1. Merhaba..

3.3K 185 34
                                    

Selamün Aleyküm..

Kendimizi Acizhane 3-5 kelime ile belirtmek isteriz. 

  Kaleminden bir miktar mürekkep akıtır kağıda ve onu bütün ümmet için dağıtır satırlara, dizelere..
...

İlmi tahsiliyle bile cehalet , gönlü muhabbetinde bütün letafet.

Bizim hikayemiz bu kadar, birde kendimizi bulduğumuz bir hikaye yazıyoruz. 

Sizin beğenilerinize sunduk. Umarız beğenirsiniz..

Selamet ve hayırla.. 

Hayırlı Okumalar.  

***

Islak Islak gözleriyle büyük camlı gözlüklerinden dışarıya baktı.

Gökyüzünde çok fazla renk vardı. Renklere hakim değildi, etrafındaki bir çok cismi ya sesinden yada isminden yola çıkarak bir şeylere benzetmeye çalışıyordu MİRA.

Gözlükle bile olsa puslu görüyordu etrafı. Ağladığını hunharca ağladığını unutmuştu o sebebten gözlerinde o yaş taneleri buğum buğum olmuş puslu görmesini sağlıyordu.

Hızla elleriyle gözlerini sildi. Artık herşey daha netti. Önceden bu camdan bir karanlığa bakıyordu. Gözleri kapalı ama ruhu açık bir şekilde izliyordu bütün kainatı.

Karşıdaki evin çatısına gagaları ile vuran güvercinler. Gözlerini kapatıp yine kalbiyle, ruhuyla hissedip görmeye devam etti. Saniyelik bir duyum tık tık yem tanelerini toplayıp ağızla ezip yutuşlarına kadar ince duyuyorum. Kalbimle görüp dinlemesem bu kadar yaşayamazdım onları.

*****************

Bu görme eylemi daha çok hissetmesini sağlıyordu. Önce kalbiyle sonra gözleriyle izliyordu etrafı.

Karşı dairede 4. Kattaki Selda ve Ahmet çiftinin çocuklarının sesini duydu. Kalın ve tok sese sahip olan büyük çocuk FIRATTI. İnce ve tiz sese sahip olan küçük çocuk DİCLEYDİ.

İsimleri gibi rekabete sertliğe kızgınlığa sahiptiler.

***

Ağaçların dallarından gelen o naif sesle yaprakların yere düşüşünü hayal ederdim. Mevsimleri tahmin etmeme yardımcı ağaçlar.  Şık şık diye yere düşen yapraklar, sert ayaz rüzgarlar mevsimlerden sonbahar dedirtirdi bana.

Şimdi gökyüzünde gördüğüm o renkler bana ilkbahar dedirtiyor.

Gözlerim kapalı bunu anlayamazdım ama ruhum hep hissederdi. Yeni açmaya yüz tutmuş Nergis, Fulya,Lale kokuları , derdim aylardan mart. Bir süre sonra burnuma papatya kokuları gelirdi Nisan geldi derdim.

Kısaca bir organımı bütün bedenimde kullanırdım. En çokta ruhumda.

Şimdi bir organımla gökyüzüne, yeryüzüne bütün kainata MERHABA ! MERHABA! MERHABA

***

BÖLÜM SONU 

***

Umduğunuz lezzet ve muhabbette bir bölüm olmuştur inşaellah. 

EHL-İ AŞK (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin