Bende Senin Devamın Var

SÜRPRİZ

Herşey kusursuz olsun isteyen Poyraz ; hazırlıklara çoktan başlamış , salonu güllerle donatmış , mumları yatak odasına doğru yöneltmişti. Niyeti kötü değildi fakat küçükte olsa birşeyler yaşamak istiyordu o güzellik abidesiyle. Üzerine beyaz tişört ve buz mavisi bir pantolon geçiren Poyraz arabaya binip Defne'yi almak için yola çıktı. O koca evin önünde bir süre bekledikten sonra karşıdan göründü Defne. Siyah dar bir elbiseyle karşıdan salına salına geliyordu ki Poyraz'ı görünce nutku tutuldu. Beyaz dar kesim tişörtünden baklavaları sayılıyordu. Elindeki telefona baktığı yerde diğer elini saçlarının arasında gezdirirken öylesine seksi görünüyordu ki. Daha fazla bu manzaraya karşı seyirci kalamayıp adımlarını hızlandırdı. Yanına gelince " Merhaba " dedikten sonra eğilip öptü yanağından. Öpücüğe tatlı bir gülümseymeyle karşılık veren Poyraz "Arabama buyrun hanımefendi " dedi.
Poyraz'a karşı içindeki kuşkulara bir kuşku daha ekleyen Defne "Araban mı ? Araban mı vardı senin ? "dedi.
Onu kuşkulandırmamak adına rahat tavırlar sergilemeye çalışan Poyraz, hoş bir nezaket göstererek kapısını açtı ve " Tamirdeydi bir aydır " diye cevap verdi.
Fakat bu cevap onu tatmin etmemişti. Çünkü altındaki araba fazlasıyla pahalı birşeydi. Kendi arabaları bile bunun yarısından bile ucuzdu belki.Böyle amerikan filmlerinden kopmuş gelmiş gibi.Konuştuğu kişinin kendisi gibi zengin ve soylu oluşu elbette işine gelirdi fakat tavırları normal değildi.Defne'yi kuşkulandıran şeyde tam olarak buydu.Bu hayallerini süsleyen adamın birşeyleri berbat etmeyeceğini umarak arabaya binen Defne "nereye gidiyoruz" dedi Poyraz'a.Bu sorusuna karşılık "sürpriz" cevabını alınca çok heyecanlanıp ;
"Bak ben eve kadar dayanamam.Kucağına bayılmamı istemiyorsan bence hemen söylemelisin" dedi gülerek.
" Söylesene nereye gidiyoruz ?"
" Söylersem sürpriz olur mu sence? "dedi Defne'nin yanağını sıkarak. "Azcık sabret" derken de bir öpücük kondurdu yanağına.
Heyecanını yatıştırmak için radyodan hoş bir müzik açtı bizimki.Normalde küçük bir öpücüğün, ufak bir dokunuşun ona heyecan vermesi imkansızdı fakat en başından beri hissetmişti ki bu adamda başka şeyler vardı. Müziğin ritmine kapılıp rahatladığı esnada Poyraz'ın ;
- Çok seksi görünüyorsun demesi üzerine yeniden heyecanlandı. Bu da yetmezmiş gibi Poyraz'ın sağ elini bacaklarına atıp okşamasıyla kendinden geçti.Yaptığı en ufak bir hareket onu baştan aşağıya eritmeye yetiyordu.Bu kadar çabuk teslim olamazdı.Ulaşılmaz bir kadın olduğu imajını yitirmek üzereydi.Daha yeni tanıştığı adamın arabasına binmiş, sürpriz adı altında bir bilinmeze doğru yola çıkmıştı.Ne derece doğruydu bu.Biraz tedirgin biraz heyecan derken Poyraz'ın elini bacağından çekerek imalı bir şekilde "Ama bu şekilde vitesi kullanamazsın değil mi? Tamam çok seksiler ama kaza yapmak istemeyiz sanırım" dedi.
Üzerine Ukala bir tavır takınan Poyraz "Ziyanı yok geldik zaten" diyerek iki katlı büyük bir evin önünde durdurdu arabayı.Araba gibi bu evde normalin üzerindeydi.
"Böylesine güzel bir evi varken neden şaşırmıştı ki benim evimi görünce ? Bir insan bu kadar kusursuz olamazdı zaten. Birşeyler var ve kokusu çıkacak yakında. " diyerek içindeki kuşkusunu hatırlattı kendine.
-----
İçeri girdiğinde muhteşem bir ortamla karşılaşan Defne kafasındaki tüm soru işaretlerini bir an da unutuverdi. Loş bir ışık , mumlar , güller ve perdeye iliştirilen notlara arka plandan gelen romantik bir müzik eşlik ediyordu. Perdeye yönelip notları okuyacağı sırada arkasından sarıldı Poyraz. Kendine doğru sıkıca çekti onu. Defne 'de notları falan bırakıp önünü döndü ona. Kafalarını birbirine yaslayıp bir süre öylece sarıldıktan sonra "hayatımdaki en güzel tesadüf " diye seslendi Defne'ye. "Benimle aşk dolu bir serüvene var mısın ? "
"Ben..gerçekten bu kadarını beklemiyordum " diye tam lafını tamamlayacaktı ki dudaklarına yapıştı birden. Tutkuyla öpüşürlerken arkasındaki kanepeye takılıp düşen Poyraz onu da arkasından sürükledi ve ;
" Üzerime düşmeyi çok seviyorsun anlaşılan " dedi çekici bir tebessümle.
Bu küçük kesintinin ardından birbirlerini tamamıyla hissetmelerine dayanamayıp yeniden öpüşmeye başladılar. Daha büyük bir şevkle. .ayağa kalktılar ve bir an önce üzerindekilerden kurtulmaya çalıştılar. Öpüşerek yatak odasına kadar gittiler. Bu kadarını onlar bile beklemiyorlardı. Özellikle Defne'nin istediği şey bu değildi fakat durduramıyordu kendini.Bu zamana kadar koruduğu şeyi daha doğru dürüst kim olduğunu bile bilmediği bir adamın ellerine teslim etmek üzereydi.Nasıl bir zaaftı bu böyle.Bunca zaman kimse elde edememişken neden durduramıyordu ki şimdi kendini ? Poyraz'da aynı durumdaydı. Ondan en fazla beklentisi sarılıp öpüşmekti fakat işler gerçekten raydan çıkıyordu.Üstelik telafi edemeyecekleri bir işe kalkışıyorlardı.Altından kalkamayacakları dönüşü olmayan bir yol..
----

Tutku dolu dakikaların ardından "Ne yaptık biz böyle" dedi Defne çırılçıplak bedenini Poyraz'a yaslamışken.
"Duygularımıza hakim olamadık işte " diye cevap verdi O' da.
İkisi de muhteşem birşey yaşamıştı fakat istedikleri şey tam olarak bu olmadığından dolayı büyük bir pişmanlık içindeydiler. Üstlerini giyerlerken " Seni hiç bırakmayacağım" dedi Poyraz. Bu söz karşısında biraz olsun rahatlayan Defne ;
"Sana güveniyorum sevgilim " dedi.
Evet artık sevgililerdi ve bu kelime Poyraz'ı çok mutlu etmişti.
" Sevgilim.." dedi. "Evet kulağa hoş geliyor ve sana kullanınca daha bir güzel oluyor "
Bundan sonra zorlu bir sınav bekliyordu onları. Sadakat sınavı. Sadık kalmayı başarabilecek miydi Poyraz ??