Behram Ağa: Feraa uyudun mu ?

Fera : Efendim Ağam

Behram Ağa: Başbaşayken bana ağa demene gerek yok

Fera: Peki Ağam pardon Behram.

Behram Ağa: Fera bilirsen adetlerimizi sabah anam çarşafı görmeye gelecek. Merak etme sen istemeden böyle birşey yapamayız. Ama bana yardım etmen lazım demişti.

Fera anlamamıştı. Behram'a nasıl yardım edebilirdi ki?

Fera: Nasıl yardım edecem ki sana?

Behram: Banyoda ki dolapta jilet var onu bana getir. Gerisini ben hallederim demişti.

Fera hemen banyoya gitmişti. Dolapta jileti bulup Behram'a götürmüştü. Behram dikkatlice Fera'nın elinden jileti alıp bacağını açtığı gibi küçük bir çizik atmıştı. Çarşafı bacağına bastırmıştı. Ecza dolabından da tentürdiyotu  alıp pamuğa döktü, Fera kocasını hayranlıkla izliyordu. Ama ağzına safra tadı gelmesiyle klozetin kapağını kaldırdığı gibi kusmaya başlamıştı. Behram neler olduğunu anlamamıştı. Çarşafı bırakıp Fera' nın örülü saçlarını eline aldı. Sırtı açık geceliğinden karısının sırtını sıvazlamaya başlamıştı. Fera Behram'ın soğuk elleriyle irkilmişti.Bütün tüyleri dikilmişti. Kan beynine mi yanaklarına mı sıçramıştı bilmiyordu. Behram ise kızın karamel kokusunu koklarken aniden Fera 'yı çevirdiği dudaklarını Fera'nın o dolgun, pembe dudaklarına dayamıştı. Fera çok şaşırmıştı. Midesi karıncalanmaya başlamıştı. Beyni işlevini kaybetmiş, vücudu alev alev yanıyordu. Behram karısının ona karşılık vermemesine kızarak 'Karşılık ver!' diye kızmıştı. Behram'ın ikazına karşılık Fera beceriksizce kocasına karşılık vermeye başlamıştı. Behram'ın beline ayaklarını bir hışımlı dolamasıyla Behram karısını yatağa taşımıştı. Alnını alnına dayayıp;

Behram Ağa: O karamel kokuna dayanamadım. İstemezse şimdi burada bırakalım.

Fera sessizce durmuştu. Behram ise bunu bir evet gibi algılayıp devam edecekken durdu.

Behram Ağa: Karım olur musun Fera'm?

Fera sadece kafasını sallamakla yetinmişti. Behram ise devam etmişti.

Sabah genç kız kasıklarındaki ağrıyla uyanmıştı ama kıpırdayamadı. Kocasını onu sıkı sıkı sarmıştı. Fera kapının tıklanmasıyla zorla da olsa Behram'ın kollarının arasından uyanmıştı. Hanımağaya kapıyı açtığında; 

Fera: (utanarak) Buyrun hanımağam

Piroz Hanımağa: Keçamin ( kızım) çarşafı almaya geldik biz demişti. Arkasında kaynanası Yade( nine ) Mizgin ile birlikte

Fera yatakta bir kenara toplanmış çarşafı kaynanasına utanarak ve gözlerinden ateş çıkararak vermişti. Ne yani sabahın köründe gelmektense kahvaltıya indiklerinde de yardımcılardan biri gelip çarşafı alıp hanımağaya götürebilirdi. Fera kapıyı yavaşça kapatmak istemiş fakat yapamamıştı. Sertçe kapanan kapıyla kocasını uyanmıştı. Ama Fera bunu farketmeden kendisini banyoya atmıştı.duşunu aldıktan sonra rütin işlerini tamamladıktan sonra sabah namazını da kılmıştı. Namazını kılarken kocası da uyanmış ve duşa girmişti. Namazı bittikten sonra yataklarını toplamış ve kocasına temiz iç çamaşırı, gömlek, pantolon ve yelekte çıkardıktan sonra beyaz eşarbını başına bağladı. Makyaj masasına oturup sürmesini çekti. Rimel ve allık sürdükten sonrada kocası duştan çıkmıştı. Belindeki havlu ve ıslak saçlarıyla çok yakışıklıydı. Ama kafasını cama çevirip durmuştu. Karısının bu halini gören Behram Ağa kıyafetlerini alıp banyoya geri döndü. 

Fera o gün kahvaltıdan sonra kocasını işe uğurlamıştı. Kocası ondan habersiz dışarısı çıkmaması söyleyip çıkmıştı. Ne olmuştu ki şimdi bu adam neden böyle davranmıştı ki. Bütün gün temizlikle ve mutfaktaki bayanlara yardım ederek geçirmişti. Şuan da ise akşam yemeği bulaşıklarını yıkarken kocasının neden eve gelmediğini anlamaya çalışıyordu. 

Behram Ağa bütün gün kafasını işlere vermeye çalışmıştı. Ama yapamıyordu. Karısı nasıl bir anda zaafı olmuştu. Nasıl bir anda beynini yıkarcasına sadece Fera'yı düşünür hale gelebilmişti. Karısının babası Baran Ağa yüzünden kardeşininde kendi hayatı da kararmamış mıydı? Nasıl bunları unutmuştu. Bu kadar iyi davranmak yeterdi. Artık o ilk tanıdığı Behram'a dönecekti. Karar vermişti. Daha dün evlendiği kadın bir and koskoca Behram Ağa'nın zaafı olamazdı OLMAMALIYDI.

BÖLÜM UZUN OLDU FARKINDAYIM. HERGÜN BİR YENİ BÖLÜM YAZMAYA ÇALIŞIYORUM. OKUYAN SAYISI DÖRT BÖLÜM İÇİN ÇOK İYİ AMA BEĞENİ SAYISI OKUYAN SAYISINA GÖRE ÇOK AZ. OKUYAN ARKADAŞLAR BEĞENİ DE YAPIN ÇOK ZOR DEĞİL. BEĞENENLEREDE TEŞEKKÜR EDERİM :)

MARDİN-İ BERDELWhere stories live. Discover now