53.BÖLÜM-OYUN

En başından başla
                                    

Sonrasın da alıştım. Kabuslarıma inat bir çocuğun acılarını azaltmaya çalışırken masumluğuna sığındım. Sonra öğrendim düşmanın oğlu olması fark etmiyormuş. Ve sevdim... Sarıldım... Öptüm... Ve korumaya başladım. Kendime rağmen, kendimden koruyorum Kerem'i. Babasına rağmen babasından koruyorum. Onun masumluğu benim kurtuluşum sanki.

Kaçtığım duygular da oldu. Kalp tanıyordu ama mantık inkar ediyordu. Gizem hayatıma girdiğin de Yağız'ı kıskanan kalp yeni bir duygu ortaya çıkardı inkar ettiğim. Aşık olmuştum. Düşman olarak girdiğim ev de hem de. Bu duyguya yer yok dedim hayatımda. Ama kalp sahip çıktı gerçeğine. Yağız'a aşkını her gördüğün de kalp çarpıntısıyla belli etti. Mantık düşman olduğu için dese de kalp heyecan dedi. Bir ergen gibi. İntikamın gölgesine sığdırarak. Ama kalp Yağız'ın alnıma vurduğu mühür gibi busesiyle, kalbime imzasını attı.

Her sözün de aşkı yaşadığım adam suçluluğu tanıttı kalbime. Babasından intikam alırken açtığım yaraları sararken. Hem fiziksel olarak iyileştirmeye çalışıyordu hem de ruhsal yaralarıma merhem oluyordu. Kalbim bu aşkın esiri oldu. Ruhum bu ilgiye aşık oldu. Mantığım bile hayrandı Yağız'a. Yeni uçmaya çalışan bir kuşun kanat çırpınışlarına takıldı. Bir kelebeğin ömrünü yaşayacağı düşüncesi ile heyecanlandı. Sevgi doldu yumuşacıktı. Nazik ve kırılgan. Bunları hisseden benim kalbimdi. Sevgiye esir benim kalbimdi.

Ama aynı zamanda öfkeye de esirdi. Yumuşak kalp bir anda taşlaşabiliyordu. Hatta bazen öyle katışalıyordu ki sert kayalıkların keskinliğini yaşıyordum. Hem ruhumu parçalara ayırıyordu hem de başkalarına acı yaşatmaya çalışıyordu. Acımasızdım artık. Babamın öğretmediği bir duyguyu Yavuz amca öğretmişti bana. Hem ihaneti öğrendim ondan, hem intikam almayı, hem de acımasız olmayı. Canım yandıkça can yakmak isteğiyle doldum. Bundan zevk alır hale geldim. Kemal Arıkan karşım da kıvrandıkça içim de oluşan alaylı kahkahayı bastıramadım.

Aynı duygular şuna Yavuz amca için de hissediyordum.

***

Yağız'la çay içtiğimiz gecenin üzerinden iki gün geçmişti. O iki gün içerisin de Yavuz amcayı takip ettim. Nereye gider, neler yapar, ne zaman evden çıkar, eve ne zaman gelir, ruh hali nasıldır, gittiği mekanlar, konuştuğu kelimeler ne varsa hepsini kaydettim zihnime. Aslın da Yavuz amcayı çocukluğumdan beri tanıdığım için çoğu alışkanlığını biliyordum. Bilmediğim ihanetten sonra edindiği yeni kimliği. Değişmiş miydi? Evet. Ama eski alışkanlıkları hala devam ediyordu.

Arabadan inen Kerem'in ardından baktım. Kerem okula girdiğin de çok vakit kaybetmeden kendime minnetle bağladığım iki korumaya selam verip iki gündür gittiğim okulun karşısında ki kafeye yürümeye başladım. Kerem okuldan çıkana kadar kafe de vakit geçiriyordum. Daha doğrusu korumalar öyle zannediyordu. Gerçi yalan değildi. Çoğu zaman gizliden kendi telefonumdan Yavuz Kurt'un evden çıkışını kafe de oturduğum yerden izliyordum. Ama bazen gittiği mekanları izleyebilmek için kılık değiştirip kafeden çıkarak takip ediyordum. Çok uzun süren takipler değildi.

Alışkanlıklarını biliyordum ama dinleme ve takip sırasın da yeni öğrendiğim bir şey vardı. Yavuz amca araftaydı. Hem pişmandı hem değildi. Babama yaptıklarının pişmanlığı akşam yaşıyordu. Koltuğa geçeceğini öğrendiği günden beri akşamları babamın resmi karşısın da zaferle içiyor kendinden geçtiğin de pişmanlıkla ağlıyordu. Çok sürmeden suçlusunun kendi olmadığını hepsinin babamın suçu olduğunu babamın başına ne geldiyse hak ettiğini arkadaşına yaptığı hatanın bedelini ödediğini söylüyordu. Yani kendisine yapılanların bedelini ödemişti babam.

Bugün takibin son günüydü. İntikama adım atmak için Yavuz amcaya belirlediğim plana son dokunuşları yapacaktım. Basit bir plan olmayacaktı. Attığım her adım da kendimden ve ailemden izler taşıyacak ama aynı zaman da hiç bir iz bırakmayacaktım. Belirlediğim intikam planı Yavuz amcayı delirtmekti. Ve de delirtmemek. Pişmanlığın farkın da olabilmesi için delirmenin eşiğine kadar gelip geri dönecekti. Döndürecektim. Çünkü delirmesini istemiyordum. Deliliği değil delirme noktasına gelmesiydi acımasız planım.

TEHLİKEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin