Kurt ve Kız [✓]

-2-

Ormandan geliyordu miyavlama sesi.Her ne kadar korksam da ormana girdim yavru bir kediye bir şey olmasını istemezdim.Kedi miyavlaması gittikçe artıyordu.En sonunda kedinin olduğu yere geldim.Bacağı dikenli bir dala takılmıştı.Kediyi oradan kurtardım.Fazla büyük bir yarası yoktu.Gitmek için arkamı döndüm.Ama karşımda kocaman simsiyah bir kurt duruyordu.Ne yapacağım konusunda oldukça şaşkındım.Burada kurt olmadığını sanıyordum.Geriye doğru yürümeye başladım.Ama bacağım dikenli bir dala takıldı ve düştüm.Canım acımıştı ama karşıma duran kurt bundan daha önemliydi.Kurt saldırmak için harekete geçti.Sonumun geldiğine emindim.Kurt Üstüme doğru sıçramak üzere hazırlandı.Gözlerimi kapattım ve ölümü bekledim.Üstümde bir ağırlık hissettim.Sonra ise yüzümü yalayan sıcak bir nefes.Korkuyla gözlerimi araladım.Karşımda lacivert gözler buldum.Ama bu kurt gözleri değildi.Kurt yerine siyah saçlı bir adam vardı.Ama onda bir şeyler farklıydı.Bir kuyruğa ve kulaklara sahipti.Bu özellikler bana az önce gördüğüm kurdu anımsatıyordu.Yoksa o kurt bu adam mıydı?Ama olamaz böyle bir şey imkansız.Bir süre boyunca bakıştık.Adamın gözlerinde oldukça şaşkın bir ifade vardı.Ben de olduğu gibi.Sonra sırıtmaya başladı.Neden sırıttığını anlayamadım.Sonra üstümde hissettiğim ağırlığın sahibinin bu adam olduğunu anladım.Yardım çağırmak üzere ağzımı açtım.

Juvia:Yardı-

Eliyle ağzımı kapattı çığlık atmaya çalışıyordum ama sesim boğuk çıkıyordu.

?:Çok gürültücüsün.

Gürültücü mü daha yeni konuşmaya başladım be!Elinin tekini saçıma attı.Saçlarımı açtı.Saç tokam bez gibi bir şeydi.Saç tokamı aldı ve ağzıma tıktı.Her ne kadar bağırmaya çalışsam da işe yaramıyordu.Kollarımdan tuttu ve beni havaya kaldırdı.

?:Sen artık bana aitsin.

Beni sürüklemeye başladı.Neden bu başıma gelmişti.Neden Lyon'u dinlememiştim ki?Göz yaşlarım yanaklarımdan süzülmeye başlamıştı.

?:Ağlaman bir işe yaramayacak bunu biliyorsun değil mi?

Haklıydı.Bir işe yaramayacaktı.

?:Bu arada benim adım Gray.

Oldukça umursamaz bir tavırla söylemişti.Canımı acıtıyordu.Bileklerim kopacakmış gibiydi.

***                               

Yorgunlukla gözlerimi araladım.Kalktığımda bileklerime baktım kanıyorlardı.Saç tokam yoktu.Saçlarım hala salıktı.Bir kaç yerimde çizikler vardı.Elbisem ise tam anlamıyla felaket bir durumdaydı.Kulübe gibi bir yerde olduğumu fark ettim.Koltukta otururken etrafı incelemeye başladım.Sonra duyduğum ses ile kafamı sesin geldiği yere çevirdim.

Gray:Uyandın demek.

Bana gittikçe yaklaşıyordu.Beni koltukta köşeye sıkıştırdı ve eliyle çenemi tuttu.Yüzünü yanağıma yaklaştırdı.

Gray:Çok acıktım.

Dudaklarını yaladı.Yanağıma daha da yaklaştı ve yanağımı yalamaya başladı.Tırnaklarının sivriliği canımı yakıyordu.

Korku dolu gözlerle Gray'e baktım.

Juvia:Beni yiyecek misin?

Sesim titrek çıkmıştı.

Gray:Kurt halime dönüşünce neden olmasın.

Juvia:Peki neden dönüşmüyorsun.

Gray:Bu konu seni ilgilendirmez.

Juvia:Sen nesin?Kurt mu insan mı yoksa kurt adam mı?

Gray:Bunlar seni ilgilendirmez.

Onu oldukça kızdırmıştım.Korktuğum için sesimi çıkarmadım.Benden ayrıldı ve gözlerimin içine baktı.Sakin görünüyordu.Cesaretimi topladım.

Juvia:Beni neden buraya getirdin?

Gray:Bak bu konu seni ilgilendirmez.

Gray'i üstümden ittim ve çıkış kapısına doğru koştum.Kapıyı açtım ama gördüğüm tek şey ağaç ,ağaç ve daha fazla ağaçtı.Gray kapıya geçti ve kollarını göğsünde kavuşturdu.

Gray:Benim yardımım olmadan bu ormandan asla çıkamazsın.

Juvia:Bunu nereden biliyorsun?

Gray:Çünkü buraya giren kimse daha önce buradan çıkamadı.

Sırıttı.Gözlerimi kısarak ona baktım.

Juvia:Blöf yapıyorsun.

Gray:Hayır yapmıyorum Juvia.

Juvia:Adımı  nereden biliyorsun?

Gray:Eh söylersem işin eğlencesi kaçar.

Dudaklarımı ısırdım.Gerçekten sinir bozucuydu.Kulübeden çıktım ve ilerlemeye başladım.

Gray:Hey nereye gidiyorsun?

Cevap vermedim ve hızlı adımlarla ilerlemeye devam ettim.