20

2.4K 246 22
                                    

Hoseok evden çıktı ve sürekli grupça buluşma noktalarından bildiği Jimin'in evine doğru yol almaya başladı.

Bir taraftan da nedensizce çıkan heyecanını gizlemeye çalışıyordu. Hoseok geldiği an Jimin kapıyı açıp uykulu olanı içeri doğru çekiştirdi.

Hoseok oturdulduğu sandalyede etrafa salak salak bakarken mutfakta olduğunu sonunda anlamıştı.

"Bekle hyung, omlet hazır olsun yiyeceğiz."

Hoseok duyduğu sesle arkasına döndü. Bol eşofman ve bol tişörtle Jimin poposunu oraya buraya sallayarak aynı anda tavayı da sallıyordu. Bu görüntü Hoseok'un kahkaha atmasına neden olmuştu.

Jimin arkasına dönüp kaşlarını çattığında Hoseok sessizce kıkırdamaya devam ediyordu. Jimin gerçekten çok sevimliydi.

Omlette masayı donattığında Jimin çayı koymaya başladı. Hoseok için çay yapacağından olabildiğince dikkatli olmaya çalışıyordu.

Hoseok onu izlerken şaşırmıştı. Jimin işini bir usta misali yapıyordu. Koyduktan sonra biraz da tat veren bir ot eklediğinde Hoseok'un önüne koyarak kendisi de sandalyeye oturdu.

Hoseok biraz soğuması için çaya üflerken Jimin hyungunun büzülen dudaklarına dikkatlice bakmaya başladı.

Hoseok gözlerini Jimin'in üzerine diktiğinde küçüğünün de onun dudaklarına bakarak daldığını fark etmişti. Hoseok küçüğüyle biraz eğlenecekti.

Sinsice sırıttı ve çaya üflemeye devam etti. Jimin'in yutkunuşunu duyduğunda dudaklarını yavaşca ıslattı. Jimin hızlıca iç çektiğinde Hoseok yeterince soğuduğunu fark edip çayı yavaşca içmeye başladı.

Hayatında böyle bir şey içtiğini hatırlamıyordu. Tadıyla beraber hala sıcaklığını koruyan çay boğazlarından geçerken istemsizce 'Mmm' diye bir ses çıkarmıştı.

"Beğendin mi hyung?"

Hoseok hızlıca başını sallamakla yetindi.

"Bundan sonra her sabah sana çay yaptırmaya geleceğim bücür."

Tea :: JiHopeOn viuen les histories. Descobreix ara