11. Kerem'le Bir Gün

12.5K 580 92
                                    

Multi'de Mira'nın Kerem'le buluşmaya giderken giydikleri var.

Bölüm Şarkısı-Charli XCX&Rita Ora-Doing İt(Harika bir şarkı.Bu aralar dilimden düşmüyor kerata :D)

[Düzenlendi]

İYİ OKUMALAR

Dün ben Cansu'dan intikamımı aldıktan sonra Emre'ye misafir odasını hazırlamıştım. Tabi o da hemen uyumuştu. Tabi yoruldu o kadar çocuk. Aslında bir ara bulaşıkları bile yıkatmayı düşündüm ama sonra kendi kendimi ayıpladım. Çocuğa o kadar şey yaptırdıktan sonra birde şunlara bir el at desem, çocuk beni boğazlardı galiba.

Bugün bir hafta sonra ilk defa okula gidicektim. Tabii benimle beraber Cansu'da. Aslında okula gitmeyi hiç istemiyordum çünkü Cem'leri görmek istemiyordum. Onlara hala çok sinirliydim. En azından Kerem üzgün olduğunu söylemiş ve birde benden af dilemişti.

Yataktan sürünerek kalktım ve herşeyimi ilk derse geç kalmak için yavaşça yapıyordum. Telefonumun mesaj sesini duyunca hazırlanmayı bıraktım ve telefonumu uzanıp aldıktan sonra kilidini açıp mesajın kimden geldiğine baktım.

Kimden: Soylu

"Bugün okula gitmiyorsun. Planlarım var ve itiraz kabul etmiyorum. Sadece hazırlan ve gel. Bekliyorum :D"

Nedense mesajın sonundaki gülümsemeyi onun yüzünde düşününce, gülümsedim. Sonra hemen kendimi toparlayıp giyindiğim formaları kırışıp kırışmadığını umursamadan çıkarıp, bir kenara fırlattım.

"Abla biz Emre'yle çıkıyoruz." diye bağıran kardeşime sırıtıp bağırdım.

"Bunu iki hafta önce öğrenmiştim zaten Cansu." dediğimde bir sessizlik oldu sonra, Cansu'nun sesi geldi.

"Allahım neden normal bir ablam yok ki benim?" diye sitem eden Cansu'yla, kahkaha attım.

"Anormal insanın anormal ablası olur Cansu'cum." dediğimde ses gelmedi sonra, kapının kapanma sesi geldi. Bende dolabıma yöneldim ve içinden ne giyebileceğime baktım. Acaba nasıl giyinsem? Sonuçta bu bi randev-

Hey bir saniye!

Bu bir randevu muydu?

Umarım öyle değildir.

Altıma beyaz pantalonumu, üstüme beyaz ince yarım kol gömleğimi giydim. Hava biraz soğuk olduğu için üstüme toz pembe ceketimi aldım. Ayakkabı olarakta ceketimle aynı renk olan converselerimi giydim.

Makyaj yapmayı sevmezdim sadece gözlerimi ortaya çıkarmak için eyleynır (Kesinlikle yalnış yazdım farkındayım onun) sürdüm. Sonra da yine toz pembe bir ruj sürüp makyajımı da tamamladım. Parfüm sıkıp telefon ve çantamı aldıktan sonra aşağıya indim.

Kerem arabasına yaslanmış bir şekilde beni bekliyordu. Beni görünce gülümsedi. Bende ona az bir zaman diliminde olsa da gülümsedim. Ben arabanın yanına gelince kapımı açıp bana göz kırptı bende bu hareketine gülüp koltuğa oturdum ve emniyet kemerimi bağladım. Kerem de aynısını yapınca nereye olduğunu bilmediğim yolculuğumuza başladık.

Yol uzun olucağa benziyordu ve ben şuan radyoyu açmak istiyordum ama sonuçta araba benim değil ki!Sorsam mı ki?

"Açabilirsin."

"Ha?"

"Radyoyu diyorum, açabilirsin." dediğinde, dudağımı dişliyerek konuştum.

"Sesli mi düşündüm ben?" dedim utançla.

"Hayır." dediğinde, gözlerim kocaman oldu.

"Müneccim misin sen?" dedim merakla.

"Nereden çıkardın bu sonucu?" dedi, hayretle.

SAHADAKİ PRENSES Where stories live. Discover now