✴ 1.Bölüm ✴

En başından başla
                                    

"Evime eli silahlı bir hırsız girdi. Ben evi soymasını bekliyordum ama onun amacı beni soymakmış. Buna müsade etmektense ölürüm daha iyi mantığıyla attım kendimi aşağı. Araban için özür dilerim. Beni hastaneye getirdiğin için minnettarım sana" dedikten sonra mancup gözlerle baktım ona.
Keskin bakışları, dik duruşu, ve sert bir ifadesi vardı. Hoş biri arbamı yamultsa bende sinirlenirdim. Hatta cinnet geçirirdim.

"Duydum ki sabaha kadar uyumaman gerekiyormuş. Madem bana minnettarsın senden bir ricada bulunacağım yardım eder misin?"

Sorusunu tereddüt etmeden kabul edecektim. Allah var bana çok yardımı dokundu. Hatta arabasınada bir iyilik borcum var. Beni nerdeyse ölümden kurtardı sayılır. Direk betona çarpsam beyin kanamasından direk öbür tarafa giderdim.

"Yardım edebileceğim bir şeyse neden olmasün"

"Sizin binada Açelya Akar adında bir bayan varmış onu tanıyor musun?"

"Neden soruyorsunuz? Sadece meraktan soruyorum."

"Sadece sana sorduğum sorulara cevap ver!" dedi uyarırcasına.

"Evet tanıyorum." dedim tek nefeste meydan okurcasına bakarken.

"Sevgilisi yada ne bileyim sevdiği, hoşlandığı, ilgisini çeken biri var mı?"

"Hayır yok. Fazlasıyla bekar" dedim alaycı bir tebessümle.

"Evine erkek falan girip çıkıyor mu?"

"Okuldan arkadaşları gelir. Ama gelen erkeklerin hepsi eşleri yada nişanlılarıyla gelir." dedim şüpheci bakışlarla.

"Üniversiteyi bitirdi diye hatırlıyorum" dedi kendi kendine söylenir gibi.

"Okul bitse bile bazen bazı gerçek arkadaşlıklar bitmiyor" dedim elimde olmadan.

"Her pazar günü dans etmeye gidiyor mu hala?"

"Geçen seneye kadar gidiyordu. Sonra bir kaza geçirdi. Sol ayağına platin takıldı. Bazen hala dans ediyor ama her figürü kısıtlı. Buda canını sıkıyormuş. Çocukluğundan bu yana vazgeçmediği sevdasından bu denli ayrılmaya dayanamıyor."

"Neden kaza geçirdi? Ne oldu? Trafik kazası mı? Bir yerden mi düştü? Dans ederken mi sakatlandı?" dedi endişe içinde.

Cevabını bilsem bile doğruyu söylemek gelmedi içimden. Neden ve nasıl kaza yaptığı gizli kalmalıydı belkide.

"Bende net bilmiyorum olayı"

"Peki saçlarını boyattı mı?"

"Hayır hiç boyanmadı saçını."

"Peki hala kısa mı kullanıyor saçlarını?" dedi gözlerinden bir an bir ışıltı geçti.

"Hayır, beline kadar uzun saçları. Bazen bakımı zor diye yakınsada sonra bir dakika kadar sessiz kalıyor. Tebessümle dönüp çilesini seveyim diyor"

"Onu çok eskiden görmüştüm. Şimdi görsem hatırlamam ama hırcınlığını asla unutmam" dedi gözlerini boşluğa dikerken.

"Açelya seni tanıyor muydu?"

"Evet tanıyordu. Ama yolda görse o da beni tanımaz eminim." dedi alaycılıkla. Cevap verdiğin için teşekkür ederim. Ayrıca evine hırsız girsin istemiyorsan alarm taktır. Yada herşeyi boş ver. Buradan çıktıktan sonra ilk işin savunma sanatlarından birini öğrenmek olsun"

"İşin acı yanında bu ya. Karetede siyah kuşağım ama cesaret edip adamın üzerine atlayamadım. Belkide elindeki silahtan ürperdim. Silahlarla pek iyi bir geçmişim yokta." dedi acıyla dolarken.

"Geçmiş olsun" dedi ve odanın çıkışına yöneldi.

"Ben senin adını yada evini bilmiyorum ama sen benim evimi biliyorsun. En azından mahalleden birine, dün camdan atlayan kızın evini neresi diye sorsan kapıma kadar getirir," dedim kendimle alay ederken ve devam ettim sözlerime.

"Bana araba faturanı yollayabilirsin" dedim hızla

"Arabanın masrafını daha fazlasıyla ödedin. Açelya konusunda benimle konuşman bile yeter" dedikten sonra hızla çıktı odadan.

Aklımda koca bir soru vardı. Yada iki bilmiyorum belkide daha fazla.
Bu adam kim?
Neden beni merak ediyor?
Benimle ilgili bunca şeyi nerden biliyor?
Beni nerden tanıyor?
Neden şimdi ortaya çıktı?
Bayada soru varmış aklımda.
Evet Açelyada kimmiş derseniz tanışalım ben deniz Açelya Akar. Akaroğlu holdingin varisi olmasına rağmen gayet normal bir mahallede normal bir işte çalışıp standart bir hayat süren kız. Madem malın mülkün var sürünme dediğimizi duydum sanki. Ama ailenin tek çocuğu hatta tek torunu olmanın verdiği sorumluluk nedeniyle, iş hayatına işçi olarak atandım patron olarak değil.

Mesele ayakların üzerinde durma olunca annemlerden ayrı bir ev bile tuttum. Hoş tuttumda ne oldu en sonunda deli gibi attım kendimi aşağı.

Aman konumuz dağıldı. Bu adama kim ve beni neden soruşturuyor?
Herşeyi boş ver de eğer bu adam benim Açelya olduğumu öğrendiğinde kırılması kemiğimi bırakmaz herhalde. Düşüncesi bile korkunç.

Elifnur

✴ Aşk Başa Düştü! ✴KİTAP OLACAK✴Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin