Zor Adamlar İmkansızı Sever #Wattys2016

GELİNİM

Arya dün akşamın aksine gayet mutlu bir şekilde gözlerini açmıştı. Kısa bir duşun ardından üZerine güzel beyaz bir elbise giymiş saçlarına şekil vermişti. Aşağı indiğinde konağın her bir yerinden ki hazırlık dikkatini çekmişti. Her ne kadar bu durumdan hoşlanmasada içindeki mutluluğu engel olamıyordu işte. Kahvaltıya indiğinde tüm ailenin toplandığını ve her kesin yüzünde huzurlı bir gülümse olduğunu gördüğünde yüzünde ki gülümsemeyi daha da büyütüp "günaydın" dedi. Aryanın sesini duyan aile üyeleri kafalarını kaldırıp her biri günaydın derken alazın ışık saçan gözleri aryayı buldu ve "günaydın gel otur" dedi yanındaki sandalyeyi Oturması için çekti. Arya alazın çektiğini sandalyeye otururken diclenin yokluğunu fark etmişti fakat sormak istemiyordu büyük ihtimal odasındadır diye düşündü. Kahvaltı o kadar neşeli geçmişti atahan ailesi için, her bir sözleri bir gülüşmeye neden oluyordu behiye hanımın arya için " gelinim" diye seslenmesi halit ağanın bu evlilikten oldukça memnun olduğunu belirtmesi ve daha nice güzel şey aryayı çok mutlu ediyordu. Kahvaltı sonrasında arya Halit beye ve behiye hanıma kendi elleriyle kahve yapmıştı. Saat öğleye yaklaşırken misafirlerde yavaş yavaş konağa geliyorlardı. Arya kendi aralarında bir nikah kıyılacak sanırken tüm bu olanlara bir anlam yükleyemiyordu .

alazı kenara çekti ve tüm bu misafirlerin hazırlıkların neden olduğunu sorduğunda alaz " benim asıl düğünüm bu gün güzelim. Benim gerçek gelinim sensin tabi ki tüm mardin bizim evliliğimize şahit olacak sonuçta onlarında hakkı gelin ağalarıyla tanışmak?" Diyip aryanın alnına bir öpücük kondurmuş ve tekrar misafirlerinin yanına geçmişti. Arya ister istemez gülümsüyor yüzünde ki saçma sırıtışa engel olamıyordu. İçten içe kendine hakda veriyordu aslında sonuçta sevdiği adamla evleniyordu. Resmi bir nikah olmasada Allah katında karısı sayılacaktı. Her ne kadar kendine ikinci kadın sıfatını yakıştıramasa da alazın olacağını bilmek güzel geliyordu işte.

Nikah kıyıldığında alaz aryaya çok güZel bir yüzük vermiş ve " sen her ne kadar bir gün bitceğini düşünsen de ben bu evliliği sonsuzluğa götüreceğim. Sana yemin ederim bir gün resmi nikahlı karım olacaksın ve sana yine yemin ederim ki sen o hayalini kurduğun gelinliğini giyecek ve bende tüm o göz alıcı güzelliğin karşısında sana hayran hayran bakacağım. Senden ricam sabret, bana güven ve beni sev bir gün ne bu mardin ne de bu mardinin kuralları olmadan dilediğimizce bir hayat süreceğiz. Aryam, gelinim bana kocana güvenecek misin?"  Alazın tüm bu sözleri karşısında arya

" sana tüm kalbimle güveniyorum ama benimde senden bir ricam var ben aile ne demek bilmedim. Sen beni böylesine güzel severken eğer sana layık bir aile, yuva olamazsam kusuruma bakma olur mu? Ben sana inanıyorum her ne kadar inkar etsem de sen bana bakma bende seni çok seviyorum"

Alaz hayranı olduğu karısının alnına bir buse kondurup geri çekildi ve tekrar misafirlerin yanına döndüler. Kadınlara ait bölümde hareketli müzikler eşiliğinde tüm misafirler dilediğince eğleniyorlardı.
Erkeklerin oturduğu bölümde ise hoş bir sohbet vardı halaylar çekiliyor, yemekler yeniyor, odayı erkeklerin gür kahkahaları dolduruyordu. Tüm misafirler alaz ağalarını böylesine mutlu görmenin sevincini yaşıyor halit ağa ise yüZünden gülümseme eksik olmayan oğluna içten içe mutlu olması için dua ediyordu. Saatler böylece ilerlerken bir ara alaz kadınların olduğu bölüme geçip aryayı almış ve konağın aşağısına indirmişti.

ARYA
Elimden çekiştiren alaza yetişmeye çalışırken az daha düşüyordum. Hızlı refleksiyle beni belimden tutup kaldırdığında gözlerime baktı ve "dikkatli olsana" diyerek uyardı. Elimi elinden kurtarmaya çalışırken cevapladım " sen de çekiştirme arkadaşım allah allah"

Alaz " arkadaşım mı? Bana bak kadın karımsın sen benim karım ne arkadaşı ya?"

Arya "ya lafın gelişi söyledim neyse nereye götürüyorsun beni ayıp olacak misafirlere"