Cute And Psycho | Dört

2.1K 125 16
                                    

 

Avril Lavigne-Hush Hush ile okuyun. (Medyada var.)

Sehun okula giriş yaptığında derin bir nefes alıp yürümeye başladı. Sadece yürürken önünde duran okul rengine uygun döşenmiş kaldırım taşlarını izliyordu. Etrafta insanlar olmasa çizgilerine basmamak için oyun bile oynardı, okulun taşları bu oyuna çok uygundu ama şu sıralar gerçekleşen olaylar bu güzel oyunu oynamaya müsait değildi.

Okula doğru adımlarken bugünün güzel geçmesini diliyordu tanrılarından. Çoğu zaman ondan yana olmasa da umudunu hiç bir zaman kaybetmeyen bir gençti Oh Sehun. Bu günde umudunu kaybetmeyecekti.

Saçları önüne geldiği için onlar elleriyle gelişi güzel şekilde düzeltti. Böyle yapınca uğraşmamasına rağmen etraftan güzel tepki gelen fısıltıları işitiyordu. Onlara kulak asmadan yürüyor gibi görünse de içten içe bir kısımda bu hoşuna gitmiyor değildi. Okul kapısına adımını henüz atmıştı ki omzuna değen eller ile arkasını döndü.Kahverengi saçları gözlerini neredeyse örtecek olan çocuğa baktı. "Günaydın Baekhyun."

Baekhyun'u gözlerinden okuyabiliyordu. Uzun zamanlarını birlikte geçirmişlerdi. Ne kadar dışa dönük ve hazır cevap biri olsa da aslında çok çabuk kırılan ve duygusal bir insandı. Annesinden sonra değer verdiği tek insandı. 

"Sehun, konuşalım yoksa patlayacağım."

Sarışın olanın kaşları çatıldı. Baekhyun'un böyle konuşması onu şaşırtmıştı. Dersin başlamasına 10 dakika vardı ve okul kapısında dikilmiş duruyorlardı. Baekhyun'un çekiştirmesiyle okul bahçesinden çıktılar. Nöbetçi öğretmene görünmemek için büyük bir çaba sarf etmişlerdi. Kapıdan hızlıca sıyrılarak diğer tarafa doğru geçtiler ve okulun görüş açısından hız kesmeden kayboldular.  Sehun okulu ekme işini alışkanlık haline getirecekti büyük ihtimalle.

Seul'un boş sokaklarında sadece ikisinin ayak sesleri yankılanıyordu. Sehun sessizliğini korudu çünkü Baekhyun uzun süre sessiz duramazdı. Ağzındaki baklayı er ya da geç çıkaracağını biliyordu. Ne zaman hazır hissederse veya cümlelerini toparlarsa o zamana kadar da sessizliğini korumayı düşünüyordu. Önlerine çıkan manzaraya bakıp gülümsedi. Küçükken her okul çıkışı bu parka gelip tüm günlerini Baekhyun ile burada geçirirlerdi. Uzun süredir buraya gelmemişti ama her şey eskisi gibiydi. Salıncakların hemen yanında birbirinden farklı renkli kaydıraklar vardı. Parkın az ilerisinde,  sağ tarafında ise üçü sarı biri turuncu renkli küçük gondollar vardı.

İki genç birbirlerine anlık bakıp sallanan boş salıncaklara doğru koştudular. Buraya ne zaman gelseler salıncak için yarış yapıyorlardı. Bir ödül veya iddia değildi. Sadece gelenek haline gelmiş bir şey gibiydi ve yapmadan duramazlardı. Demir salıncaklara oturduklarında küçük çocuklar gibi kıkırdadılar. Hızlanan nefeslerini düzene soktular. Bacaklarını hareket ettirerek hafif tempoda kendilerini sallandırıyorlardı. 

"Park Chanyeol'den nefret ediyorum." Sehun yüzünü arkadaşına çevirdi. Gülümseyen ifadesi yerine çatık kaşlar ve büzülmüş dudaklar gelmişti. Sehun bacaklarını bükerek sallandığı salıncağı durdurup, boyuna kısa gelen salıncakta rahat etmek için ayaklarını uzattı. 

"Sorun ne?"

"Sorun ne mi? Bize bir pislik gibi davranıyor ve sende onun en yakın arkadaşıyla çıkıyorsun. Bunun sonunu göremiyorum Sehun, tamam belki boyumdandır ama..."

Arkadaşının dediğine yarım ağız gülümsedi ve onu düzeltme gereği duydu.

"Biz çıkmıyoruz Baek, sadece rol icabı."

cute and psycho::sekaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin