40. Bölüm- Üç Cadı

82.2K 4.2K 1K
                                    

leylidir, mamarli, tutkumgitar23, eskisigibiibirak, gamzelim210, bizimgibibiri, ElifMeyraDemir adlı okuyuculara ithafen

Kafamı ona doğru çevirmeyi redderek, olduğum yerde hareketsiz kalmaya devam ediyordum. Beni en son, 8 kilo filan daha kilolu ve üstümde bana bol gelip, beni olduğumdan daha büyük beden gösteren pijamalarımla görmüştü.

Gözlüklerimi düzelterek, yerimde rahatsızca kımıldandım.

Bora Bey, daha da yakınlaşarak, "İyi misiniz?" diye sorduğunda ise tamamiyle şoktan çıkıp kendime gelmiştim.

Kafamı kaldırıp yüzüne baktım ve "Evet." dedim. Kaybettiği prensesi bir görsün istiyordum işte anlarsınız ya...

Ama Bora Bey, "İyi günler..." diyerek kafeden çıktığında ağzım beş karış açık bir vaziyette arkasından bakakaldım. Tanrım! Resmen beni tanımamıştı!

Hayretler içerisinde masaya yerleştim. Tamam, yirmi altı kilo neticesinde elbette hatrı sayılır ölçüde değişmiştim ama beni tanıyamamasına şaşırmıştım. Belki de Bora beni tam bir "Selülit Tanrıçası" olarak gördüğünden dolayı, asla böyle biri olabileceğime ihtimal vermediğinden de beni tanıyamamış olabilirdi tabii. Ah Bora ve onun lanet egosu!

Ama asıl güzel olan şey ne biliyor musunuz?

Şuan onu yaptıklarından dolayı utandırmak bile umrumda değildi. Ona karşı hissettiklerim tamamen çocukçaydı. Aramızda doğru düzgün bir konuşma geçmediği halde ona aşık olduğumu düşünmüştüm. Aslına bakarsanız Tolga'yı tanımadan önce aşkın ne demek olduğuna dair en ufacık bir fikrim bile olmadığını Tolga'yı tanıyınca anlamıştım. Aşk; karşı cinsten bir kişiyi gördüğümüzde çok yakışıklı veya güzel olmasından dolayı aşık olabileceğimize karar vermek veya tam tersi karşımızdaki insanın şişman ya da çirkin olduğu için aramızda bir şey olamayacağına karar vermek gibi planlanan bir olay değildi. Aşk, sadece aşktı işte! Basit, planlanılamaz ve anlatılamaz. Onun sadece yaşanması gerekirdi.

Kahvemden keyifle bir yudum içerken, Power of Love dergisi de köşe yazımın olduğu ilk sayfayı açmıştım bile...

5.Köşe Yazısı

Sevgili Kızlarım; yine her ay olduğu gibi elebaşınız sizi kontrole geldi! Diyetler nasıl gidiyor merak ediyorum. Hangi sporları yapıyorsunuz, spor salonunda yoksa açık havada yürüyüşler ile evde jimnastik hareketlerini mi tercih ediyorsunuz?

Ben diyete başladığımda, çok sevgili spor hocam ile birlikte çok ilginç bir maceraya atıldığımı biliyordum. Daha önce adını bile duymadığım terimler öğrendiğimde, "Tamam." dedim. "Bu gerçekten zor olacak."

1.Külkedisinin Zayıflama Hikayesi 2.Gizemli Erkek AvcısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin