı işaret ederek.

"Üzgünüm ama yalnız yaşıyorum ve fazladan bir yatağım falan da yok. Aynı yatağı paylaşmak zorundayız."

"Gerek yok, ben yerde yatarım." dedi Luke, Michael'ın odasındaki siyah halıya uzandı. "Sadece bana bir yastık ve battaniye versen yeter."

"Emin misin?" diye sordu Michael yatağa oturup. "Yatak o kadar da küçük sayılmaz, birlikte yatabiliriz."

"Kesinlikle eminim. Hem yer yataklarını severim."

"Peki o zaman, ışıkları kapattığımda yatağın altından çıkan canavarlar seni öldürürse bu benim suçum olmaz."

Luke doğruldu, "Peki, yanında yatarım ama sakın beni taciz etmeye falan kalkma."

Michael sırıttı. "Merak etme, şu anda seks düşünemeyecek kadar sarhoşum."

Luke ayağa kalktı. "Yalnız yaşıyorsan neden yatağında iki yastık var?" diye sordu iki siyah yastığa bakarak.

"Normalde yastıklardan birine sarılıyorum." dedi Michael, kabarması için yastığa vurup. "Ama bugün ona ihtiyacım yok çünkü sana sarılacağım."

Luke itiraz etmek için çok yorgun oluğundan sadece ic çekip yatağa girdi ve Michael'ın gülümseyerek kollarını onun beline dolamasına izin verdi.