The Blue Angel (Louis Tomlinson Fanfic)

4.5K 63 13
                                    

Sizi Louis hikayemle baş başa bırakıyorum bu tanıtımda aslında beğenirseniz devam edeceğim. Reality var içinde biraz duygusal açıdan yani benimle ilgili. Ve de ben bir Louis kızıyım umarım hikayemi beğenirsiniz. İyi okumalar!

Aşağıdan gelen sesler üzerine siyah çerçeveli gözlüğümü çıkardım ve klavyenin üstüne koydum. Gözlerimi avuşturup ne söylediklerine kulak kabarttım. Küçüklüğümden beri kavga ediyorlar aslında onları gülerken çok zor görüyorum, eski fotoğraflara bakıyorum bazen ben doğmadan önceki abim ve ablamla çekilmiş fotoğraflara gayet mutlu gözüküyorlar. Şimdi ise bana tek hissettirdikleri öfke ve utanma dürtüsü.

Klavyenin tuşlarının üstüne düşen ıslaklıkla ağladığımı fark ettim. Elimle gözümü ovalayıp kalın çerçeveli gözlüklerimi geri taktım. Bir gözüm tembeldi ve başımın ağırmasına neden oluyordu. Hızlı bir kapı çarpma sesi duyunca aşağı indim ikiside gitmişti. Sıcak suyu açtım ve üstümdekilerden kurtuldum. Göz yaşlarım suya karışıp yok oluyordu. Ayaklarım güçsüzleşmişti onları daha fazla tutamadım ve kafamı çıkıntıya çarparak küvetin içine düştüm. Gözlerim hala pembe küvetin üzerinden akan suyu izliyordu elimi yavaşça kaldırıp küvetin kenarlarına sürttüm parmağımla suları yakalamaya çalışıyordum. Bir an da bedenime giren ani sancı gözlerimi kapatmama neden oldu... 

''Sen iyi misin?''

Daha önce kulaklarımın işitmediği tok ses tüm duyu organlarımı ele geçirmişti. Gözlerimi yavaşça araladığımda karşımda ki hiç tanımadığım çocuğa tereddütsüz sarıldım.Kollarımı boynuna öyle doladım ki sanki ölüm döşeğindeyim o da benim kurtarıcı meleğim. Kendimi kulağına kesik kesik ''Bırakma beni'' derken buldum. Çıplak vücudum umurumda değildi. Kurtarılmış gibi hissediyordum. O da bir anlık şaşkınlıktan sonra ellerini çıplak belimde iyice birleştirip dizlerini küvetin yanına yerleştirdi. Ayaklarımdan tutup beni kucakladığında başımı boynuna iyice gömdüm yoğun armoni kokusu beni dünyaya bağlıyordu. 

Islak bedenimi yumuşak zemine bıraktığında bir an olsun bedenimi onunkinden ayırmamıştım. Kokusu sanki benim ilacımdı ve kollarının arasındaki sıcaklık beni canlı tutuyordu, bırakırsam karanlığa gömülmekten korkuyordum. 

Üstümüze ince pikeyi çekti, titreyen bedenimi ona yaslayıp gözlerimi yumdum. Ama açılan kapı sesi yataktan aniden fırlamama neden oldu. Bu Eleanor benim en yakın arkadaşım ve sanırım az önce sımsıkı sarıldığım çocukta onun sevgilisi. Ağzı kocaman açılmış ikimize bakarken kendimi kaybetmiş ve yine karanlığa gözlerimi yummuştum ama bu sefer sert bir zemine değil yumuşak yastığıma düşmüştüm.

 

''Peki şimdi Louis bana neler olduğunu açıklayacak mısın?'' 

The Blue Angel (Louis Tomlinson Fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin