SİMSİYAH.. 34

9.8K 361 18
                                    

 Selamm fıstıklarrrr :) Tahminimce 3 veya 4 bölüm sonra finali yayınlayacağım.Biraz şaşırtıcı bir son olabilir sizin için :) Sonrası için pek bir şey yok aklımda, yazmayı düşünmüyorum.Biraz ara vermek her zaman için iyidir ;)

O Yorum yazan parmaklarınız dert görmesinnnn hihih :D Uzun ve bol yorum almak çok hoşuma gidiyooorrr kiii <3 Ayrıca votelemeyi unutmayın.Multimedia Murat.Hepinizi çok öptüm.

Murat'tan..

"Nesini beğenmedin?"

"Ne diyorsun lan?"

"Kızın nesini beğenmedin? Ne var, bacakları mı çirkin, dudakları mı şekilsiz?? Ne abi?

Doruk resmen yarım saattir kafamı şişiriyordu.Bıktım çöpçatanlık yapmaya çalışmasından..İki lafından biri Deniz.Yok şuraya gidelim Deniz de gelsin, yok acıktım yemek yiyelim Denizi de çağıralım.Derin, Doruk ikilisiyle ne zaman takılsam bunları duyuyorum.Bıktım ulan.

"..yani diyorum tatile kızları da çağırsak hiç fena olmaz.Sen ne dersin?" demesiyle düşüncelerimden uzaklaştım.

"Hangi kızlar?"

"Adriana'yla Megan.Lan oğlum manyak mısın, hangi kızlar olabilir?"

"Ya hani erkek erkeğe tatil yapacaktık?" dedim dudağımı sarkıtarak.

"Şöyle yapma, ibnelere benziyorsun." dediğinde kahkaha attım.Bu çocuğu seviyorum.

"Ayrıca erkek erkeğe tatil mi olur?Senin gibi kıllıyla aynı odada kalmam ben." dedi cümlesine devam ederek.

"Sensin kıllı."

"Tamam o zaman kızlara haber vereyim hazırlansınlar." dediğinde kaşlarımı çattım

"Ya ben böyle bir şey dedim mi? Gelmiy.." derken lafımı kesti.

"Aa dur bi dakika telefon çalıyor.Alo canım, nasılsın?" dedi sırıtarak.O telefonun çalmadığına yemin edebilirim.

"Piçsin Doruk."

******

"İnanabiliyor musun Derin? Beni.O.Sürtükle.Aldatmış." dedi Deniz gözlerini kısarak.Hmm, öfkeli Denizi sevmiyorum korkutucu oluyor.

"Geçmişte yaşanan şeyleri kafana takmana gerek yok ki. Asıl sen Murat'la ne oldu onu anlat." dediğimde kızgın bakışlarının bana yöneltti.

"Geçmişte olsa da al-da-tıl-dım! Bunun ne demek olduğunu biliyor musun? Tabiki de bilmiyorsun çünkü yaşamadın.Birinin seni aldatması.." 

"Beni kendi öz ailem aldattı Deniz." dediğimde donup kaldı.Eh, bunu beklemiyordu.

"Ben..Özür dilerim, öyle demek istememiştim." dedi boynuma sarılarak.Bütün bunları sinirle söylediğini biliyordum zaten.

"Önemli değil, biliyorum." dedim ben de onu öpücüklere boğarak.O da beni gıdıklamaya başlamıştı, bir süre bu şekilde kahkahalara boğularak eğlenmiştik.Sonra telefonumun çalmasıyla durup yatağa bağdaş kurdum.

"Alo?" dedim nefes nefese.

"Derin? Ne oluyor orada? Neden nefes nefesesin?" dediğinde Denizle birlikte kahkahayı bastık.Elimden telefonu alıp,

"Derin duşta canım.Ne vardı?" dedi.Haha, delilerin arasında kaldım.

"Çok komik gerçekten.Dalgayı bırakında beni dinleyin." 

"Ne oldu?" diye sordum.Denizle birbirimize meraklı bakışlar attık.

"Tatile gidiyoruz.Dördümüz." 

"Dördümüz?" dedi Deniz yüzünü buruşturarak.

"Sen, ben, Derin ve Murat." dedi hattın diğer ucundaki ses.

"Şaka mı bu? Murat'ın bunu kabul edeceğini hiç sanmıyorum." dedi Deniz omuzlarını silkerek.Her ne kadar Murat'ı umursamıyormuş gibi görünse de deli gibi umursuyordu işte.Aslında umursamamaya çalışırken daha çok umursuyordu.İşte öyle bir şey.

"Geliyor Deniz.Akşama yola çıkıyoruz kızlar, hazırlanmaya başlasanız iyi olur."

"Ah, ben yokum.O memnuniyetsiz ve benimle konuşacak bir şeyi olmayan pislik herifle hiçbir yere gelmiyorum." dedi Deniz yanımdan kalkıp odadan çıkarak.

"Ben onu ikna ederim." dedim telefonu hoparlörden alıp kulağıma götürürken.

"Seni seviyorum." dediğinde olduğum yerde kaldım.Evet bunu daha öncede duymuştum ama hala şaşırmama neden oluyordu.Tam telefonu kapatacaktı ki,

"Doruk.." dedim.

"Efendim." dedi boğuk bir sesle.

"Ben de seni." Ah, lanet sesimin titremesine engel olamamıştım.

"Ben de seni seviyorum aptal." dedim cümlemi toparlayarak.Ve tabi ki daha net bir sesle.

"Bunu gece yüzüme de söyleyeceksin." dediğinde sinsice gülümsediğini hissettim.Ufak çaplı kahkahamı duymuştur umarım, çünkü onun anlamı avucunu yalarsındı.

"Görüşürüz." dedim ve kapattım.Kesinlikle yüzüne söylemeyeceğim çünkü yapamam.Telefonda söylerken bile kalp krizi geçiriyordum.Yüzüne asla söyleyemem.

Aslında bütün bunlar çok saçma.Sevdiğimiz kişiye karşı bile dürüst olup 'seni seviyorum' diyemiyoruz.Neden bilmiyorum ama hepimiz seni seviyorum dediğimiz kişinin gideceğini düşünüyoruz.Korkup kaçacağını.

Saklambaç gibi şimdiki sevdalar; seven saklıyor, sevilen hep onu sevecek birini arıyor..

******

"Geliyorsun."

"Hayır!"

"Deniiiizzzz, lütfeeeenn."

"Hayır dedim!"

"Hadi ama kırma beniii.Bak söz veriyorum, sen istemediğin sürece yanlız bile kalmayacaksın onunla.Lütfeeennn." dedim son çabalarımla.İnatçı keçinin tekiydi.

"İstemiyoruuummm."

"Akıllım eğer ondan kaçıp evde kalırsan ona zafer kazandırmış olursun.Çık karşısına ne kadar güçlü olduğunu göster." dedim saçmaladığımı sonradan farkederek.Ama bana doğru döndü ve gözleri parladı.

"Haklısın."

"Ne?Yani geliyor musun?" dedim şaşkınca.

"Gelmem gerek.Ona gününü göstereceğim." Veeee Zaferr!!!

"Hiiii canımsın yaaaaa.Seni çok çok çok seviyorum ben Deniiizzzz.." dedim yanaklarımı sıkarak.Yüzünü buruşturarak geri çekildi ve sinsice sırıtmaya başladı.

"Garantisini veriyorum, bu tatil çok eğlenceli olacak."

"Ne yapacaksın kii?" dedim merakla.

"İzle ve gör bebeğim." 

**

SİMSİYAH..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin