10.Bölüm

30K 1K 63
                                    


✳ Instagram Hesabım: maviii.c ✳

- Multimedia'da Toprak var -

Keyifli okumalar :)

"Okuldan sonra ilerdeki kafenin önünde bekliyo olucam."

"Tamam." dedim ikimizde gülümsüyorduk.

"Gel hadi bakalım şu soruya." dedi gülerek.

Biraz daha yaklaştım ve kafamı soruya çevirdim. Deniz Hoca bişeyler diyo ama dinleyemiyorum, kokusu çok güzel, hafif sigara kokusuyla karışık bi koku. Ne yani Deniz Hoca sigara mı içiyor? Onu hiç sigara içerken görmemiştim.
Bu koku resmen beni benden alıyor. Sanki huzurlu hissediyorum gibi.

"...... Toprak?" dedi Deniz Hoca.

"Hı, Efendim hocam?" Ne demişti Deniz Hoca?

"Sen beni dinlemiyo musun?" dedi hafiften kızarak.

"Yoo dinliyorum Hocam." dedim yalan söyleyerek.

"Yap o zaman soruyu."
Boku yedin Toprak, aferin sana!

"Yapamıyosun işte. 2. Anlatışım Toprak, dinlememenin sebebi ne?"

"Dikkatimi anlattığınız şeye veya soruya veremiyorum, özür dilerim hocam, ben hallederim, teşekkürler." diyip kitabı elime aldım tam sırama doğru ilerliyodumki Deniz Hoca bileğimden tuttu ve ayağa kalkıp iyice yaklaştı.

"Toprak." O kadar güzel söyledi ki, yumuşacık, huzur verici sesiyle. İçim gidiyo sana be hocam.

Sınıfın kapı açıldı ve içeri Arif girdi. Hemen Deniz Hoca'dan uzaklaştım o da bileğimi bıraktı.

"Teşekkür ederim hocam, konuya çalışıcam." dedim

Sıkıntılı bi nefes verdi ve
"Bol bol tekrar yap Toprak."
Kafa salladım ve yerime geçtim. Zil çalmış onu bile fark etmemiştim. Sonra içeri Ela Fatma ve Burcu girdi yanıma geldiler.

"Toprak len niye gelmedin yanımıza bir sürü dedikodu kaçırdın." dedi gülerek Fatma.
Ama sonra bende ki garipliği fark ettiler ve ne olduğunu sordular.

"Kızım noldu sana ya?"
Deniz Hoca masasına oturmuş bizim olduğumuz tarafa bakıyor, bizi dinliyor galiba.

"Bişey olmadı."

"Nasıl bişey olmadı lan suratın kıpkırmızı olmuş, domates surat." dedi Fatma gülerek.
Deniz Hoca'nın gülümsediğini görebiliyorum. Neye gülümsüyor bu adam? Ne var yani gülecek?

"Ya yok bişey, sus artık Fatma!" dedim biraz bağırarak. Sinirlerim alt üst oldu evdeki sorunlar, Deniz Hoca'yla olan karmaşıklıklar, herşey üstüme üstüme geliyor artık.

"Bağırma lan bana!" dedi Fatmada bağırarak.

"Fatma, sus!"

"Lan gerizekalı seni düşünüyorum burda, nolduğunu soruyorum sen bağırıyosun mal! Bende kabahat niye düşünüyosam seni!" dedi sesi oldukça yüksekti. Fatma'nın bu söyledikleri son damla olmuştu artık. Gözlerim dolmuştu, herşey üstüme geliyo ya yeter artık!

"Kızlar noluyor?" dedi Deniz Hoca.

Hiçbişey demeden sınıftan çıktım. Deniz Hoca'da arkamdan geliyo ve sesleniyo ama aldırış etmiyorum.

"Toprak! Nereye gidiyosun? Bekle." diye bağırıyor Deniz Hoca ama duymazdan geliyorum koşuyorum ve ağlıyorum nereye gidiyorum bilmiyorum artık okuldanda çıkmıştım. Caddeye çıktığımı fark ettim arabalar geçiyor, ama ben durmaksızın koşuyorum, korna sesi duyuyorum ama durmuyorum taki biri beni kolumdan tutup çekene kadar. Bu Deniz Hoca'ydı Deniz Hoca'nın beni çekmesiyle ona sarılmam bir oldu.

"Toprak iyi misin?" dedi Deniz Hoca endişeyle.
Konuşamıyorum, cevap veremiyorum sadece hıçkıra hıçkıra ağlıyorum Deniz Hoca iyice bastırdı beni göğüsüne. Ve kenara çekip beni bankta oturttu hala Deniz Hoca ya sarılıyorum bırakmak istemiyorum.

"Toprak ağlama lütfen." dedi Deniz Hoca sesinden üzgün olduğu anlaşılıyor.
Biraz sakinleştim Deniz Hoca'nın huzur veren sesi ve kokusuyla.

"Özür dilerim." dedim ağlamaktan çatallaşan sesimle.

"Özür dileycek bişey yapmadın. Bana nolduğunu anlamak ister misin? Bir anda neye sinirlendin? Paylaş benimle herşeyi içine atma Toprak. Ve lütfen artık ağlamayı kes o güzel mavi gözlerinin ağlamaktan kızarmış olması içimi parçalıyor."
İçini mi parçalıyor? Neden ki?
Ağlamam yavaşladı.

"Babam hep içki içen, kumar oynayan, annemin eziyet görerek kazandığı parayı kumarda harcayan ve annemle beni hiç sevmeyen birisiydi. Ne var ne yoksa hepsini kumara yatırdı ve kaybetti bir sürü kumar borcu birikmişti zaten en sonunda bu yüzden babamı öldürdüler ama bizim borcu ödememizi istiyolar ama o kadar büyük bi paraki imkanı yok onu ödememizin bu yüzden annemle burdan taşınmaya, bizi bulamıycakları bi yere gitmeye kadar verdik. O gün beni kaçırmaya çalışan adamda onlar için çalışıyor. Bunlar zaten beni yeterince üzüyor. Bide sizin bana öyle davranmanız Fatma'nın ters bi anıma denk gelip onları söylemesi falan hepsi üst üst gelince kendimi çok kötü hissettim." ağlamam tekrar şiddetlendi.

"Toprak çok özür dilerim ben..." sözünü tamamlamadı beni sıkıca sardı ve saçlarıma bi öpücük kondurdu.

Bölüm sonu...

İsteğiniz üzerine bir günde iki bölüm yayımladım ve sizde lütfen vote ve yorum yapın bitaneciklerim :) muckss

Edebiyat ÖğretmenimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin